İşte Avcı'nın bugünkü köşe yazısının ilgili bölümü...
...En tuhaf saplantı ve propagandalardan birisi,
CMK 250'yi
Gülen hareketinin hayat kaynağı gibi takdim etmektir.
Gülen hareketini 80'lerden bu yana gözleyenlerden birisiyim.
Manipülatörlerin unuttukları, bu global camianın AK Parti'den evvel var olduğu gibi,
kıyamet kopmazsa AK Parti'den sonra da var olacağı gerçeğidir.
Tıpkı
merhum Özal'dan evvel var olup, ondan sonra da varlıklarını devam ettirdikleri gibi.
Sevmemek ayrı, hakkı teslim etmemek apayrıdır.
Bu camiaya bir kere de akıl gözüyle bakmak gerekmez mi?
Gülen hareketi siyasete bel bağlasaydı, ne bir dünya hareketi olabilirdi ne de Türkiye sınırlarını aşabilirdi.
Siyasetle var olan, o siyasetin gözden düşmesiyle sahneden çekilir.
CMK 250, 2005'te çıktı.
O tarihte Gülen hareketi zaten bir dünya hareketi kimliğine bürünmüştü.
Onlar daha 2003 yılında 17
yabancı iklimin çocuklarını getirdiler size.
CMK 250'yle ırak iklimlerde gönüller fethedilmez efendiler!
İthamda bulunurken azıcık ciddiyet gerekir.
CMK 250 dalının üstünde oturanlar, hükümet,
demokrasi, hukuk devleti, yorgun millet ve basireti bağlanmış bir kısım liberallerdir.
Gülen hareketi de bu yorgun milletin tabii bir parçasıdır hepsi bu.
GÜLTEKİN AVCI - BUGÜN