İlk olarak sabah saatlerinde Haseki Eğitim ve
Araştırma Hastanesi ve
İstanbul Üniversitesi
Kardiyoloji Enstitüsü çalışanı yaklaşık 40 kişi
hastane bahçesinde
eylem yaptı. Sloganlar atarak
Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne giren
sağlık çalışanları poliklinik binasına gelerek burada
basın açıklaması yaptı.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri (SES)’e bağlı çalışanlar,
Gaziantep'te bıçaklanarak öldürülen Dr. Ersin
Arslan için bir dakika saygı duruşunda bulundu.
KALBİNDEN BIÇAKLANAN DOKTOR ASLINDA NELER YAPMIŞ?
Dr.
Ersin Arslan’ın öldürüldüğü sırada yanında olan Göğüs Cerrahi Servisi hemşiresi Sevtap Göğebakan ise, söz konusu hasta olan Abdullah G.’nin akciğer kanseri olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Bu hasta bizde 1.5 ay yattı. 85 yaşında ve akciğerleri bize geldiğinde bitmişti. Biz doktor beye, ’Doktor bey siz bu hastaya ne yapabilirsiniz, bu tür hastalar sıkıntı olur’ dedik. Ama, doktor bey, ’Evde hırpalanıyorlar, hastaya bakmıyorlar yatıralım hemşire hanım’ dedi. Biz de yatırdık. Doktor
beyin merhametinden dolayı evde kalması gereken bir hastayı servise yatırdık. Doktor bey yakınlarına hastayı
ameliyat edebileceğini ancak ameliyatın çok riskli olduğunu anlattı. Yakınları da, ’Doktor bey önce Allah’a sonra size güveniyoruz’ dediler."
ÖZEL ODA AYARLAYIP YATIRDIK
Abdullah G.’nin ameliyattan sonra 15 gün serviste kaldığını belirten hemşire Sevtap Göğebakan, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Hatta biz o amca rahat etsin diye iki kişilik odayı boşalttık ve ona ayarladık. Doktor bey de sabırlı bir şekilde tedavisiyle ilgilendi. Durumu düzelince evine gönderdik. 3 gün sonra yakınları sürünür şekilde ’Bakamadık’ deyip hastayı tekrar getirdiler. Tekrar yatırdık. 2 gün sonra durumu ağırlaşınca yoğun bakıma indirdik ve orada ölmüş. Cinayet sırasında da doktor bey ameliyattan çıkmıştı. O hasta yakını muayene olacağını söyledi. Doktor bey lavabodan çıkınca yanına gidip bıçaklamış. Biranda doktor beyi yerde görünce tansiyonunun düştüğünü falan sanıp koştum. O sırada çocuk da lavabodan çıkıp elindeki bıçağı doktor beyin yanına atınca vurduğunu anladım. Sedye ile yolu kapatıp çocuğun kaçışının engellenmesini söyledim. Sonra da polis gelip almış zaten. O kadar can kurtaran doktorumuzu biz kurtaramadık. Ona sahip çıkamadık."
6 ÇOCUKLU AİLENİN OKUYAN TEK ÇOCUĞU
Dün Gaziantep'te binlerce kişi tarafından toprağa verilen, görev şehidi Dr. Ersin Arslan'ın cenazesi sırasında Arslan'ın yakınları ve eşi Türk bayrağına sarılı tabuta sarılarak /_np/5917/16395917.jpggözyaşı döktü. Ayakta durmakta güçlük çektiği görülen
baba Ramazan ve anne Hatice Arslan'ı, yakınları teselli etmeye çalıştı.
AİLENİN GURUR KAYNAĞI
Babasının marangozluk yaptığı öğrenilen Arslan'ın, 5 kardeşinin bulunduğu ve ailesinin üniversite okuyan tek çocuğu olduğu ifade edildi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi
Tıp Fakültesi'nden 2006 yılında
mezun olduktan sonra,
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Şahinbey Araştırma Hastanesi'nde ihtisas eğitimine başlayan Dr. Arslan'ın, bu eğitimi sırasında meslektaşı da olan eşi Sibel'le tanışıp, 2009 yılının dünya evine girdiği ve 3 ay sonra baba olmayı beklediği öğrenildi.
BEYAZIT'A YÜRÜYÜŞ
İ.Ü
İstanbul Tıp Fakültesi hastanesi bahçesinde toplanan yüzlerce sağlık çalışanı saat 11.30'da
Beyazıt Meydanı'na yürüyüşe geçti. Sağlık çalışanları tepkilerini
pankart ve sloganlarla dile getiriyor.
"CAN GÜVENLİĞİ OLMAYAN CAN KURTARAMAZ"
Türk Tabipler Birliği Eski Genel Sekreteri Dr. Ali Çerkezoğlu da yürüyüş esnasında görüşlerini şöyle dile getirdi; "Uzun süredir uygulanan bir program var. Bu program hekimi hastalar karşısında tek
hedef haline getirdi. SABİM ile sürekli doktorlar şikayete uğradı, hekimlik değersizleştirildi. Sıkıntı yaşayan her hasta hekime saldırır oldu. Özelde, kamuda bugün hekimler işi bıraktı çünkü can güvenliği yok. Can güvenliği olmayan başkasının canını kurtaramaz.
Önerimiz çok net, TTB Başkanı bugün
Sağlık Bakanı ile görüşecek. Sürekli hekimlerin şikayete uğradıkları SABİM'in (
Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi) kaldıırlmasını, hekimlere yönelik dilin değiştirilmesini istiyoruz."
GAZİANTEP’TE 7 BİN SAĞLIK ÇALIŞANI YÜRÜDÜ
Olayın gerçekleştirildiği Gaziantep'te de sağlık çalışanları
iş bırakma eylemine gitti. Yaklaşık 7 bin sağlık çalışanı önce şiddet kurbanı doktorun görev yaptığı hastane önünde Sağlık Bakanı Recep
Akdağ ve sağlıkta dönüşüm çalışmalarını eleştiren sloganlar atıp, bu doğrultuda konuşmalar yaptı. Protestocular daha sonra kortej halinde yaklaşık 1 kilometre yürüyerek Demokrasi Meydanı’na geçti.
Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı
protesto eyleminde görevi başında öldürülen Dr. Ersin Arslan ile patoloji uzmanı, 4 aylık hamile eşi Sibel Arslan’ın birlikte çekilmiş fotoğraflarını taşıdı. Grup, Demokrasi Meydanı’nda da protesto konuşmaları yapıp, sloganlar atarak dağıldı.
MAAŞ İDDİASI DOĞRU DEĞİL
Cinayet şüphelisi Murat G. tutuklanırken,
cinayeti dedesinin 3 aylık 1500 TL
maaşı kesileceği için işlediğiyle ilgili iddialar da yalanlandı. Emniyet yetkilileri, Murat G.’nin anne ve babasının ayrı yaşadığını, kendisinin de üvey annesinin üzerine nüfusa kayıtlı olup, dedesi Abdullah G. ile yaşamını sürdürdüğünü bu yüzden dedesine çok bağlı olduğunu ifade ettiğini kaydederek, şöyle dedi:
"Zanlı ile gece boyu
mülakat yapıldı. Mülakat sırasında tırnaklarını yiyip, ’Doktor beni dedem daha yaşayacak diye kandırdı’ şeklinde sayıkladı. İfadesinde de doktorun kendisine dedesinin yaşayacağını söyledikten birkaç saat sonra ölmesi nedeniyle kızgın olduğunu, o yüzden öldürdüğünü ifade etti. Ancak, dedenin maaş konusuyla ilgili herhangi bir belirleme ve ifade söz konusu değil."