Hakka adanmışların yolu

Okuma Süresi 2 dkYayınlanma Pazartesi, Eylül 11 2017
Elbette şeytanın, “Sen beni azgınlığa mahkûm ettiğin için, ben de onları gözetlemek üzere SENİN DOĞRU YOLUNUN üzerinde pusu kurup oturacağım. Sonra onların gâh önlerinden, gâh arkalarından, gâh sağlarından, gâh sollarından sokulacağım, vesvese verip pusu kuracağım. Sen de onların ekserisini şükreden kullar bulmayacaksın.” (Âraf Suresi, 7/16-17) sözlerinin derin şuuru ile; yollarına devam edecekler. Hatta dinlenmeleri bile aktif sabır mülâhazası ile tefekkür ve tedebbür dantelaları ve kanaviçeleri örmeye bir zemin teşkil edecek…
HAKKA ADANMIŞLAR YOLU

Çağlayan Dergisinin Eylül 2017, 6. Sayısının Başyazısı “Hakka Adanmışlar Yolu” başlığıyla neşredildi. 

Yunus Emre’nin, yazının başına konulan “Bu yol uzaktır, / Menzili çoktur, / Geçidi yoktur, / Derin sular var…”
şiiri aslında bu yolun mâhiyetini özetlemektedir… 

Yazının kendisi de “Hakka Adanmışların” yol haritasını vermektedir. 

Denizcilerin tabiriyle haritalanmamış sularda dolaşmak, çoğu zaman büyük tehlikelere gebedir…

En başta “Bir iman ve ihsan kervanıdır bu yoldakiler… yürümektedirler gölgelerine takılmadan güneşe bakarak…” Bu yolcuların özelliği, iman ve ihsan
şuuruna erişmiş, veya erişme gayretinde bir kervan olmadır. 

Bir de bunlar gölgelerini arkalarına alıp güneşe bakarak yürümektedirler. 

Çünkü sırtını güneşe çevirip gözlerini güneşten ayıranlar geriye bakıp gölgelerine takıldıkları için doğru yolu bulamaz ve ilerleyemezler. 

Ama bunlar güneş aydınlığında ilerledikleri için akı ak, karayı kara görmektedirler. 

Ak ve aydınlık bir yolda olduklarından gerçek çizgilerini bulmuşlardır ve bu çizgiyi koruma gayreti ile de inhirafa düşmemekte ve hayal kırıklığına da uğramamaktadırlar. 

Allah’ın kendilerini gördüğünün şuuru içinde yani ihsan projektörleriyle kayma tehlikesi ihtimalini bile aşarlar Allah’ın izniyle… 

Bu vesileyle yolsuzların saptığı gibi bir dalâlete sapmazlar. 

Hem de dillerinde ‘İhdina’s

Bu haberler de ilginizi çekebilir