'Özel yetkili' kalkacak mı?
Hükümet Üçüncü
Yargı Paketi'ni 1 Temmuz'dan önce yasalaştırmaya karar verdi; çok güzel...
Özel yetkili mahkemeler konusunu hükümetin alelacele bu pakete sokuşturmak istemesini ise çok yanlış buluyorum. Hükümet bir uçtan öbür uca savrulmak üzeredir.
Üçüncü Yargı Paketi'ni
Adalet Bakanlığı hazırladı,
ocak ayından itibaren
Meclis'te
komisyon ve alt komisyonda görüşüldü. İktidar ve muhalefet tartıştı. Geçtiğimiz
pazartesi CHP grup başkanvekilleri bu tasarının Meclis tatilinden önce çıkarılmasını istediler. Uzlaşma oldu.
Bir demokraside kanunlar böyle olgunlaşır. Fakat
Özel Yetkili Mahkemeler (ÖYM) konusu öyle aceleye getiriliyor ki, son bir haftada
Başbakan Yardımcıları bile çelişkili açıklamalarda bulundular!
Halkın seçtiği milletvekillerini
tahliye etmeyerek yasama görevi yapmalarını engellediler. Ölçüsüz tutuklamalarda son örnek, kendi isteğiyle gelip teslim olan Kemal Gürüz'ün tutuklanmasıdır. YÖK başkanlığı sırasında kendisini şiddetle eleştirdiğim için Gürüz beni mahkemeye vermişti! O başka bir konudur. Gürüz kaçacak mıydı, yoksa savcılıkta ve YÖK arşivinde bulunan delilleri mi karartacaktı?!
ÖYM'lerin terörle, darbe girişimleriyle ve örgütlü suçlarla mücadeledeki takdire şayan rolü, sırf kusurlarına bakarak gözden kaçmamalıdır.
Kapkaççılık şebekelerinin eylemlerini örgütlü suç sayan ÖYM'ler, İstanbul'daki
kapkaç olaylarını günde 9'dan günde 1'e indirdiler. Soruşturma usullerinin etkinliği sayesinde bir yılda açığa çıkarılan uyuşturucu miktarı, Avrupa'dakinin iki katıdır! İstanbul'da 78 mafyöz şebekeye
soruşturma açtılar...
ÖYM'leri kaldırmak, iller arası örgütlü suçlarda ciddi zafiyetler yaratacaktır. Görülmekte olan davalarda yetki kargaşası ve uzun süreli gecikmelere yol açacaktır. ‘İhtisas'ı ortadan kaldıracaktır...
Üçüncü Yargı Paketi cumartesi günü Meclis'te kabul edilmelidir. Bu ÖYM davalarındaki sorunların bazılarını çözecektir zaten.
ÖYM'lerin kaldırılması veya yeniden düzenlenmesi ise üzerinde çok çalışılması gereken bir konudur, asla aceleye getirilmemelidir. Benim tercihim, ÖYM'lerin devam etmesi, tatbikatta "ölçüsüz" uygulamalara, özellikle aşırı tutuklamalara yol açan yetkilerinin daraltılmasıdır. Bu sayın hâkim ve savcılar da artık görmelidir, yol açtıkları toplumsal tepki yürütme ve yasama erklerine kadar ulaşmıştır artık!