Manisa'nın Turgutlu İlçesi'nde, parkta spor yapan 4 aylık hamile 32 yaşındaki Ebru Tireli'ye saldırdığı, aynı bölgede N.Ç.'yi taciz ettiği ve bir kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla toplam 26.5 yıl yıla kadar hapis cezası istemiyle hakkında dava açılan D.K.'nın yargılanmasına devam edildi.

Cinsel istismara uğradığı belirtilen kız çocuğu şikayetini geri çekerken, mahkeme, Tireli'nin olay tarihinde kendini savunabilecek durumda olup olmadığının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınmasına, sanığın ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi.

Turgutlu'nun Ergenekon Mahallesi'nde yaşayan 4 aylık hamile olan Ebru Tireli, geçen 7 Aralık'ta akşam saatlerinde, evinin yakınındaki Osman Gazi Parkı'na spor yapmaya gitti. Bu sırada, kırmızı renkli otomobilden inen bir erkek, yanına gelip "Bir daha burada yürüyüp, spor yapmayacaksın" diye bağırdı, ayağından çıkardığı ayakkabısıyla genç kadının suratına vurdu. 

İddiaya göre saldırgan, dengesini yitirince düşerek başını kaldırıma çarpan Ebru Tireli'ye yerdeyken tekme attı. Korkup, gözyaşları döken, hamile olduğunu söyleyen Ebru Tireli'nin çığlık atması üzerine saldırgan kaçtı. Görgü tanıklarının verdiği bilgiler sonrasında M.T., olayın faili olduğu iddiasıyla yakalanıp tutuklandı. 3 gün tutuklu kalan M.T., olay saatinde saldırıda kullanıldığı ileri sürülen aracının hiç yerinden hareket etmediğine dair güvenlik kamerası kayıtlarının bulunmasıyla, serbest bırakıldı ve hakkında takipsizlik kararı verildi. 

M.T.'nin serbest kalmasından sonra polisin çalışması yeniden başladı. Bu sırada polise başvuran N.Ç., kendisinin de bir ay önce parka yakın bir bölgede cinsel saldırıya uğradığını anlattı, eşkal bilgisi verdi. Eldeki delillere göre araştırmasını sürdüren polisin gözaltına aldığı, Osman Gazi Mahallesi'nde yaşayan, tuğla fabrikasında işçi D.K. tutuklandı. 

Hamile olan Ebru Tireli'ye saldırmaktan ve hakaret suçlarından toplam 4 yıl, N.Ç.'ye yönelik hareketinden dolayı da cinsel saldırı ile hakaret suçlarından toplam 14.5 yıl hapis cezasına çarptırılması istenen D.K., hakkında Turgutlu 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. D.K.'nın, daha önce 14 yaşındaki Y.Ş.A.'ya cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle hakkında aynı mahkemede 8 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan dava da bu dosyayla birleştirildi. Davanın bugün yapılan üçüncü duruşmasına, tutuklu sanık D.K. getirilmedi. 

Sanık D.K.'nın cezaevinden SEGBİS sistemiyle katıldığı duruşmada ağabeyi Bilal K. ile tarafların avukatları yer aldı. Sanık D.K., duruşmada daha önce verdiği ifadelerini tekrarladığını söyledi. D.K.'nın avukatı Mustafa Şahan, müvekilline yöneltilen suçlamları kabul etmediklerini belirtip, tahliyesini istedi.

Müştekilerden N.Ç. de olay günü akşam üzeri kızıyla markete gittiklerini belirterek, "Yolda arkamdan gelen kırmızı renkli bir otomobil beni kaldırıma sıkıştırdı. Ardından neyle vurduğu bilmiyorum ama sırtıma ve belime vurdu. Daha sonra bu kişinin isminin D.K. olduğunu öğrendim. Çok şükür bu kişi yanımdaki kızıma çarpmadı. Daha sonra otomobilden inip, "Bana 'Bir daha seni bu saatte, bu yolda görmeyeceğim' dedi. Ağzıma alamayacağım küfürler etti. Küfür ettikten sonra otomobile binip, ağır ağır yoluna devam etti. Plakayı alıp, polisi arayıp, şikayetçi oldum" dedi. N.Ç., hakimin "Duruşmalara katılmak istiyor musun" demesini üzerine "Evet" diyerek yanıt verdi.

Müştekilerden Y.Ş.A. ise yaşının küçük olduğunu belirtip, gazetecilerin önünde ifade vemek istemediğini söyledi. Bunun üzerine gazeteciler dışarı çıkartıldı. Gazetecilerin dışarı çıkartılmasının ardından ifade veren Y.Ş.A., şikayetin vazgeçti.

Hakim, tarafların dinlenmesinin ardından Ebru Tireli'nin olay tarihinde ruh ve beden bakımından kendini savunup, savunamayacak durumda olup olmadığının tespiti için tüm adli tahkikat dosyasının İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesine karar verdi. Suçtan zarar gören N.Ç.'nin kamu davasına katılmasına da karar veren hakim, sanık D.K.'nın delilleri yok etme, karartma ihtimalinin bulunmaması, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan istenen raporun ne zaman geleceğinin belli olmaması nedeniyle, haftanın üç günü en yakın kolluk birimine düzenli olarak gidip, imza vermesi koşuluyla, adli kontrollü olarak serbest bırakılmasına karar verip, duruşmayı erteledi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri, duruşmanın ardından Turgutlu Adliyesi önünde açıklama yapıp, davanın takipçisi olacaklarını belirtti.