Filistin Yönetimi'ne ait kamu binalarını ele geçirdikten sonra her yere
Hamas hareketinin bayraklarını diken Hamas'ın İzzeddin El
Kassam Tugayları, halktan da büyük tepki toplamıştı. Filistin bayraklarının kaldırılarak yerine Hamas flamalarının konulması, birçok
Gazzelinin kendi aralarında yaptıkları konuşmalarda en çok dillendirilen ve eleştirilen konulardan biriydi.
Hamas dünden itibaren, askeri karakollara, hükümet binalarına dikilen kendi bayraklarını toplayıp, yerine Filistin bayraklarını koymaya başladı.
Hamas yetkilileri, tüm kurumlarda Filistin bayrağının dalgalandırılacağını ve diğer tüm bayrakların kaldırılacağını söylediler.
ARAFAT'IN EVİ TAMİRDE
Hamas'ın özel kuvvetleri ve İzzeddin El Kassam Tugayları, daha 10 gün önce yağmaladığı, Filistin'in efsanevi lideri Yaser
Arafat'ın Ensar mahallesindeki evini ve diğer bazı kamu binalarını da hızla
tamire koyuldu.
Arafat'ın evini görmek isteyenlere izin verilmiyor. Kapıda bekleyen İzzeddin El Kassam Tugayları, evin tamirde olduğunu belirtmekle yetiniyor.
Yaser Arafat, tam 27 yıl uğrayamadığı Gazze'ye, 13 yıl önce yine bir yaz ayında gelmiş, yüz binlerce kişi eşliğinde Gazze topraklarını öpmüştü. Arafat, 2001 yılında Batı Şeria'daki Ramallah'a taşındıktan sonra, bir daha Gazze'ye geri dönememiş ve evi müze gibi korunmaya başlanmıştı.
Hamas ile El
Fetih'in kanlı çatışmalarının son gününde, Gazze'de "
El Fetih'in kaleleri" birer birer düşüp yağmalanırken, bundan Arafat'ın evi de nasibini almıştı.
Ramallah'taki El Fetih sözcülerinden
Ahmed Abdülrahman, evin girişinin
militanlarca havaya uçurulduğunu söylemiş, "Evin içindeki hemen her şeyi çaldılar, Arafat'ın
Nobel ödülünü bile" demişti. Abdülrahim, Arafat'ın belgeleri, dosyaları, dünya liderlerinden aldığı hediyelerin yanı sıra askeri madalyalarının çalındığını iddia etmişti.
Arafat'ın evindeki, eşi Süha Arafat'a ve kızına ait özel eşyaların, giysilerinin, ayakkabılarının, ayrıca Arafat'ın kızıyla çekilen resimlerinin alındığı belirtilmişti.
Hamas harıl harıl Arafat'ın evini tamir ederken, Ramallah'taki El Fetihliler, Filistin'in tüm ulusal sembollerine saldırmakla ve yerle bir etmekle suçladıkları Hamas'ın, böylece adını temize çıkarmaya çalıştığını ifade ettiler.
Mahmud Abbas'ın Gazze'deki evine ise bir şey olmadı. İzzeddin El Kassam Tugayları, 24 saat Abbas'ın evi önünde
nöbet tutuyor. İzzeddin El Kassam Tugayları'nın lideri Ebu Ubeyda, Gazze'deki basın mensuplarına evi göstermişti.
Gazze'de El Kassam militanlarına
hedef olan birçok bina, harap halde bulunuyor.
Yağmacıların, 2 hafta önce Abbas'a bağlı özel timlerin, istihbarat ve güvenlik kuvvetlerinin bulunduğu binalarda, işe yarayabilecek ne varsa götürdüğü görülüyor. Özel timlerin
karargahının içinde yer alan cezaevindeki hücrelerde,
tutukluların el-yüz yıkamalarına yarayan, duvara gömülü lavabolar, binadaki kablolar, pencere ve kapıların çerçeveleri dahi götürülmüş durumda.
Cezaevi olarak kullanılan bölümü gezdiren Hamaslı
nöbetçi, "Tutuklu odalarında
sandalye de mi yoktu?" sorusuna, "Evet vardı, ama götürdüler" yanıtını vermekle yetiniyor. Binada ve yerlerde, tutukluların gözlerini bağlamakta kullanılan
siyah bantlardan, kırık camlar ve duvarlara yazılı yazılardan başka bir şey kalmamış durumda.
Bir hücre duvarında, bir
kalp içinde, bir tutuklunun ismi kazınmışken, yanında
Arapça "Hamas" yazısı göze çarpıyor; bir diğerinin duvarında ise "Annem annem" yazısı varken, bazılarında İslami
Cihad gibi direniş örgütlerinin ismi kazınmış.
Hamas'ın ele geçirdiği, güvenlik güçlerinin yanmış, yıkılmış binaları, Gazzelilerin de ilgisini çekiyor.
Çatışmalar sırasında kimsenin patlayan bombalar, atılan kurşunlar ve RPG'ler nedeniyle sokağa bile çıkamadığı günlerden sonra Gazzeliler, artık viraneye dönmüş binaları, çoluk çocuk geziyor. Ama gezenlerin çoğu görüntülenmekten, konuşurken adlarını vermekten çekiniyor.
Karargah ve karakolların yanı sıra yıkımdan nasibini alan bir diğer ev El Fetih'in önde gelen isimlerinden, Hamas'ın da hedefindeki
Muhammed Dahlan'ın evi. Yakın zamana kadar, Dahlan Gazze'de olsun olmasın, eve açılan sokakların her birinde onlarca El Fetihli militan ve askerler görev yapıyordu. Dahlan'ın villası, şimdi sadece
beton duvarlarının kaldığı, delik deşik bir virane halinde. Dahlan'ın bahçesindeki ağaçlar bile, Hamaslılar tarafından kesilmiş. Bir bölümü ateşe verilen evde çıkan
yangın, evin duvarlarındaki sarmaşıkları yakmış, bahçede yerler kazılarak, içindeki borular taşınmış.
Çocuklarıyla birlikte bahçeyi gezen bir
aile reisi, Dahlan'ın tüm zenginliğine rağmen, etrafındakilere hiç
yardım etmediğini, bu nedenle eve hücum sırasında kimsenin müdahale etmediğini söyledi.