Halkların Demokratik Partisi (HDP) Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi soruşturmasına ilişkin eleştirilerde bulundu.

"Dosya baştan sona çelişkilerle dolu, ortada bir dosya yok, ortada bir soruşturma yok." diyen Beştaş, "Bir an önce yetkililere sesleniyoruz; hem soruşturma makamlarına, hem yargı erkine, hem bakanlığa, hem hükümete, bu cinayetin altında kalırsınız. Şu anda bütün Türkiye, Tahir Elçi'nin cinayetini tartışıyor. Uluslararası alanda büyük bir tepki var. Gerçekten daha fazla katilleri korumayın. Bugüne kadar koruduğunuz katiller, beraat ettirdiğiniz katiller, herkes tarafından biliniyor. Buna bir yenisini eklemeyin." ifadelerini kullandı.

Meclis'te basın toplantısı düzenleyen Beştaş, öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi cinayetiyle ilgili bazı soru işaretlerini dile getirdi. Elçi'nin öldürülmesinin kendisi için zor bir konu olduğunu belirten Beştaş, Elçi'nin arkadaşı olduğunu ve birlikte okuduklarını vurguladı. Tahir Elçi öldürülmeden önce hakkında çok ciddi ihtamlarda bulunulduğunu hatırlatan Beştaş, öldürüldükten sonra ise terörist olmaktan çıktığına, büyük bir insan hakları savuncusu, hukukçu olarak takdim edildiğine dikkat çekti. Bunu söyleyenlerin daha önce Elçi'nin vatan haini olduğunu, ne kadar büyük suç işlediğini ifade ettiğini anlatan Beştaş, bu dil dönüşümünün hiçkimseye inandırıcı gelmediğini ve kendilerine de gelmediğini kaydetti.

Taleplerinin Tahir Elçi'nin katilinin kim olursa olsun ortaya çıkarılması, yargı önüne çıkarılması ve hak ettiği cezanın verilmesi olduğunu dile getiren Beştaş, Diyarbakır'daki soruşturmanın hiç de böyle yürümediğini vurguladı. Şu ana kadar üç tane şüpheli bulunduğunu dile getiren Beştaş, şunları kaydetti: "İki tanesi, kaçanlar ve onlar firari. Üçüncü şüpheli şoför, taksi şoförü. Duran taksi şoförü. Şu anda bu şoför de serbest. Bunların şüpheli sıfatı kazanması iki polisin öldürülmesinden. Tahir Elçi cinayetine dair, ona silah sıkan hangi kurşun, kim şüpheli; Tahir'in cinayetinde bir şüpheli tespiti yok, dosyayı inceledim. 24 silaha el konuldu, tek bir şüpheli yok. İfade alınan tüm polisler, tanık ifadesiyle ifade verdiler. Açığa alınan hiçbir polis memuru yok. En önemlisi hala olay yerinde kaç güvenlik görevlisi var, bilinmiyor, dosyada anlaşılmıyor. Ya hendeklerden gelen bir kurşun ya da polisten gelen bir kurşun öldürmüş; bunun başka bir yolu yok."

Olay yeri incelemesi yaptırılmadı diye çok konuşulduğunu hatırlatan Beştaş, olay yerine gidememek diye objektif bir durum söz konusu olmadığını savundu. Böyle bir olayda olay yeri incelemesinin anında yapıldığını, ancak burada 4 saat sonra olay yerine gidildiğini anlatan Beştaş, bu kurşunun bulunmamasını, saklanmasını faili korumaya alanların isteyeceğine dikkat çekti. "Şu an dosyada 1-83 numaralanmış deliller var." diyen Beştaş, "43'ten sonra toplanmamış, Tahir Elçi öldürülmesi son 10 delilde. Diğer 40 delil elde edilememiş, asıl fail orda. 'Neden alınmadı' diye büyük bir soru var. Deforme olmuş mermi çekirdeği, ölen polislerle ilgilidir. Tahir Elçi ile ilgili değil." şeklinde konuştu.

Tahir Elçi'yi vuran kurşunun arkadan geldiğini belirten Beştaş, şöyle devam etti: "Morga girdim, cesedi de gördüm. Hiçbir çatışma izinin görülmemesi hedef gözetildiğini ortaya koyar. Neredeyse alenen canlı yayında cinayet işlendi, sadece öldürülme anı yok, neden yok, o kameralar nerede? Keskin nişancı olabilir, daha yakından olabilir. Türkiye'de binlerce, onbinlerce avukat bu davaya katılmak istiyor. Gerçekten bu cinayetin kapatılmaması bizim görevimizdir."

Tetiği çeken iradenin ortaya çıkarılmasına ilişkin bir şey ortaya çıkmadığını dile getiren Beştaş, "Yargı adım atmadı; göstermelik adım atıyor. Cezasızlığa gidin yolu, adım adım örmektedir. Herkese bu davanın kapatılmaması için çağrı yapıyoruz. Hrant Dink'e benziyor, hala davası devam ediyor." ifadelerini kullandı.

Tahir Elçi'nin bir koruması olmadığının altını çizen Beştaş, şunları kaydetti: "Bir koruma tahsis edilmemiştir. Olay yerinde yaşamını yitiren hiçbir polis, koruması değildir. Bir kısmı güvenlik şube, bir kısmı istihbarat şubedendir, diğerlerini bilmiyoruz, araştırıyoruz. Bu da yanıltmak için ortaya atılan bir bilgidir. Dosya baştan sona çelişkilerle dolu, ortada bir dosya yok, ortada bir soruşturma yok. Bir an önce yetkililere sesleniyoruz; hem soruşturma makamlarına, hem yargı erkine, hem bakanlığa, hem hükümete, bu cinayetin altında kalırsınız. Şu anda bütün Türkiye, Tahir Elçi'nin cinayetini tartışıyor. Uluslararası alanda büyük bir tepki var, insan hakları ve hukuk örgütlerinden büyük bir tepki, olayın aydınlanmasına yönelik çabalar var. Gerçekten daha fazla katilleri korumayın. Bugüne kadar koruduğunuz katiller, beraat ettirdiğiniz katiller, herkes tarafından biliniyor. Buna bir yenisini eklemeyin." CİHAN