Özhaseki, belediyede düzenlediği basın toplantısında, 2 yıl önce Kılıçdaroğlu'nun Meclis'teki
bütçe görüşmeleri sırasında
Kayseri Büyükşehir Belediyesi'ni yolsuzlukla suçlayan ifadeler kullandığını anımsattı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın iddialara açıklık getirmesine rağmen, Kılıçdaroğlu'nun bununla yetinmediğini,
seçim kampanyası döneminde belediyenin ve şahsının adını kullanarak suçlamalarını sürdürdüğünü savunan Özhaseki, şöyle konuştu:
'Belediye bünyesine dışarıdan dahil olmuş bir arkadaşın, ufak tefek para almasını yargıya intikal ettirmiştik. Müracaatımız üzerine yargı kararını verdi. Kesinleşen bir hüküm vardı. Aradan yıllar geçtiği halde niye bu
dosyayı tekrar
gündeme getirip de olayları çarpıtarak gündem oluşturmaya gayret ettiklerini ben de merak ettim. Bunları bilerek ve isteyerek kasıtlı olarak uzun bir müddet devam ettirdiler. Kendilerine yakın gazetelerde bunu başlık ettirmeye, köşe yazarlarına yazdırmaya, televizyonlarda yorumlatmaya gayret ettiler, internet sitelerinden çarpıtılmış eksik bilgileri vermeye devam ettiler. Olayın arkasından yargı dosyayı yeniden ele aldı.
Başsavcılık 3 savcıyı görevlendirdi. O arkadaşlarımızı yeniden gündeme aldılar.
Karar verilmiş bir dosya üzerinde, bana göre hukuki olmayan bir şekilde, bir daha çalışarak tek tek incelediler ve dediler ki, 'Bu söylenenlerin hepsi yalan, hepsi
iftira, aslı yok'. İdari yargı tarafı da vardı, o da kesinleşti. 'Belediyede yapılan işlemlerde herhangi bir suç, kusur yok, yargı kararını vermiştir ve bir daha dosya açılmaz ' deyip, kapattılar. Üstelik bunlar
Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurumsal yapı itibariyle yargıyı
baskı altına alma çabalarıyla birlikte oldu. Kayseri'ye 19 milletvekiliyle gelmeler, duruşmalara gitmeler, savcıları ziyaret etmeler, buna benzer baskılar.'
Buna rağmen bağımsız yargının verdiği kararların, 'takkeyi düşürüp, kelin görünmesini sağladığını' belirten Özhaseki, 'Kendilerine dürüst imajı yapmaya çalışanların bir kere daha gerçek suratları ortaya çıktı, müfterilerin çirkin yüzü bir kere daha ortaya çıktı. Şimdi sıra bizde' dedi.
Kılıçdaroğlu ve
CHP milletvekillerine 6'şar, CHP ve
Sözcü Gazetesi'ne birer tazminat
davası açtığını belirten Özhaseki, davalardan birinin daha önce Kılıçdaroğlu aleyhine sonuçlandığını bildirdi.
Kılıçdaroğlu'nun, Kayseri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen 2 davada daha tazminat ödemeye mahkum edildiğini vurgulayan Özhaseki, şöyle konuştu:
'Açtığım 14
tazminat davasının 3'ü sonuçlandı.
Yargı, bu davaların ilkinde 15 bin lira, ikincisinde 25 bin lira, üçüncüsünde de 12 bin lira olmak üzere toplam 52 bin lira tazminata hükmetti. Faiziyle, dava vekalet ücretiyle bu 70 bin lira tutuyor. Bu paraları tahsil edeceğim. Altını çizerek söylüyorum, bu mesele para meselesi değil. Bu mesele aslında bir namus mücadelesi, namus ve haysiyet meselesi, bir onur mücadelesi. Şimdi önlerinde bir seçenek var. Çıkacaklar Kayseri
halkından, şahsımdan,
mesai arkadaşlarımdan özür dileyecekler, iftira ettiklerini, yalan söylediklerini kabul edecekler.
Yoksa sonuna kadar hukuk mücadelemi devam ettireceğim. Bu tazminat davalarında hak ettiğim paraları kuruşuna kadar alacağım. 14 davadan 3'ü bu. Her fırsatta yalancı olduklarını, müfteri olduklarını her yerde anlatmaya devam edeceğim. Aldığım bu paraları şahsıma kullanmayacağım. Kayseri halkı ile birlikte gerek
sucuk partilerinde gerekse başka türlü sosyal içerikli yardımlarda kullanmaya devam edeceğim. Madem ki şahsıma, belediyemize, Kayseri'ye bunca iftira ettiler, yalan söylediler, ismimizin ve şehrimizin ismini 1 sene boyunca karaladılar, bunun cezasını çekecekler. Bu parayı verecekler, ben almayacağım, Kayseri alacak.'
İftira ve yalana dayalı
siyaset anlayışının bir çok namuslu insanı, başarılı iş adamını siyaset dışına ittiğini vurgulayan Özhaseki, 'Bu tür hareketlere bakanlar, 'Aman siyasete girmeyeyim, bu çirkin bir iş, kirli bir iş, üstüme pislik bulaşır. Aman bundan uzak durayım' gibi bir gayretle siyasete girmiyor ve siyasetten kaçıyor. Benim yaptığım, biraz da o insanlar için bir erdem mücadelesi. Allah'a hamdolsun, bunu kazandım' diye konuştu.
Kazandığı tazminatlardan ilki olan 15 bin lirayı Kılıçdaroğlu'nun yatırdığını ve icra dairesinde beklediğini ifade eden Özhaseki, 'İki davada kazandığımız 37 bin lira da vekalet,
harç, pul, faizle 45-50 bin lirayı bulur. Onu da yatıracaklar. Ödeme emri göndereceğiz, olmazsa haciz götüreceğiz. Çıkıp da derlerse ki, 'kusura bakmayın, aldatıldık, bize bir dosya geldi, biz de üzerine balıklama atladık', veya 'iftira ettik, yalan söyledik, hakkınızı
helal edin', bütün davaları geri çekerim. Mesele para davası değil, kesinlikle bir onur mücadelesi, namus ve haysiyet meselesi. Bunu sonuna kadar devam ettireceğim' dedi.