Kayseri'de aralarında Boydak kardeşlerin de olduğu 30'u tutuklu, 27'si tutuksuz, toplam 67 sanığın yargılanmasına Kayseri 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. 3 gün süreceği ifade edilen ilk duruşmanın öğleye kadar olan bölümünde kimlik belirlemesi yapıldı.
Yargılanan GESİAD eski başkanı ve müteahhit Hamdi Kınaş'ı savunmak üzere CHP eski Konya milletvekili Atilla Kart avukat olarak görev aldı. Mahkeme salonunda 80'e yakın avukat da hazır bulundu. İlk duruşmaya tutuklu sanıklardan Boydak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Boydak, Boydak Holding CEO'su Memduh Boydak, Boydak Holding Yönetim Kurulu üyeleri Şükrü Boydak, Bekir Boydak, İlyas Boydak, GESİAD eski başkanı Hamdi Kınaş, Necmi Somtaş, Nurullah Sarıöz, Halit Gazezoğlu, Arap Ali Aksoy, Mehmet Karakaya ve Haşim Emirdağ Ankara Sincan ve Keskin Kapalı Cezaevinden; Boydak Holding eski Yönetim Kurulu üyesi Murat Bozdağ, Kayseri Ticaret Odası eski Meclis Başkanı Mehmet Filiz, Mehmet Fındık, Kayseri Mobilyacılar Derneği (KAYMOS) eski başkanı Mahmut Alak, iş adamı İsmail Tuna, Mustafa Ahi, Kimse Yok mu Derneği eski başkanı Hacı Osman Büyükata, Adem Çelik, Mehmet Albayrak, Nurullah İlgün, Abdullah Haskahraman ise Nevşehir Kapalı Cezaevinden getirildi. Kısa adı SEGBİS olan Ses, Görüntü Bilişim Sistemi üzerinden ise duruşmaya tutuklu sanıklardan Yahya Karadeniz (Eskişehir), Salih Akay (Çorum), Metin Çiftçi (Malatya), Metin Gök (Kocaeli), Engin Yanık, Ömer Pekşen ve Ömer Yazıcı (Trabzon) katıldı.
CUMHURBAŞKANI DA ŞİKAYETÇİLER ARASINDA
Davada 12 müşteki arasında Türkiye Katılım Bankası Anonim Şirketi, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği de bulunuyor.
HACI BOYDAK'IN SAVUNMASI
Mahkemedeki kimlik tespiti ve iddianamenin özet olarak okunmasının ardından sanıkların savunmasına geçildi. İlk ifade veren Boydak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Boydak, suç oluşturan hiçbir eylemin olmadığını belirterek, “Tarafıma isnat edilen suçlamalar doğru değildir ve hiç birini kabul etmiyorum. Hakkımdaki iddiaların bazılarının delili ve ispatı da yoktur. Boydak ve Eğitim Kültür Vakfı’nın yaptığı yardımlarla ilgili de bir takım suçlamalar tarafıma yapılmıştır. Ancak tutuklanana kadar başkanlığını yürüttüğüm vakıf aracılığıyla yüzlerce çalışanımızın tüp bebek tedavilerini yaptırarak çocuk sahibi olmalarını sağladık. Vakfımız 400 üniversite öğrencisi ile işçilerimizin ortaokul ve lisede okuyan çocuklarına burs, kırtasiye yardımı yapmıştır. Bu gün yaptığımız bu yardımlardan dolayı buradayız. Çalışmaları takdir toplayan vakfın faaliyetleri şu an da suç unsuru olarak karşımıza çıktı' dedi. Hacı Boydak, kendisiyle ilgili aleyhte şahit yapanları eleştirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
'İYİLİKTEN MARAZ DOĞARMIŞ BUNU ANLADIM'
'İddianame de aleyhime şahitlik yapanlar bugüne kadar neden sustu! Tanıklardan Saffet Aslan, neden iftira etmektedir. Şimdi ise neden böyle konuşuyor. Tarafıma çamur at izi kalsın şeklinde bir iftira kampanyası başlatılmıştır. Bu insanlara karşı suç duyurusunda bulunacağım. İyilikten maraz doğarmış, bunu iyi anladım. Aleyhime tanıklık yapanlardan Ekrem Baktır, 14 bin çalışanımızdan birisidir. Kardeşlerimle aramızdaki ilişkiyi asla bilemez. Ekrem Baktır, ailemle ilgili özelimize girmiş, kendisi istifa etmiş, tazminat alamamıştır. Bu nedenle böyle davrandığını düşünüyorum.”
“ABD’YE KARDEŞ ŞEHİR KAPSAMINDA GİTTİM'
Hakkındaki suçlamalardan birisinin de Fethullah Gülen Hocaefendi'yi ABD’de ziyaret etmek ve birlikte fotoğraf çektirmek olduğunu belirten Boydak, kendisini şöyle savundu:
“Fethullah Gülen ile çekilen fotoğrafı defalarca söyledim. Ben sıkça ABD’ye gitmem. Ancak, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin organize ettiği kardeş şehir Caroline ziyaretine o zamanki Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki’nin isteği ile onun ‘Gel’ demesi üzerine 9 işadamı ile birlikte katıldım. ABD gezisinde Pensilvanya'ya da gidildi. Herkes de fotoğraf çektirdi. Hatta, ben işlerim nedeniyle gezinin üçüncü günü Türkiye’ye döndüm.”
Tutuklu Hacı Boydak, Mardin’in Bilge köyünde yaşanan kan davası sonucu ölümler üzerine Kayserili iş adamları ile beraber kent gittiğini, ölenlerin çocuklarına yardımcı olabilmek için gittiğini geziye dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in de katıldığını, Artuklu Üniversitesinde konuşma yaptığını, ama bu konuşmasının suç oluşturmadığını söyledi. Boydak, “İçişleri Bakanı Muammer Güler de burada konuşma yaptı ve Fethullah Gülen’i övdü" diye konuştu.
BOYDAK 'OĞLUM SUÇSUZDUR 3 AYDIR HAPİS YATMAKTADIR'
Evinde ve iş yerlerinde defalarca arama yapıldığını belirten Hacı Boydak, tabletinde Fethullah Gülen’e ait kitapların bulunduğunun iddia edildiğini ancak, kendisinin tabletten okumayı sevmediğini ve bu kitapların tabletine nasıl girdiğini bilmediğini söyledi. Yüzlerce vakıf ve derneklere bağış yaptıklarını ifade eden Boydak, "Suç olduğu iddia edilen dernek ve vakıflara yapılan bağış ve yardımlar toplam yardımlarımızı yüzde 5’ini geçmez. Kaldı ki bağış yaptığımız dönemde bu dernek ve vakıflar yasaklı değildi. Ben kimsenin parası ile bağış yapmadım. Kendi param alın terim olan paramla yaptım. Oğlum İlyas Boydak’ın hesabından bir derneğe yapılan bağış nedeniyle kendisi de üç aydır tutukludur. Ancak oğlumun hesabından bağışı yapan kişi benim. Bu şirket çalışanlarına sorulduğu zamanda ortaya çıkar. Oğlumun bu konuda hiçbir suçu yoktur. Oğlum suçsuz halde boşu boşuna 3 aydır hapiste yatmaktadır. Benim yaptığımı bu işlem nedeniyle hapis yatan oğlumdan özür dileyecek kelime bulamıyorum” diyerek gözyaşlarına hakim olamadı.
'BERAATİME KARAR VERİLSİN'
Herhangi bir örgütün yöneticisi ve üyesi olmadığını vurgulayan Boydak, “Ben hangi fiilimden dolayı terör örgütü yöneticisiyim. Ben yaptığım yatırımlarla Kayseri’nin ve ülkemin kalkınması için çalıştım. Erciyes Üniversitesi’nde yaptığım yatırımların temel atma törenlerinde gümüş, açılışlarında ise altın madalyalar verildi. Aynı şekilde Abdullah Gül Üniversitesinde de yatırımlar yaptık. Şimdi Abdullah Gül Üniversitesinde de terör bağlantı çıkarsa ben yine yaptıklarımdan dolayı yargılanacak mıyım? İnternet’e hayırsever yazsanız benim ailem çıkar. Yaptığımız bu yardımlardan dolayı yargılanıyoruz. İyilik yap deniz at dedikleri buymuş. Yaptığım her şeyi devlet büyüklerimin emri ve isteği ile yaptım. Terör örgütüne üye olmakla suçlanmak beni çok üzmüştür. Beraatime karar verilmesini istiyorum” diye konuştu.
Boydak savunmasını yazılı olarak da mahkeme heyetine sundu. Hacı Boydak’ın savunmasının ardından mahkemeye ara verildi.
MEMDUH BOYDAK SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Boydak Holding CEO'su Memduh Boydak ise savunmasında, yaklaşık 9 aydır tutuklu bulunduğunu ve avukatları ile yeterince görüşemediği için savunmaya iyi hazırlanamadığını belirtti.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini dile getiren Boydak, bu suçlamaların, fiil ve delil gösterilmediği için geçersiz olduğunu söyledi. Boydak, kendisinin 27 yıllık, ailesinin 60 yıllık emeği olan Boydak Holding'in ve Hes Kablo AŞ'nin TMSF'ye devredildiğini anımsatarak, aile olarak bir terör örgütünün ne üyesi ne de yöneticisi olduklarını söyledi.
Soruşturma aşamasında yaptıkları hayırlara değinilmediğini, sadece kişi ve kuruluşlara yaptıkları yardımlar dolayısıyla suçlandıklarını ifade eden Boydak, şirketlerinin halka açık olmamasına rağmen dünyadaki 4 büyük denetim firması tarafından denetlendiğini anlattı. TMSF yetkililerine, "Nasıl bir şirket bıraktıklarının sorulmasını" isteyen Boydak, "Bütün hesaplar açıktır. Bir kuruş kayıt dışı işimiz yoktur. Bazı ödemelerin kime neden yapıldığını ben de bilemeyebilirim şu an. Şirket TMSF'de, avukatlarla sağlıklı görüşemiyoruz, bu ödemelerin belgeleri mutlaka vardır. 5 yıl önceki hesapları bilemeyebiliriz. Yıllardır vergi rekortmeniyiz. Terörle bağlantısı olan vergi kaçırmak için elinden geleni yapmaz mı?" dedi.
'BAĞIŞLARI 60 YILLIK AİLE BİRİKİMİNDEN YAPTIK'
Bağışları 60 yıllık aile birikiminden yaptıklarını iddia eden Boydak, buna rağmen 9 aydır tutuklu bulunmasının kamu vicdanı, adalet ve hakkaniyetle bağdaşmadığını ifade etti. Boydak, iddianamede yer alan tweetlerine ilişkin de "Bunların hangi tarih ve ortamda atıldığına bakılmasını istiyorum. 3 yıl önce atılan tweet bugün değerlendiriliyor. Kutlu Doğum Haftası'nda, Peygamber Efendimiz için attığım tweet, bugün başkası için atılmış gibi değerlendirilmiş" görüşünü dile getirdi. Zaman zaman duygulanan Boydak, terör örgütü yöneticisi olduğu iddiasını reddederek, "24 saati dizayn edilmiş bir insan olarak bu terör örgütünü yönetmeye ne zaman fırsat bulduğunu bilmediğini" kaydetti.
'GELSİNLER, YÜZLEŞELİM'
Bir terör örgütü için para toplamadığını söyleyen Memduh Boydak, "İddianamedeki tanıklardan hiçbiri himmet vermediğimiz için bizi batırdılar demiyor. Şu an şirket TMSF'nin, daha iyi bilgi alırsınız. Bir kişi çıkıp da biz himmet vermedik, bizi batırdılar diyemez. Varsa biri gelsin, yüzleşelim. Lehte olan beyanların çoğu iddianameye girmemiş. İfade veren 8-9 kişi var. Söyledikleri 'duydum, biliyorum' gibi ifadeler. Kendi yaptıkları yardımların suç teşkil etmemesi için bize isnat etmeleri kabul edilemez." diye konuştu.
"Sıfırlanmadan önce 1 milyar liraya yakın kişisel servetim vardı" diyen Boydak, "Bu kadar serveti olan kişi 50 bin lira için baskı yapar mı ya da 50 bin lira vermedi diye kin tutar mı?" ifadesini kullandı.