Dokunan yanıyor mu?
Meslektaşımız
Ergun Babahan'ın başına bir talihsizlik geldi.
Fenerbahçe'nin yenilgisi üzerine kaleminden nezaketsiz bir cümle kaçtı: "Bu
kupa Amerika'ya girsin." Sonra düzeltti: "Bu kupa Amerika'ya gitsin demek istemiştim."
Meselenin nezaketsizliği üzerinde durmuyorum. Ama bir
futbol maçına da,
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin karıştırılmasını doğrusu yadırgıyorum. Zaten Aziz
Yıldırım, kendini aklamak için, şikeden yargılanmasını Gülen'in tertibi gibi gösteriyor. Sözde, Yıldırım gidecek, yerine bir Fethullahçı gelecekmiş! Bilinçli insanlardan oluşan koskoca Fenerbahçe Kongresi, Gülen'in işaret ettiğini mi
Aziz Yıldırım'ın yerine seçecek?
CNN Türk'te,
Medya Mahallesi'nde Ayşenur
Arslan da,
Ergun Babahan'ın Cemaate ait Today's Zaman'dan uzaklaştırıldığını hatırlatarak, "Ahmet Şık'ın söylediği gibi, dokunan yanıyor" dedi. Biraz empati
Ayşenur Arslan! Meselâ televizyonda,
derbi maçını yorumlarken, "Bu kupa da Aydın Doğan'a girsin" deseydin başına bir şey gelmez miydi?
Türkiye'de,
psikolojik harekâtın, kara propagandayla yürüdüğüne dair çok sayıda
delil,
Ergenekon davası sayesinde ortaya çıktı. Bu maksatla
Genelkurmay bünyesinde siteler kurulmuş,
eylem planları hazırlanmış. Ama bir kesim hâlâ uyanmadı. Her söylenene inanıyor. İnanmak bir yana, can-ı gönülden savunuyor.
Adam, önde gidenin ensesine tokat vurması için birine para vermiş. O da yapıştırmış tokadı. Ensesine vurulan, tokat atandan
hesap sormuş. Diğeri özür dilemiş. Biraz sonra, gene parayı alıp, öndekinin ensesine bir tokat daha vurmuş. Bu böylece devam etmiş.
Tokat yiyen "Yetti artık" deyince, adam patlamış: "Ne yapayım kardeşim. Sende bu ense, şu herifte de bu para olduktan sonra daha çok tokat yersin."
Kıssadan hisse: Sizde bu kafa, psikolojik harekâtçılarda da bu kur
nazlık olduktan sonra, "dokunan yanıyor" masalına daha çok inanırsınız.
NAZLI ILICAK - SABAH