'Tutsak Gazetecilere Özgürlük' sloganı ile yola çıkacak gazeteci Nurullah Kaya başlangıç noktası olan Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) önünde açıklamalarda bulundu. Kendisinin de uzun yıllar gazetecilik yaptığını belirten Kaya, Türkiye’de medya mensuplarının yaşadıkları hukuksuzluklara ve mahkemelerinin tutumuna dikkat çekti. Üç yıldır bu eylemi yaptığını belirten Kaya, “Kendimde cezaevinde kalmış bir gazeteci olarak Türkiye’de yaşanan hukuksuz yargılamaları çok iyi biliyorum. Türkiye’de ifade ve basın özgürlüğü artık kalmamış durumda. Türkiye’de şu anda birçok gazeteci hapishanede. Hapiste olmayan bir grup bağımsız gazeteci ise haklarında açılan onlarca davayla boğuşuyorlar. Sürekli internet sitelerine, haberlere erişim yasağı getirilmekte, insanların doğru bilgiye ulaşması engellenmekte. Örneğin, Türkiye’deki son seçimlerde Cihan Haber Ajansı gibi bağımsız medya organları olmadığı için ciddi manipülasyonlar yapıldı.” dedi.
Türkiye’deki rejimin sadece yurt içinde baskı yapmadığını, yurt dışında yaşayan sürgündeki gazetecileri de hedef gösterip susturmaya çalıştığına dikkat çeken Kaya sözlerini şöyle sürdürdü: “Ahmet Dönmez, Abdullah Bozkurt İsveç’in göbeğinde dövülüyor. Cevheri Güven, Almanya’da adım adım takip edilip açık adresi verilerek tehditler alıyor. Bülent Keneş, NATO için pazarlık konusu yapılıyor… Bunlar yetmezmiş gibi yurtdışında yaşayan sürgün gazetecilerden Can Dündar, Ahmet Nesin, Tarık Toros, Erk Acarer, Arzu Yıldız, Erkam Tufan Aytav gibi isimlerin yer aldığı infaz listeleri sosyal medyada gündem yapılıyor.”
15 Temmuz kontrollü darbe girişiminin yaşandığı 2016 yılından bu yana yüzlerce gazetecinin hapishanelere girip çıktığını belirten Kaya, tutuklamaların hala devam ettiğini belirtti. Kaya, “Basın örgütlerinin geçen yıl yaptıkları istatistiklere göre, Türkiye’de 2022 yılında en az 65 gazeteci, haber izlerken ya da haberleri nedeniyle gerek kolluk güçlerinin, gerek politikacıların, gerekse sivil vatandaşların saldırısıyla karşılaştı. 2022’de gazeteciler ve basın kuruluşlarına ilişkin 174 dava oldu. Bu davalarda 263 gazeteci yargılandı. Bazı gazeteciler ise birden çok davada mahkemeye çıktı. Davalarda 40 gazeteciye hapis ya da para cezası verildi. Bunlardan 24 kişi beraat ederken sadece bu yıl en az 33 gazeteci tutuklandı ve 72 gazeteci gözaltına alındı.” diye konuştu.
Gazeteci yargılamalarının yıllarca sürdüğünün altını çizen Nurullah Kaya sözlerini şöyle tamamladı: “Anayasa Mahkemesi ve AİHM; davalarla ilgili gerekli hassasiyeti göstermiyor veya çok yavaş davranıyor. İnsanların ömrü hapishanelerde tükeniyor, adalet ise çok geç ve geriden geliyor. Benim de şu an AİHM’de davam görülüyor 2016 yılında tutuklandım, yaklaşık 2 yıl hapiste tutuldum ve aradan yıllar geçtiği halde davalar hâlâ sürüyor. Gazetecilerin özgür olmadığı bir ülkede hiç kimse özgür değildir. Özgür değildir; çünkü doğru bilgi alamayan toplumların iradeleri hapsedilmiş, doğru düşünme kabiliyetleri engellenmiştir.”