KCK davasında yine tahliye çıkmadı

Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen KCK'ya ilişkin görülen davada, 104 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.

KCK davasında yine tahliye çıkmadı

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki 104'ü tutuklu, 152 sanığın yargılandığı davanın 40. duruşmasına 64 tutuklu sanık katıldı. Duruşmada tutuklu sanıklardan eski İnsan Hakları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erbey ile ilgili iddianamedeki delillerin okunmasına devam edildi. Mahkeme başkanı Menderes Yılmaz, Erbey'in e-mail dökümlerinin ayrıntılarını okudu. Yılmaz, deliller klasöründe, Erbey'in Avrupa'ya iltica etmiş terör örgütü üyesi oldukları değerlendirilen Mustafa Gündoğdu, Ferdi Kaya, Naile Aras, İlhan Aydın ve Hacı Hacıoğlu arasındaki yazışmaların bulunduğunu belirterek, ''İddianamede, Erbey'in Avrupa'da terör örgütü adına Avrupa'da siyasi faaliyetlerde bulunan kişilere destek verme ve söz konusu ülkelerde mülteci olarak kabul edilmelerini sağlamak için gerekli belgeleri sağladığı, bu yolla para kazandığı değerlendirilmektedir'' dedi. İddialara ilişkin söz alan sanık Erbey, Kürtçe konuşmaya başlayınca, Mahkeme Başkanı Yılmaz'ın talimatıyla mikrofonu kapatıldı. Bunun üzerine sanık avukatlarından Feride Laçın, müvekkilinin konuşmasının Türkçe tercümesini yaparak, söz konusu yazışmalarda Erbey'in İHD temsilcisi olarak gelen mailer aracılığıyla insanlara yardımcı olduğunu öne sürdü. Mahkeme başkanı Menderes Yılmaz, daha sonra Belçika'ya sığınan Ferdi Kara'nın, sanık Muharrem Erbey'e gönderdiği e-maili okudu. Başkan Yılmaz, Kara'nın, gönderdiği mailde, sanık Erbey'e Türk Silahlı Kuvvetler'de subayken firar ettiğini belirterek, şunları yazdığını kaydetti: ''Kulp'ta muvazzaf subay olarak görev yaptım. Bende Çorum'da yaşamış bir Kürdüm. Kulp'ta yaşanan bazı olaylarla yüzleştim. Daha sonra Aydın'ın Didim ilçesine atandım. Benim evimde arama yapıldı. Çok sayıda silah mühimmat ve doküman bulundu. Bu klasik bir komploydu. Ben de firar ederek buraya geldim. 4 yıldır burada bürokratik işlemlerim devam ediyor. Belçika, Türkiye'den bir avukattan mühürlü beyan getirmemi istiyor. Bunun için size mail attım. Sahte olsa mühür olabilirse, uydurma bir mühür olabilirse okunmayacak şekilde olursa ikna edebiliriz.'' Söz konusu mail nedeniyle söz alan Erbey, Kürtçe konuşmayı sürdürünce, mikrofonu yeniden kapatıldı. Sanık avukatı Laçin, müvekkiline gönderilen maillere verilen cevapların da okunmasını isteyerek, ''Müvekkilim gelen maile verdiği cevapta, maili gönderen kişinin dengesiz olduğunu belirterek, 'avukatın arasın' demiş. Evinde cephane ve askeri mühimmat, silah bulunmuş üç kağıtçı biridir. Biz bu maillere yazılan cevapların da okunmasını talep ediyoruz''dedi. Mahkeme Başkanı Yılmaz, daha sonra gizli tanık ''Mercek''in, sanık Erbey hakkındaki ifadesini okudu. Gizli tanığın, sanık Erbey'in Türkiye'de yargılanan bazı şahısların davalarını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyarak, oradan elde edilen paranın bir kısmını örgüte aktardığını ileri sürdüğünü ifade eden Başkan Yılmaz, ''Gizli tanık Mercek, beyanında; 'Erbey, örgütün taban kitlesini heyecanlandırmak için yerel, ulusal ve örgüt güdümlü çalışan medya kuruluşlarına katılarak, asker ve polis üzerinde baskı oluşturur. Cezaevinden aldığı bilgilerle ilgili kuryelik yapar' demiştir'' dedi. Sanık avukatı Laçin, gizli tanığın ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını, delil olarak değerlendirilmemesi gerektiğini savundu. Mahkeme Başkanı Yılmaz, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. -İstenen cezalar- Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 7578 sayfalık iddianamede, bağımsız milletvekili seçilen Selma Irmak ve Kemal Aktaş ile Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından milletvekilliği düşürülen Hatip Dicle'nin de aralarında bulunduğu 104'ü tutuklu 152 sanık hakkında ''Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma'', ''Terör örgütü üyesi ve yöneticisi olma'' ve ''Terör örgütüne yardım ve yataklık etme'' suçlarından 15 yıl ile ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezaları isteniyor. Hakkında yakalama kararı olan terör örgütü PKK'nın sözde Avrupa sorumlusu Sabri Ok'un ilk şüpheli olarak yer aldığı iddianamede, kapatılan Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) 28 yöneticisi ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in de aralarında bulunduğu 12 belediye başkanı, iki il genel meclisi başkanı ile iki belediye meclisi üyesi de zanlılar arasında yer alıyor. AA
<< Önceki Haber KCK davasında yine tahliye çıkmadı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER