15 Temmuz Komisyonu bir kaç gün arayla ne söyleyeceği en çok merak edilen isimlerden üçünü dinledi.

Sırasıyla Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ümit Dündar ( o gece 1. Ordu Komutanı) İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ve İstanbul Valisi Vasip Şahin o geceyi anlattı.

Genelkurmay 2. Başkanı Ümit Dündar, "Cumhurbaşkanı'yla İstanbul'a gelene kadar görüşmedim, 'Sizi korurum, beni Devlet Bahçeli'ye sorun' demedim" dedi.

Oysa 3 ay boyunca Erdoğan'ın Ankara yerine İstanbul'a gitmesi o "garanti"ye bağlanmıştı. 

Dündar 21:40'ta kendisini İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın aradığını ve Beylerbeyi, Çengelköy civarında karışıklık olduğunu anlattığını söyledi. 

Genelkurmay 2. Başkanı, İstanbul Emniyet Müdürü ile Boğaziçi Köprüsü ayağında buluştuklarını ardından karşıya geçtiklerini aktardı.

Okuduğum komisyon notlarında Dündar ve Çalışkan'ın Anadolu yakasına mı Avrupa yakasına mı geçtikleri bilgisi yok.

Ancak İstanbul Valiliği ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Avrupa yakasında olduğu düşünüldüğünde ve  "karşıya geçme" ifadesi dikkate alındığında buluşmanın Boğaziçi Köprüsü'nün Anadolu yakasındaki ayaklarından birinde gerçekleştiğini söylemek mümkün.

Bu da Dündar ve Çalışkan'ın asker ve polisin ilk karşıya geldikleri Beylerbeyi'ne bir kaç kilometre mesafede buluştuklarını gösteriyor.

Genelkurmay 2. Başkanı ve İstanbul Emniyet Müdürü yine dostane olmayan askerlerin ateşi arasında (Dündar'ın anlatımı) karşıya geçmişler.

İstanbul Valisi Vasip Şahin ise komisyona saat 21:30 sularında Çalışkan'ın kendisini aradığını ve 22:40 civarı Avrupa'dan Anadolu'ya geçtikten sonra köprü çıkışındaki Trafik Denetleme Birimi'nde ( Avrupa istikametinde darbeciler Anadolu yönünde vali ve komutan!) Yavuz Paşa ile buluştuklarını anlattı.

Bir darbe girişimine göre çok daha basit denebilecek bir terör saldırısında dahi güvenlik gerekçesiyle olay yerine bir kaç saat sonra giden Vali Şahin'in darbe girişiminin başladığı noktada komutanla buluşması oldukça garip.

Bir gariplik daha var ki onu da not etmek gerek.

15 Temmuz gecesi hem Boğaziçi hem de Fatih Sultan Mehmet köprülerinin saat 23:00 olmadan Anadolu'dan Avrupa'ya geçiş istikameti tanklarla trafiğe kapatılmıştı.

Üç yetkilinin tam o dakikalarda köprüye çok yakın yerlerde buluşması gibi karşıya nasıl geçtikleri de fazlasıyla soru işareti barındırıyor.

Şahin, Dündar ve Çalışkan'ın anlatımlarında gece boyu bir araya gelip gelmedikleri, geldiyseler kaçta ve nerede buluştuklarına dair de bir detay yer almıyor.

Ama tıpkı havada jetler uçarken hiç bir garanti almadan İstanbul'a inen ve 15 Temmuz için "Allah'ın lütfu" diyen Erdoğan gibi vali, emniyet müdürü ve ordu komutanının da darbecilerin burnunun dibinde buluşmalarına bakarak tuhaf bir rahatlık içinde olduklarını söyleyebiliriz...

O tuhaflığın ipuçları Mustafa Çalışkan'ın komisyonla ilk kez paylaştığı bilgilerde yer alıyor.

İstanbul Emniyet Müdürü Çalışkan 15 Temmuz darbe girişiminin başladığı dakikalarda bir IŞİD operasyonu için toplantıda olduklarını söylüyor.

15 Temmuz'da İstanbul'da sokağa çıkan çoğu er-erbaş ve öğrenci asker sayısının bir kaç bini bile bulmadığı dikkate alındığında o gece ki polis sayısının darbeci asker sayısının 3-5 katı olduğu anlaşılıyor.

Ve akla şu soru geliyor: 

15 Temmuz gecesi 'darbeden habersiz' emniyetin böyle tertipli olması Emniyet Müdürü Çalışkan'a da tuhaf gelmiş olmalı ki epey uzun bir izah ihtiyacı duymuş. Şöyle diyor Çalışkan: 

Çalışkan, bizden bugüne kadar IŞİD'e yönelik dişe dokunur hiç bir operasyon yapmayan İstanbul Emniyeti'nin tam da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın öğlen haberdar olduğu, Genlkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı'nın akşam saatlerinde kalkışmayı bastırmak için toplantı düzenlediği darbe girişimi günü bin polisle IŞİD'e operasyon hazırlığı yaptığına inanmamızı istiyor.

Üstelik aynı gün "Huzur Operasyonu" için 5 bin polis görevlendirilmiş.

Epey fazla güzel bir tesadüf değil mi?

Çalışkan'ın anlatımları sonrası internette küçük bir arama yaptım.

İstanbul polisi Mayıs-Temmuz arası;

- 7 Mayıs'ta 5 bin polisle 

- 26 Mayıs'ta 500 polisle

- 9 Haziran'da 5 bin polisle

- 24 Haziran'da  5 bin polisle 

- 12 Temmuz'da 500 polisle huzur operasyonları yapmış.

Yani 15 Temmuz'da 5 bin polisin hazır kıta olması Çalışkan'ın ifade ettiği gibi pek "rutin" durmuyor.

Tarihler ve polis sayıları düzenli olarak ayın ortasında ve sonunda 5 bin polisle "huzur operasyonu" yapılmadığını gösteriyor.  

Çalışkan bin polislik IŞİD operasyonunun akıbetiyle ilgili de açıklama yapma gereği duymuş:

O operasyonlardan ilki 29 Temmuz'da Başakşehir'de yapılmış. 

22'si yabancı uyruklu 29 kişi gözaltına alınmış.

22 yababcı sınır dışı edilmiş, 7 Türk vatandaşı ile ilgili ne olduğuna dair ise detay bulamadım.

Ama bin polislik bir operasyon olmadığını ve dişe dokunur bir sonuç alınamadığını pek ala söyleyebiliriz...

Sonraki iki operasyonun da ilkinden farkı yok...

Bütün her şeye rağmen 15 Temmuz'da İstanbul'da 6 bin polisin özel görevli olması gerçekten güzel bir tesadüf olabilir. 

Ama ya aynı "güzel tesadüf" Ankara'da da yaşandıysa?

O gece Ankara'da da 2 bin polis huzur operasyonu için görevlendirilmiş.