Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül'ün resmi davetlisi olarak
Türkiye'ye gelen
Berdimuhamedov'u taşıyan
uçak,
Ankara'daki hava muhalefeti ve pisteki
buzlanma nedeniyle gecikmeli olarak
Esenboğa Havalimanı'na indi.
Berdimuhamedov'u,
Maliye Bakanı
Mehmet Şimşek,
Sanayi ve
Ticaret Bakanı Zafer
Çağlayan ve diğer ilgililer karşıladı.
Konuk Devlet Başkanı'nın uçağının inmesinin ardından 143 kişilik
Türkmenistan Halk Dansları ekibi gösteri yaptı.
Türkmenistan'dan ve Türkmenistan'ın Ankara Büyükelçiliğinden gelenler de
Esenboğa Havalimanı Büyük
Şeref Salonu'nda ''Kahramanı alkışlıyoruz'' diye tempo tuttu.
Öte yandan
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Berdimuhamedov gelmeden önce Türkmenistan'dan gelen yetkilileriyle yaptığı sohbette, ''Alparslan'ın mezarını bulursanız. Oraya
anıt yapmak isteriz'' dedi.
BİZ İKİ DEVLET BİR MİLLETİZ
Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, bu göreve yeniden seçilmesinin ardından ilk yurtdışı ziyaretini Türkiye'ye gerçekleştiriyor. Ziyaret öncesi köşkte özel
mülakat veren Türkmen lider, Türk gazeteciler aracılığıyla sıcak mesajlar gönderdi. 12 Şubat'ta yapılan devlet başkanlığı
seçiminde oyların yüzde 97,14'ünü alarak koltuğuna ikinci dönem için oturan Berdimuhamedov, ilk yurtdışı ziyaretini Türkiye'ye gerçekleştirirken, ilk röportajını da Türk gazetecilere verdi.
Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nü Türk gazetecilere açan Berdimuhamedov, Türkiye'ye ve Türk
halkına sıcak mesajlar iletti. Aralarında Cihan Haber Ajansı'nın da bulunduğu temsilcileri kabul eden Berdimuhamedov, siyasi ilişkilerden ekonomiye, kültürel ve turizm ilişkilerine kadar birçok konuda önemli değerlendirmelerde bulundu. Türkmen lider, iki
ülkeyi "İki devlet bir millet" olarak tanımladığını ifade etti.
KARDEŞİM ABDULLAH GÜL
- Siz çeşitli toplantılar ve görüşmelerde Türkmen-Türk ilişkilerine büyük değer verdiğinizi söyleyerek, Türkiye'yi Türkmenistan'ın stratejik ortağı olarak kabul ettiğinizi belirttiniz. Tekrar devlet başkanlığına seçilerek, ilk resmi ziyaretinizi Türkiye Cumhuriyeti'ne yapıyor olmanız Türk halkını memnun etti. Türkmen-Türk ilişkilerinde gelinen noktayı nasıl buluyorsunuz?
Çok güzel soru. Bizim kardeş ülkeler ile ilişkilerimiz karşılıklı yarara dayalı
işbirliği için önemli imkânlara sahiptir. Ben kardeşim ve meslektaşım olan Sayın Abdullah Gül ile görüşmeyi daimi arzu ederim. Bu görüşme ister Türkmenistan'da yapılsın ister Türkiye'de. Biz 'iki devlet, bir millet'iz. Halklarımızın ortak kökleri mevcuttur. Bunu sadece tarihi kaynaklar değil, aynı zamanda günümüz ilişkileri de teyit etmektedir.
Oğuz Han bizim ortak atamızdır.
Kültürümüz ve manevi değerlerimiz ortaktır. Bunlar ülkelerimiz arasındaki ilişkilerde ifadesini bulmaktadır. Karşılıklı güven ve anlayış, işbirliğimizi aktif bir şekilde görüşmek için önemli bir temel teşkil etmektedir. Geçen birkaç sene içinde birkaç kez görüştük. Her görüşmemiz, işbirliğinin yeni imkânlarını hayata geçirmek için önemli şartlar oluşturmuştur. Sizin de belirttiğiniz gibi, devlet başkanlığına seçilmemin ardından ilk resmi ziyaretimi kardeş Türkiye'ye yapıyorum. Türkmen-Türk ilişkileri iki halkın yüzyıllardan geçmiş tarihi ve kültürel ortaklığına ve gelenek haline gelen kardeşlik ilişkilerimize dayandığını, bir kez daha belirtmek istiyorum. Bunun gibi zengin geleneklerimizi göz bebeği gibi korumak ve onları kuşaktan kuşağa aktarmak kutsal vazifelerimizdir.
Son yıllarda iki ülke arasındaki
ekonomik ve ticari ilişkilerimiz başarılı biçimde gelişiyor. Türkmenistan tüm dünyada çok yönlü gelişen ve yüksek
üretim olan ayrıca büyük, güvenli ve ekonomik ortağı olan Türkiye ile ilişkileriniz geliştirmeye büyük önem veriyor. İkili münasebetleri uzun vadeli olarak devam ettiriyoruz. Büyük mali krize rağmen, ülkemizde büyük projelerde Türkmen partnerlerimizle beraber çalıştık. Bu şirketler ata yurtlarında kendilerini güvenli hissediyorlar. Ülkemizin
kalkınması yönündeki çalışmalara aktif katılıyorlar. Ortak yapılan projeler bunun açık göstergesidir. Aşkabat dünyada 133 metre uzunluğundaki en yüksek
bayrak direğiyle
Guinness Rekorlar Kitabı'na girdi. Bu 2008 yılında oldu.
Başkent Aşkabat daha sonra toplu yerlerde en fazla fıskiyeleri bulunan şehir olarak da rekorlar kitabına girdi. Burada Oğuz Han ve onun altı oğlunun bulunduğu
mimari heykel kompleksi yer alıyor. Yakınlarda, televizyon kulesinde Oğuz Han'ın muazzam yıldızı şekillendirilen bina söz konusu kitapta yerini aldı. Bu projeler bir Türk şirketi tarafından yapıldı.
Türkmenistan ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi büyük hızla gelişiyor. 2011 yılında 2010 yılıyla kıyaslandığında ticaret hacmi yüzde 25 oranda artmıştır. Türkmenistan
tekstil,
yakıt, enerji,
kimya ve tarım sanayi ürünlerini Türkiye'ye
ihraç ediyor. Türkiye'den
demir ürünleri, ev aletleri cihazları, inşaat malzemeleri, elektrik aletleri, kimya ve diğer
sektör ürünleri
ithal ediliyor.
TÜRKİYE STRATEJİK ORTAĞIMIZ
Sizin Türkmen-Türk ilişkileri doğrultusunda söyledikleriniz bizim ülkelerimizin stratejik ortaklar olduğunu gösteriyor. Türkmen-Türk ilişkilerinin geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Gerçekten, Türkiye Cumhuriyeti bizim için stratejik ortaktır. Benim daha önce de belirttiğim gibi ülkelerimiz arasında ilişkiler ilk sırada karşılıklı saygı, güven, eşit hukuklara sahip karşılıklı yararlı işbirliği ilişkilerine dayanmaktadır. Kardeş Türkiye Cumhuriyeti, Türkmenistan'ın güvenilir işbirliği ortağıdır. Bu dönemde Türkiye'nin önde gelen uzmanları, işadamları Türkmenistan'da sosyal ekonomik projelerin uygulanmasına büyük katkıda bulunuyorlar.
Enerji alanında, kimya sanayinde, ulaştırma,
haberleşme, sağlık alanlarında, inşaat sektöründe ve ekonomimizin büyük geleceğe sahip diğer alanlarında ilişkileri geliştirmek için geniş imkânlar mevcuttur.
İki kardeş halkın, uluslararası seviyedeki önemli konularla ilgili yaklaşımları, ayrıca yüksek seviyede görüşmeler, düzenli karşılıklı yararlı işbirliğinin geniş imkânlarını hayata geçirmek için lüzumlu koşulları oluşturmaktadır. Bu defa Türkiye Cumhuriyeti'ne yapacağımız resmi ziyaretimizin, iki halkın refahına yönelik tesis edilen verimli işbirliğinin gelişmesine güçlü bir şekilde ivme kazandıracağına güvenim tamdır. Bunu bir kez daha belirtmek istiyorum. Biz işbirliğimizi gelecekte daha da üst seviyelere çıkarma konusunda görüşmeler yapacağız. İlişkilerimizin daha da üst seviyelere çıkacağına inanıyorum. Gerçekten, Türkiye Türkmenistan için stratejik ortak niteliği taşımaktadır.
KÜLTÜREL BAĞLARIMIZI GÜÇLENDİRMEK ZORUNDAYIZ
Sizin teklifinizle Nisan 2011'de Aşkabat'ta 'Türk Halklarının Medeni Mirası' konulu uluslararası festival düzenlendi. Bu çerçevede, Türkmen-Türk ilişkilerinde kültürün rolü nedir?
Türkiyeli kardeşlerimiz!.. Ben her şeyden önce size şükranlarımı belirtmek istiyorum. Çünkü; ülkelerimizin ve halklarımızın kültürel alandaki işbirliği, ikili ilişkilerimizin önemli bir parçasıdır. Bu ise, iki kardeş halk arasındaki ilişkileri daha da pekiştirmek için olumlu temel vazifeyi yerine getirmektedir. Kültür halkın kalbidir, kalbi sayılır. Bizim halklarımızı ortak kültürel geleneklerimiz ve kadim köklerimiz bağlaştırmaktadır. Biz halklarımızı birbirine yaklaştırmak istiyorsak, o zaman kültürel bağlarımızı kuvvetlendirmek zorundayız. Dede Korkut,
Köroğlu destanları buna örnek teşkil etmektedir. Meşhur Türkmen düşünürler ve şairleri Karacaoğlan'ın, Yunus Emre'nin, Celaleddin Rumi'nin ve diğer söz üstadlarının hayatı ve eserlerinin büyük kısmının Türkiye ile bağlantılı olduğunu biliyorsunuz. Bu dönemde manevi birlik, iki kardeş halkın büyük ilkesi olarak Türkmenistan'ın ve Türkiye'nin yeni tarihind
e devletlerarası verimli ilişkilerine güçlü bir şekilde ivme kazandırıyor. Türkiye'nin
Yozgat şehrinin merkezinde büyük Türkmen şairi Mahtumkulu'nun heykelinin dikilmesi, Türkmen söz üstadına gösterilen büyük saygının ifadesidir. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılacak ziyaretimiz sırasında Ankara'nın merkezi bir yerinde Mahtumkulu'nun heykelinin dikilmesi, Türkmenistan Parkı'nın açılması hedefleniyor.
HER SABAH ANNE VE BABAMLA GÖRÜŞTÜKTEN SONRA İŞE GİDİYORUM
Siz seçim günü oy kullanmak için babanız, oğlunuz ve torununuzla birlikte geldiniz. Türkmen geleneğiyle sağlam bir aile yapısını gösterdiniz. Bunlar ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Bizde bir adet vardır. Her sabah çok
erken saatlerde annem ve babamla selamlaşıyorum ve ondan sonra işe gidiyorum. Onların hal hatırını soruyorum. Bu fırsat benim için değerli bir fırsattır, değerli bir andır. Ben tüm kabiliyetimi ve becerilerimi sevgili halkıma
hizmet etmeye adıyorum. Çünkü, üzerimdeki büyük sorumluluk gerektiren görev bunu benden talep ediyor. Halkım bana güvenini bir kez daha göstermiştir. Ben sorumluluk gerektiren vazifeyi iyi anlıyorum ve hiçbir şeyi gözardı etmemeye çalışıyorum. Aile her şeyin başlangıcı ve mayasıdır. Bu
toplum için olduğu gibi şahsi ilişkiler açısından da böyledir. Aile değerlerine saygı duymak Türkmen'in kanında mevcuttur. Bu güzel gelenek bize atalarımızdan
miras kalmıştır. İşte bu değerler, devlet bütünlüğü ve halkın birlik beraberliği
modern devlet yapısının temelini oluşturmaktadır.
İLERLEMEMİZ İÇİN, STRATEJİK ORTAĞIMIZ TÜRKİYE İLE DOSTLUK VE İŞBİRLİĞİ ÖNEMLİ
Kısaca Türkiye ziyaretinizden bahseder misiniz?
Bizim diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 20. yılı doldu. Bu önemli bir husus. Dolayısla Türkiye Cumhuriyeti'ne yapacağımız ziyaretle ilgili olarak sanatçılardan oluşan 145 kişilik bir heyetimizi de göndermiş bulunuyoruz. Türkiye'de kültürel faaliyetler düzenleyecekler. Dolayısıyla bu ziyaretimizin programı çok yoğun. Türk kardeşlerimizle buluşacağız. Üst düzey görüşmelerde bulunacağız. Türkiye Büyük
Millet Meclisi'nde görüşmeler yapacağız. Sonra Türkmenistan parkının açılışını ve Mahdumguli'nin heykelinin açılış törenine katılacağız.
Türk halkına mesajlarınız nelerdir?
Uyumlu bir gelişme grafiği çizen Türkiye Cumhuriyeti'nin halkına verdiği hizmetlerden başarılar diliyorum. Türkmenistan'da güçlü bir ekonomi ülkesine dönüşüyor ve tüm alanlarda biz de çok verimli çalışıyoruz. Sadece şehirleri geliştirmek değil, aynı zamanda köy ve kasabalarımızın da yenilenmesi gerekiyor. Bu alanda yapılacak büyük projelerimiz var. Şehirlerle köyler arasındaki farkın giderilmesine çalışıyoruz. Ülkemizde
doğal gaz, elektrik enerjisi, tuz, su kaynakları ve yakıt bedava. Dolayısıyla biz bu konulara çok önem veriyoruz. Geçen
Bakanlar Kurulu toplantısında yeni kalkınma programımızı kabul ettik ve bu programda da aynı şeyler öngörülmektedir. Hepimizi büyük işler bekliyor. Bunları yapabilmek için bizim aramızdaki dostluk ilişkilerini geliştirmemiz lazım. Bu konularda ilk konuşmamda da belirttiğim gibi stratejik ortağımız olan Türkiye Cumhuriyeti'ne çok önem veriyoruz. Ben bu fırsattan istifade ederek siz Türkiye basın mensuplarına ve tüm Türk kardeşlerimize başarılar diliyorum. Türk halkının her bir aile yuvasına esenlikler,
asayiş ve mutlu
yaşam temenni ediyorum. Kardeş ülkenin tüm vatandaşlarına ekonomik kalkınma yolunda başarılar diliyorum. Hepinize şükranlarımı belirtiyorum. Teşekkür ediyorum.