Hamzaçebi, "Kurban kesmek suç mudur? Kurban kesmek terör örgütü faaliyeti midir? Bir yandan derneğin yardımları üzerinden kendinize siyasi pay çıkaracaksınız, diğer taraftan gelip 'terör örgütü' soruşturması yapacaksınız, bu gayri ciddi bir uygulamadır." dedi.

Akif Hamzaçebi, partisinin Kartal'da düzenlediği muhtarlar buluşması toplantısında Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) konuştu. AK Parti hükümeti tarafından uluslararası yardım kuruluşu Kimse Yok Mu Derneği'ne 'kamuya yararlı' unvanı verildiğini hatırlatan Hamzaçebi, "Bu ciddiyeti olmayan, tutarlığı olmayan, mantıklı hiçbir tarafı olmayan bir soruşturma. Kimse Yok Mu Derneği kamuya yararlı bir denektir. Bu kamuya yararlı kararını da 2006 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Bakanlar Kurulunda verildi. Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer imzasıyla da yürürlüğe girmiştir. Yani bir yandan AK Parti hükümetlerinin kamuya yaralıdır unvanını verdiği bir dernek, öte taraftan bu dernek ile ilgili bir 'terör örgütü' soruşturması yapıyorsunuz. Bunun tutarlı bir yanı yoktur." diye konuştu.

"Her dernek kamuya yararlı bir dernek olamaz." diyen Hamzaçebi şunları dile getirdi: "Devletin yükünü azaltan dernekler kamuya yararlı derneklerdir. Benim bildiğim Kimse Yok Mu yurt dışındaki birçok yoksul insana yaptığı yardım faaliyetini AK Partili milletvekilleri katılmıştır. Bir yandan bu dernekle ilgili yıllarca iç içe olacaksınız bu derneğin imkanlarından ve olanaklarından yararlanacaksınız ve derneğin yaptığı yardımlar üzerinden kendinize siyasi pay çıkaracaksınız ama diğer taraftan gelip 'terör örgütü' soruşturması yapacaksınız, bu gayri ciddi bir uygulamadır."

Dünyanın her yerine yardım götüren bir derneğin terör ile ilişkilendirilmesinin hesaplaşmadan başka bir şey olmadığını belirten Hamzaçebi, "Kurban kesmek suç mudur? Kurban kesmek terör örgütü faaliyeti midir? Bir dernek kestiği kurbanların derileri üzerinden bir yardım faaliyeti yapıyor. İnsanlara, yoksullara dünyanın neresinde olursa olsun yardım yapıyorsa bunu 'terör örgütü' faaliyeti şeklinde isimlendirilmesi kabul edilecek bir olay değildir. Bu tamamen bir hesaplaşma mantığı üzerine kurulu 'ben sana gösteririm' mantığı üzerine kurulu bir çalışmadır." açıklamasını yaptı.