Hapsedilen, işkence gören, ezilenlere kalpten bir dua!

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Aralık 31 2018
Samanyoluhaber.com yazarı Fikret Kaplan son zamanlarda yaşananlarla ilgili bir dua yazısı kaleme aldı
Hapsedilen, işkence gören, ezilenlere kalpten bir dua!
Fikret Kaplan - SAMANYOLUHABER.COM


Arşı titreten inlemeler yükseliyordu Şefkat Peygamberi’nin mübarek dudaklarından. Yürekleri yakan, sahabeyi gözyaşlarına gark eden içten içe inlemelerdi bunlar. Hicret edemeyip de arkada kalan arkadaşlarına ağlıyordu İnsanlığın İftihar Tablosu (sallallâhu aleyhi ve sellem):

- Ashabımı kurtar Allah’ım!.. Müminleri kurtar Allah’ım!.. 

Bu içten yakarışlar, sadece ashabının gönüllerini değil, mescid-i Nebevi’nin hurmadan olan sütunlarını, kerpiç duvarlarını; Medine’nin sokaklarını, evlerini, taşlarını titreten gözyaşlarına dönüşmüştü. Teheccüd namazında, sabah namazında, akşam namazında… ordan diğer vakitlere:

- Hapsedilen, işkence gören, ezilen müminleri kurtar Allahım!..

Mekke artık yaşanmaz hale gelince Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), imkânı olan herkese “hicret” emri vererek “Medine”nin yolunu göstermişti. Yavaş yavaş ve gizlice Mekke boşalmış, sahabenin büyük bir kısmı Medine’ye ulaşmıştı. Hicret edenlerin fedakârlığı ve Ensâr’ın diğergamlığı dillere destandı. Nihayet gökten gelen ikazla bu mukaddes yolculuk, Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) hicretiyle zirveye ulaşmıştı. Medine’ye varır varmaz da çevreye hayat üflemeye ve Yesrib’i Medine yapacak adımları atmaya başlamıştı İnsanlığın İftihar Tablosu (sallallâhu aleyhi ve sellem).

Başlamıştı ama kalbinin bir parçası, hicrete yol bulamayıp Mekke’de sıkıntı çeken ashâbının yanındaydı. Orada hâlâ hicret etmek için fırsat kollayan bir hayli insan vardı. Onlar da hicret için bütün güç ve kuvvetlerini sarf etmişlerdi fakat bir türlü engelleri aşamamışlardı. Elleri ayakları zincire vurulmuş ve zaman zaman en vahşi işkencelere maruz bırakılıyorlardı. Şartlar aşılması güç bir engel gibi duruyordu önlerin

Bu haberler de ilginizi çekebilir