Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve kabinesinin önde gelen isimleriyle Kıbrıs’taki kapalı şehir Maraş’a gerçekleştirdiği ziyaret adanın güneyinde matem havasına neden oldu. Adanın güneyindeki kiliselerin çanları yas ritminde çalarken, güneydeki örgütler Derinya kapısının yakınlarında protesto eylemleri gerçekleştirdi. Erdoğan’ın Maraş'la ilgili mesajlarına, Rum siyasetinden de sert tepkiler geldi.
Nikos Anastasiadis hükümeti Maraş’taki son gelişmeleri protesto etti ve uluslararası mecralara taşıma kararı aldı. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin önümüzdeki süreçte Maraş konusunu, Avrupa Birliği’nin ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin gündemine aldırmak için çaba sarf edeceği belirtiliyor. Rum tarafı ayrıca, Maraş’ta mal ve mülk sahibi olanların adanın kuzeyinde faaliyet gösteren Taşınmaz Mülk Komisyonu’na toplu halde başvurmalarının önünü kesmek için bir plan üzerinde çalışıyor.
Adanın güneyindeki iktidar partisi DİSİ Erdoğan’ın Maraş’ta gerçekleştirdiği pikniği sert dille eleştirirken, Kıbrıs sorununun çözümü ve 'işgalin sonlandırılması' hedeflerine atıfta bulundu. DİSİ ayrıca, “Bu topraklar Erdoğan’a ait değil. Maraş’ın adanın taksiminin tabutuna çakılan bir çivi olmasına izin vermeyeceğiz” mesajını verdi. DİSİ gibi Rum muhalefet partileri de Ankara’nın Kıbrıs sorununda ve Maraş meselesinde attığı son adımları sert bir tonla kınadı. Akel ve Diko son gelişmeleri kabul edilemez olarak nitelendirirken, Rum siyasi aktörler Maraş için acilen yeni bir eylem planının gündeme alınması gerektiği görüşünde birleşiyor.
Maraş’ta doğup büyüyen ve 1974’ten sonra yurtlarından koparılan Kıbrıslı Rumlar da Türkiye’nin yeni Maraş açılımına tepkili. Kıbrıs’ın güneyinde yaklaşan parlamento seçimlerine ayrı bir liste ile katılma hazırlığı içerisinde olan Maraşlı Rumlar, son gelişmelerden ötürü Türkiye ve Kıbrıs Türk liderliğinin yanı sıra Kıbrıs Rum liderliğini de sorumlu tutuyor.
Maraşlı Anna Maragkos, Maraş insanını toprağından tamamıyla koparabilecek olan son gelişmelerde Kıbrıs Rum liderliğinin başarısız politikalarının da rolü olduğunu söylüyor. Maragkos gibi Yianni Toumazis de, 'Maraşlıların başlarına gelebilecek olan en büyük felaket ve acı ile karşı karşıya olduğu' görüşünde. “Şehrimizin ırzına geçilmiş görüntüsü... Adeta felaketin bir maketi ile karşı karşıyayız” serzenişinde bulunan Toumazis, Maraş ve Kıbrıs meselelerindeki çıkmazda Kıbrıs Rum liderliklerinin büyük payı olduğu düşüncesini dillendiriyor. Toumazis’e göre, son haftalarda Maraş’tan yansıyan trajik görüntüler Kıbrıslıların toplumsal belleğine ve bilinç altına kazınmakta ve bu gelişmenin artçı sarsıntıları yıllarca bölgede etkisini göstermeye devam edecek.
