İlk günlerde
kaza sanılan olayda daha sonra şüphe uyandırıcı birçok önemli ayrıntı ortaya çıktı. Dosyaya
bakan savcılık, kazanın yanı sıra suikast ihtimalini de değerlendiriyor. Merhumun ailesi ve yakın arkadaşları ise kazadan çok suikast ihtimaline yoğunlaşmış durumda. Ortaya çıkan bilgi ve
belgeleri değerlendiren
Yazıcıoğlu'nun 20 senelik arkadaşı ve
Meclis danışmanı Bilal Habeşi
Özkaynar,
merhumun helikopter olayından önce atlattığı ve suikast iddialarına sebep olan kazaları sık sık kendisiyle konuştuklarını söylüyor. Özkaynar, "Başkana gelen bilgi ve belgeler vardı. Konuşmalarımızda 'Gelen CD ve belgelerin bir kısmı açıklansa yer yerinden oynar.' demişti. Bunu söylerken de ciddi bir kurumun başkanı da vardı yanımızda. Bunu daha sonra farklı ciddi yerlerde yinelemişti. Mesela
Dağlıca baskınından Başkan'ın herkesten önce haberi olması gibi. Başkan'a çok kritik konularla ilgili sansürden geçmemiş, ham haldeki bilgiler gelirdi. Bunlardan birilerinin rahatsız olabileceği kesindir." diyor.
Özkaynar, Yazıcıoğlu'nun söz konusu belge ve CD'lerin iş, sanat ve
siyaset dünyasından birçok konuyla ilgili olduğunu da kendisine söylediğini aktarıyor.
Bilal Habeşi Özkaynar, merhumun ölümüne iyi niyetli bakmak istediğini, ancak ortaya çıkan belgelerin meseleyi farklı bir boyuta taşıdığını kaydediyor. Deliller üst üste eklendiğinde olayın Türkiye'nin dışından aktörlerin de dahil olduğu bir iş kanaati oluşturduğuna inanıyor.
Helikopterdeki kritik cihazların sökülmesinin önceden
hazırlık yapıldığını gözler önüne serdiğini savunuyor: "Benim bir arabam var. Bu arabanın bir parçasını sökmek istesen o arabaya özel bir aletin olması lazım. Yani parçalarını herhangi bir tornavida ve önüne gelen sökemez. Tıpkı bir cep telefonuna has
şarj aleti olduğu gibi. Helikopterdeki o parçaları da eline her alet alan ve her tornavida sökemez. Bir hazırlık lazım. Belli ki bir hazırlık yapılmış."