Rapordan:
- ''
Hrant Dink'e yönelik bir tehlikenin varlığının
emniyet ve
jandarma personelince öğrenilmiş olduğu, Hrant Dink'in korunmasına yönelik istihbarat birimlerinin gerekli çalışmaları yapmadığı ve işbirliğine gitmediği, idari makamların Hrant Dink'e yönelik oluşan riskleri bilebilecek durumda olmalarına rağmen, her kademedeki sorumluların zincirleme eylemleri sonucunda tehlikeyi önlemek için gereken tedbirlerin alınmadığı kanaatine ulaşılmıştır''
- ''İdare organlarınca sürdürülen soruşturmalarda yasal olarak öngörülen süreçlere uyulmakla birlikte, gerek kamu görevlilerinin yargılanmasına ilişkin mevzuat düzenlemelerinin niteliğinden gerekse kamu görevlilerinin soruşturulması hususunda izlenen yöntemlerdeki hatalar/yanlışlıklar ve diğer eksiklikler sebebiyle yürütülen soruşturmalardan etkin bir sonuç alınamadığı kanaatine ulaşılmıştır''
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün talimatı üzerine
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i
hedef alan suikastı inceleyen
Devlet Denetleme Kurulu (DDK), raporunu tamamlayarak kamuoyuna açıkladı.
Devlet Denetleme Kurulunun (DDK), Hrant Dink suikastine ilişkin raporunda, ''Hrant Dink'e yönelik bir tehlikenin varlığının emniyet ve jandarma personelince öğrenilmiş olduğu, Hrant Dink'in korunmasına yönelik istihbarat birimlerinin gerekli çalışmaları yapmadığı ve işbirliğine gitmediği, idari makamların Hrant Dink'e yönelik oluşan riskleri bilebilecek durumda olmalarına rağmen, her kademedeki sorumluların zincirleme eylemleri sonucunda tehlikeyi önlemek için gereken tedbirlerin alınmadığı''na işaret edildi.
DDK, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün talimatıyla başlattığı Hrant Dink suikastine ilişkin araştırma ve inceleme raporunu tamamladı. Gizli ibareli raporun sonuç kısmı,
Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde yayımlandı. Sonuç bölümündeki bazı maddeler,
siyah bantla kapatıldı.
Aynı konuyla ilgili savcılıkça yürütülen
hazırlık soruşturmasının gizliliği ve diğer hususlar nedeniyle internet sayfasında rapora sınırlı olarak yer verildiği belirtildi.
Raporda, ''Hrant Dink'e yönelik bir tehlikenin varlığının emniyet ve jandarma personelince öğrenilmiş olduğu, Hrant Dink'in korunmasına yönelik istihbarat birimlerinin gerekli çalışmaları yapmadığı ve işbirliğine gitmediği, idari makamların Hrant Dink'e yönelik oluşan riskleri bilebilecek durumda olmalarına rağmen, her kademedeki sorumluların zincirleme eylemleri sonucunda tehlikeyi önlemek için gereken tedbirlerin alınmadığı'' vurgulandı.
Gerek Anayasanın 17. maddesinde gerekse iç hukukun bir parçası durumunda olan
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 2. maddesinde ifadesini bulan
yaşam hakkının korunması hususundaki pozitif yükümlülüğün yerine getirilmediği ve böylece ağır bir kamu
hizmet kusurunun oluşumuna sebebiyet verildiği belirtilen raporda, Dink'in ölümünün ardından devlet yetkililerinin veya organlarının sorumluluklarını ortaya koymak açısından gereken soruşturmaların derhal başlatıldığı ifade edildi.
Raporda, şunlar kaydedildi:
''İdare organlarınca sürdürülen soruşturmalarda yasal olarak öngörülen süreçlere uyulmakla birlikte, gerek kamu görevlilerinin yargılanmasına ilişkin mevzuat düzenlemelerinin niteliğinden gerekse kamu görevlilerinin soruşturulması hususunda izlenen yöntemlerdeki hatalar/yanlışlıklar ve diğer eksiklikler sebebiyle yürütülen soruşturmalardan etkin bir sonuç alınamadığı kanaatine ulaşılmıştır.''