CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin 17. Olağanüstü
Kurultayı'nda yaklaşık 10 dakikalık konuşmasının ardından olağanüstü kurultay çağrısı yapan delegeler adına CHP
Mersin Milletvekili İsa Gök, kürsüye çıktı.
Bu fotoğraf kurultaya damgasını vurdu
Salonda bulunanların ''yuh'' çekmesi üzerine Divan Başkanı
Adnan Keskin, partilileri, ''O arkadaşımız da CHP'lidir. Onun da hak ve özgürlüklerine sahip çıkmak her CHP'nin görevidir'' diyerek uyardı.
Daha sonra kürsüye çıkan Gök,
Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türkiye'nin devrimcisi, CHP'nin, Cumhuriyetin kurucusu olduğunu, ona saygıda en ufak bir kusuru dahil kabul edemeyeceğini söyledi.
Mustafa Kemal Atatürk'ten konuşmalarda sürekli, sadece ilk adıyla ''Mustafa Kemal'' diye bahsedildiğini ifade eden Gök, ''Ben Sayın Genel Başkanıma Kemal, eski genel başkanlara Altan, Deniz dersem saygısızlık olur.
Genel Başkanımızdan ricam Mustafa Kemal Atatürk denilmesi'' dedi.
Gök, 362 delegenin, demokratik tüzüğe kavuşmak için tüzük kurultayı
imzası verdiğini anımsatarak, ''Bu imzalar verilince ilanlar başladı, şu salon, bu salonda, şu gündemde dört beş ayrı ilan... Parti tarihimizde bir kurultay ilanını becerememe ilk kez yaşandı. Sonuçta başarılı oldu,
şükür'' diye konuştu.
Çifte kurultayın şık olmadığını ifade eden Gök, kurultaylarda davul zurna çalınabileceğini ancak teorinin, ideolojinin paylaşıldığı,
ülke sorunlarının tartışıldığı fikir fırtınası olması gerektiğini belirtti.
İsa Gök, dünyadaki tüm sol partilerinde böyle olduğunu dile getirerek ancak ideolojik tartışmalara, sorunların tespitine giremediklerini, Meclisi eleştirdiklerini, buna karşın farklı bir şey getiremediklerini, bunları aşmaları gerektiğini savundu.
-''Kimse, huzuru bozmaya gitmedi''-
Gök, dünkü kurultaya hiç kimsenin, huzuru bozmaya gitmediğini dile getirerek, Siyasi Partiler Kanunu, Medeni Kanun'u, tüzüğü hatırlattığını söyledi. CHP'nin hukuki hata yaşamaması için uyarı önergesi verdiğini dile getiren Gök, kanuna göre tüzük kurultayı ve fesih kararının, delegelerin üçte ikisinin hazirunda imzasıyla olduğunu, tüzüğün değişecek her maddesinde, delege sayısının üçte ikisinin kabul oyu gerektiğini belirtti. Gök, tüzüğün yarıdan bir fazla oyla değiştirilemeyeceğini, bu sayının 840 olması gerektiğini savundu.
İsa Gök, aksi halde 626'yı bulan herkesin tüzük değiştirebileceğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ben partinin neferiyim, hastaneye düşme pahasına verilen her görevi yaptım.
Tüzük değişikliği önemliyken bunu kavgaya, gürültüye getirmemek, kanunları sağlamak zorunluğu vardır. Aksi halde partiyi hukuk karmaşasına itersiniz. Talebim hukuku dolanmayalım, 'ben yaptım oldu' demeyelim. Önergemi dakikalarca vermeyi başaramadım, saldırı başladı, ben asla Sayın Genel Başkanımız konuşma yaparken konuşmasını kesmek üzere bir şey demedim. Yapılan saldırıyı göstermeye çalıştım, ceketim yırtılıyor, dosyam, evraklar parçalanıyor. Ben 'saldırıya bakın' diyorum ama bakılmadı. Arkadaşlarımdan
destek de göremedim,
linç girişimi var.''
Gök'ün bu sözleri, ''Halkın umudu Kılıçdaroğlu'' sloganlarıyla kesildi. Divan Başkanı Adnan Keskin de ''Konuşsun. Gök'ün söylediği tanrı buyruğu değil. Bizim de içimizde hukukçular var, cevabını verir'' diyerek salondakileri uyardı.
-''Sağa kaydı''-
Olağanüstü kurultay toplanması için imza veren 362 delegeyi, kurultayın toplanmasını sağladıkları için
tebrik eden Gök, dün tüzükte yapılan değişikliklerde de onların girişimlerinin etkili olduğunu söyledi.
CHP'yi ''sağa kaydığı'' gerekçesiyle eleştiren Gök, ''Bizim tabanımız soldur, devrimcidir. CHP, geçmişin hatırlamak zorundadır. Kuvayımilliyeyi, Halk Fırkası'nı hatırlamak zorundadır. Yeni bir yol çizilmesinden bahsediliyor. Bu yol mutlaka CHP'nin DNA'sına uygun olmalıdır. Bunun aksi CHP'yi sağcılaştırır. Sağın alternatifi sağ olamaz'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, salondan ayrılmayarak konuşmasını sonuna kadar dinlediği İsa Gök'ü alkışladı.