Şinal'in,
molotofları polislerin attırdığı yönünde ifade vermesi karşılığında belli bir paraya anlaştığı ancak bu paranın kendisine ödenmediği tespit edildi.
Bedirhan Şinal'in bu gelişmelerden sonra ifadesini değiştirip olayın iç yüzünü anlattığı ortaya çıktı.
İstanbul 12. Ağır
Ceza Mahkemesi'ndeki ifadesinde, "TEM Şube Müdürlüğü'nden polisler bana
Cumhuriyet Gazetesi'ne atmam için
el bombası ve
silah verdi." iddialarında bulunan Bedirhan Şinal'in bu ifadeden bir yıl önce de para karşılığında ifade değiştirmek için anlaştığı belirlendi. Aynı cezaevinde kalan Hakan Karakaş aracılığı ile Boğaç Kaan Murathan'ın avukatı
Burak B. ile anlaşan Şinal'in istediği parayı alamayınca ifadesinden vazgeçtiği iddia edildi. Şinal'in bu süre içerisinde dayısı Tacettin Şinal ile birlikte hareket ettiği tespit edildi. Yapılan çalışmalar sırasında Bedirhan Şinal'in avukatı Burak B. ile dayısı Tacettin Şinal arasında para trafiğinin olduğu belirlendi.
Bedirhan Şinal'in ifadesini para alarak değiştirmesi konusunda anlaştığı kişiler ile cezaevi dışındaki irtibatı da Tacettin Şinal'in sürdürdüğü tespit edildi. Devam eden görüşmeler sırasında Bedirhan Şinal'e söz verilen paranın ulaştırılmadığı ve Şinal'in parayı az bulduğu ortaya çıktı. Tacettin Şinal'in yeğenine bir konuşma sırasında şifreli olarak "...sen
küçük şeyler talep ediyorsun, küçük şeylerin üçte biri geliyor. Karşılığını kim verecek, yani bunlar yedi kiloyla on kiloyla (çayı kastediyor) olmuyor bu işler. Bedirhan yani büyük şeyler olması lazım." dediği iddia edildi. Bir başka görüşmede de Tacettin Şinal görüşme yaptığı şahıslara, "Bakmasını bilmeyen, yatmasını bilir." dediğini söyledi. Şinal'in polisleri suçladıktan sonra hesabına para yattığı belirlendi. Şinal'in dayısı ile yaptığı görüşmelerde çeşitli hesaplara yatırılan paralardan bahsettiği tespit edildi. Şinal'e verilecek paranın çeşitli kişilerin hesabına yatırıldığı iddia edildi.