Kaplan, sessizliğini günler sonra bozdu. Vatan gazetesi yazarı Murat Çelik, telefonla aradığı Kaplan'ın açıklamalarını köşesine taşıdı.
Çelik, Kaplan'la arasında geçen konuşmayı şöyle aktardı:
- Hasip Bey, bir tweet attınız ortalık karıştı. Merak ediyorum; zaten artık siyaseti bırakmak gibi bir niyetiniz vardı da, bu olay bir gerekçe ya da vesile mi oldu yoksa bir patlama anı mıydı?
- Bunun izahı, gerekçesi çok net. Açıklamamızı, genel merkez adına, ayaküstü 'ırkçı' bir açıklama olarak tanımlayıp; ondan sonra da Sırrı Süreyya'nın haddini bilmez küfür ve tehditleri var. E ondan sonra da yapılacak bir şey yoktu.
- Sizin o ilk tweetinizde, 'Türk' vurgusuyla kast ettiğiniz Sırrı Süreyya Önder miydi, Ayhan Bilgen miydi?
- Tabii ki bir kişiydi. Tabii ki parti içindeydi. Yani tabii ki Türkler değildi. Tabii ki maksadı aşan şekilde yapılan yorumlamalardaki kasıtla değildi.
- Kimdi pekiyi o bir kişi? Sırrı Süreyya Önder miydi?
- Neyse... Önemli değil Murat Bey, ben bu konuda konuşmayacağımı söyledim. Her şeyi de açık açık söyledim.
- O akşam, o ilk tweetiniz üzerine çoğunluk Sırrı Süreyya Önder'i kast ettiğinizi düşündü ama adaylığı konuşulan Ayhan Bilgen olduğunu söyleyenler de oldu. O yüzden netleştirmeye çalışıyorum...
- Benim Twitter'da bütün açıklamalarım çok net. Arka arkaya üç tane, dört tane tweet var. Her şey ortada. Kapalı bir şey yok. Bir ikincisi, bir de onun o üslubuna da cevap vermeyeceğim dedim. Halka havale ediyorum dedim, bitirdim, kapattım.