Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Biyoloji Eğitimi Anabilim Dalı'ndan emekli Prof. Dr. İbrahim Baran, ''Türkiye'deki 60 civarındaki yılan türünün sadece 11'i zehirli. Bunlar da çoğunlukla geceleri aktif olarak dışarıda görülür ve kolay kolay insanlara zararı dokunmaz. Bu nedenle yılanlardan korkmanın hiçbir nedeni yok'' dedi. Sürüngen ve amfibileri inceleyen zoologları bir araya getiren Avrupa Herpetoloji Cemiyeti'nin (SEH) kurucu üyesi ve Dünya Herpetoloji Cemiyeti'nin Türkiye temsilcisi olan, sürüngenleri çocukları gibi gören Prof. Dr. Baran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ekosistem içinde önemli bir görevi bulunan yılanlara karşı Türkiye'de ön yargının bulunduğunu söyledi. Bu durumun, eskiden beri gelen yılanların zararlı olduğu inancı nedeniyle oluştuğunu dile getiren Baran, ''Öncelikle, geçmişten gelen bazı bilgiler yanlış. Yılanlara karşı olumsuz bir bakış var. Yılan öldürmenin sevap olduğu söylenir. Ancak bunların hepsi yanlış. Sonuçta bu canlılar da doğadaki düzene katkı sağlıyor'' diye konuştu. ''Türkiye'de 11 tür zehirli yılan var'' Yılanlara karşı duyulan korkunun, her şeyden önce bilgisizlikten kaynaklandığını aktaran Prof. Dr. Baran, şöyle devam etti: ''Türkiye'deki 60 civarındaki yılan türünün sadece 11'i zehirli. Bunlar da çoğunlukla geceleri aktif olarak dışarıda görülür ve kolay kolay insanlara zararı dokunmaz. Bu nedenle yılanlardan korkmanın hiçbir nedeni yok. Bunların içinde en bilineni de engerek yılanı. Gündüzleri ise zehirsiz olanlar görünür. Eğer bir yılan sizi gördüğü zaman kaçıyorsa, ondan kaçmanıza gerek yok. Sizden korktuğu için, canını kurtarmak için kaçıyordur.'' ''Yılan gördüm, peşime düştü, beni kovaladı'' diye bazı hikayelerin paylaşıldığını dile getiren Baran, ''Bunların hiçbirinin olması mümkün değil. Bir yılan insanı av olarak görmez. 'Tüm yılanlar zehirlidir. Görüldüğü zaman hem de başından ezilmelidir' inancı yüzünden yılanlar hemen öldürülüyorlar. Buna gerek yok. Onların bizle bir derdi yok. Belgesellerin de yardımıyla böyle kötü bir inanç var'' ifadesini kullandı. Yılanların bilinçsizce öldürülmesinin, birçok türün neslini kaybolma noktasına getirdiğine dikkati çeken Baran, ''Bunun sonucunda da ciddi bir doğal denge bozulması var. Mesela birkaç yıl önce Hopa'da bulunan 'Kafkas engereği' denilen türün, zehirli olduğu gerekçesiyle öldürülmesi ve azalmasıyla fareler adeta istila etmişti. Şunu çok açık söylüyorum, hiçbir yılan kendisine dokunulmadığı sürece zarar vermez'' dedi.