MEHMET YILDIZ- TR724.COM
Koza-İpek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Akın İpek’in Türk Hükümeti tarafından iade talebi üzerine, İngiltere Mahkemesi’nde görülen davanın duruşması 25 – 28 Eylül tarihleri arasında yapıldı. 4 gün süren duruşmanın kararı gerekçeleriyle birlikte 28 Kasım 2018’de açıklanacak.
İşte bu duruşmanın üzerinden 7 gün geçtikten sonra bugün (6 Ekim 2018), Akşam Gazetesi konuyu manşetine taşıdı. Habere göre Akın İpek’in iade duruşmasında “Türkiye’nin gönderdiği bir gizli tanık, İpek ve F…Ö yapılanmasıyla ilgili çok önemli bilgiler vermiş! Akın İpek’in avukatları gizli tanık dinletilmesine itiraz etmiş ama itirazları kabul edilmemiş. Bu karara yüksek sesle itiraz eden Akın İpek de yargıç tarafından salondan atılmış!..”
Bir zamanlar dindarların çokça dillendirdiği ‘keçisi çalınan müftü haberi’nin ‘müftü keçi çaldı’ şeklinde verildiği hikayesini bilirsiniz. Ondan daha beteri bugün ‘dindar’ olduğunu iddia eden Erdoğan’ın medyası tarafından yapılıyor.
Tahmin ettiğiniz gibi tamamı uydurma olan bu haberin aslı astarı yok. Haberdeki tek doğru içinde geçen “gizli tanık, İngiltere, iade ve Akın İpek” kelimeleri.
Evet duruşmada bir gizli tanık dinlendi ama bu Akşam’ın iddia ettiği gibi Türkiye’nin gönderdiği bir tanık değil. Aksine Akın İpek’i temsil eden avukatlar tarafından mahkemede dinletilen bir uzman bir bilirkişi. Bu şahsı mahkemede her iki tarafın avukatları fiziki olarak gördüler. Sadece adı gizlendi.
4 gün boyunca duruşmayı takip eden hukukçulardan alınan bilgiye göre, haberde iddia edildiği gibi, duruşma esnasında ne Türkiye’nin gönderdiği bir gizli tanık vardı ne de gizli tanık dinletilemeyeceğine dair bir usul tartışması. Dolayısıyla duruşmayı 4 gün boyunca baştan sona takip eden Akın İpek’in salondan atılması da söz konusu değil.
Gerçek böyleyken Havuz medyasının konuyu çarpıtıp okuyucularını yanıltmaktan çekinmedi. Bu tür yalan haberler yayınlamak Havuz medyasının bizzat görevi oldu. Aksi halde bunca olumsuzluk karşısında bile ”dünyaya meydan okuyoruz, bütün dünya krizde ama biz süperiz, bu yüzden bizi kıskanıyorlar” diyen bir seçmen kitlesi nasıl beslenecek ki!
İNGİLTERE YARGISINDA GİZLİ TANIK
İngiliz mahkemesinin gizli tanık dinletme usulü, Türk yargısının son dönemde sıkça kullandığı gizli tanık usulünden oldukça farklı. İngiltere’de görülen duruşmada davalı ve davacı avukatları gizli tanığı fiziki olarak görürler. Sadece gizli tanığın kimliği gizli tutulur.
Son dönemde Cumhuriyet Savcıları Gülen hareketine karşı açılan davalarda, ispatlamakta zorlanacakları her şeyi gizli tanıklara söyletme gibi tartışmalı bir usul benimsediler.
***
Gizli tanıklık nedir?
Gizli tanıklıklarla ilgili çıkarılan Tanık Koruma Kanunu 2008’de yürürlüğe girdi. Mevzuata göre, yaptığı tanıklık nedeniyle tehdit altında bulunan kişilere “gizli tanık” olma hakkı tanınıyor. Bu kişiler, suç mağdurları, suçlara iştirak edenler, gizli soruşturmacı, muhbir ve kolluk personeli olabilir. Gizli tanığın duruşmalarda da dinlenmesi şart. Ancak kimliğinin açığa çıkmaması için makyaj, maske, özel kabin veya benzeri yöntemlerle dinlenmesi, gerekirse sesinin değiştirilerek salona aktarılması gerekiyor.
AİHM ve Yargıtay gizli tanıklık konusunda, “Gizli tanığın beyanlarının farklı kanıtlarla desteklenmesi, tek başına tanık ifadesiyle mahkûmiyet kararı verilmemesi, tanık beyanlarının mahkûmiyet kararında ağırlıklı rol bile oynamaması” kriterlerini arıyor. Ayrıca, gizli tanık olacak kişinin gerçekten tehdit altında olduğunun kanıtlanması gerekiyor.