Özel yetkili savcının bilgisine başvuracağı
Kürt aydınlar,
soruşturmaya tam
destek verdi.
PKK'nın
hedef aldığı Kürt
örgütlerinden 'Ala Rizgari'nin kurucusu
İbrahim Güçlü, geçen hafta Meclis'e sunduğu raporu savcılığa da vereceğini söyledi. Güçlü, savcılığın attığı adımı, "PKK'nın infazlarını v
e devletle karanlık ilişkilerini ortaya çıkaracak önemli gelişmelerden biri" olarak nitelendirdi. Kürt Devrimci Demokratlar Hareketi Sözcüsü Halim İpek PKK'nın infazlarına yönelik soruşturmanın yıllar önce açılması gerektiğini söyledi. İpek, "Geç de olsa çok önemli bir adım. Bu infazlar devlet adına da, örgüt adına da yapılmış olsa bir şey değişmez." dedi.
Bağımsız Diyarbakır Milletvekili Şerafettin Elçi de olaya ihtiyatlı yaklaşmakla birlikte soruşturmayı olumlu bulduğunu vurguladı: "Eğer ciddi
delil varsa bir
cinayeti kim işlemiş olursa olsun araştırılması gerekir."
Kürt yazar ve siyasetçi İbrahim Güçlü: Kürt siyasetçileri, aydınları,
sivil toplum örgütleri, kanaat önderleri, hatta BDP,
Ergenekon ve benzeri örgütlerin infazları hakkındaki soruşturmaların,
Fırat'ın bu tarafına geçmemesinden şikâyetçiydi. Aslında BDP, bu iddiayı ileri sürerken politik davrandı ve çok
gönüllü değillerdi. Çünkü Kürt bölgelerindeki infazların, Ergenekon,
JİTEM ve benzeri örgütlerin yanı sıra PKK ve
Hizbullah tarafından da gerçekleştirildiğini çok iyi biliyorlardı. Diyarbakır savcılığının varacağı sonuçlarla ilgili endişe ve şüphelerim olmasına rağmen somut vakalarla birlikte görüşlerimi sunacağım. Bu konuda PKK'nın 12
Eylül öncesinden hedef seçtiği ve arkadaşları katledilen Kürt örgütleri yöneticilerinin ve PKK'dan ayrılan şahsiyetlerin görüşlerine başvurulması için koşulların oluşturulması gerektiğini düşünüyorum.
HAKPAR Genel Başkanı
Bayram Bozyel:
Türkiye, tarihiyle yüzleşmeli. PKK'nın
faili meçhulleri de bu kapsamda araştırılmalı. Tarafsız ve medeni şekilde bunların hesabı sorulmalı. Güzel bir adımdır bu gelişme elbette. PKK'nın faili meçhullerinin iyi soruşturulması için demokratik ve barışçıl bir zemin oluşturulmalı. Çünkü bölgede hâlâ mağduriyetler var. Bu mağduriyetler olduğu zaman diğer sorunlar göz ardı oluyor. Aksi takdirde yapılacak soruşturma ve atılacak adımlar, siyasi adımlar olarak değerlendirilebilir.
Sercavan
internet sitesi editörü eski PKK yöneticisi
Şükrü Gülmüş: Devlet ile PKK savaşan iki güç. Bir tarafın bunları soruşturması doğru değildir. Ama savcının kendisi eğer Türkiye'deki demokrasinin bir göstergesi olarak böyle bir şeyi gündemine almışsa nihai bir durum olarak bu bir örnektir. JİTEM'i bir kurum olarak görmüyorum. Devletin kendisi, PKK ve Hizbullah üç ana güç olarak bu savaşa bizzat iştirak etmiştir. İştirak eden güçlerin işlediği faili meçhul cinayetleri kim ele alırsa alsın benim onlara yaklaşımım şu olur: Eğer memleketime gelebilirsem aynı şekilde tanıklığımı da savcıya bildireceğim. Eğer infazları ele alacaksak bir bütünlük olarak devletin, PKK'nın ve Hizbullah'ın yapmış oldukları ama herkes kendi teşkilatları içerisinde olanları söylemeli.
Kürt Devrimci Demokratlar Hareketi Sözcüsü Halim İpek: PKK'nın infazlarına yönelik soruşturmanın yıllardır açılması gerekiyordu. Geç de olsa çok önemli bir adım atılmış oldu.
Adil soruşturmaların bizi aydınlığa götüreceğine inanıyorum. Hatalarla yol alamayız. Bunu gerek devlet adına yapanlar olsun gerekse örgütün yapmış olması bir şeyi değiştirmez. Kirlilik üzerine bir şey inşa edilemez. Bu soruşturma, bir yüzleşmedir. Örgütün kendisiyle, yaptığıyla yüzleşmesi de olacaktır. Bu yüzleşme önümüzü açacaktır. Ben sorunun çözümü için çok umutluyum. Çözümün de yaklaştığına inanıyorum.
Dicle Fırat Diyalog Grubu Başkanı Muhittin Batmanlı: PKK'nın öldürdüğü binlerce insan var, bunların ortaya çıkarılması gerekir. Hizbullah'ın öldürdüğü insanlar, korucular ve JİTEM'in öldürdüğü insanlar var. Bunu yapanlar 'araştırılsın' diyor, sanki kendileri yapmamış gibi. Bu konuda
komisyon oluşturulabilir. PKK 'akil adamlar' diyor, bunu demeye hakkı yok. Hizbullah'ın bunu demeye hakkı yok. Bunu ancak ölümlere bulaşmamış kişiler söyleyebilir.
Şerafettin Elçi-Diyarbakır Milletvekili: Bir cinayet varsa bu cinayetlerin araştırılması gerekiyor. Ama ciddi delil melil yokken birini yıpratmak veya birilerini yıpratma hesaplarına yargıyı alet etmem doğru değil. Ama ciddi delil varsa elbette bir cinayet kimin olursa olsun bu cinayetin aydınlatılması ve soruşturulması lazım.