Meclis'te
basın toplantısı düzenleyen Yeniçeri, cezaevlerindeki
tutuklu ve hükümlüler ile ve BDP'lilerin
açlık grevlerinin 'anadilde
savunma' için bu eylemi yaptıklarını belirterek, "Dilsiz olan birisi savunma yapamıyor mu? Mahkemeler, ana,
baba, sülale, kabile, aşiret dilinde tercümanlar tutuyor ve yargılamaları yapıyorlar" dedi. Yeniçeri, dünyanın hiç bir yerinde yargılanan kişiye, o ülkenin resmi dilini anladığı ve konuşabildiği halde başka bir dilde yargılama hakkı verilmediğini de kaydetti.
Anadilde savunmaya ilişkin tasarının dayatma olduğunu da vurgulayan Yeniçeri,
AK Parti'nin son kongresinde açıklanan manifestoda da, 'Mahkum ve tutukluların eşleriyle bir araya gelmeleri, anadilde savunmanın sorun olmaktan çıkarılması...' denildiğini hatırlattı. Yeniçeri, "Abdullah
Öcalan evliyse bilmiyoruz ama... Bölücü
elebaşının ihtiyaçlarını karşılamak için getirilmiştir" diye konuştu.
Bu sırada dili sürçen ve
Abdullah Öcalan için 'Sayın' kelimesi ağzından çıkan Yeniçeri, durumu fark ederek ve gülerek, "Sayın'ı bir kenara bırakıyorum, bölücü
terör örgütünün elebaşı diyorum" dedi.
Hükümetin, cezaevlerinde 'örgüt baskısı' altında
ölüm orucu tutulmasına ve propagandası yapılmasına göz yumduğunu ileri süren Yeniçeri, "69 gün aç kalıp, oruç tutup da canı çıkmayan insanlar, ancak böyle dağda yaşayan insanlar olur" dedi.