Adana'nın Kozan ilçesindeki
Gökdere Köprü Barajı Derivasyon Tüneli'nin kapağının patlaması sonucu meydana gelen olayda hayatını kaybeden ve evlilik hazırlığı yaptığı öğrenilen
Eyüp Altuntaş'ın evinde yas var.
Arama
kurtarma ekiplerince sabah saatlerinde cesedi bulunan Eyüp Altuntaş'ın (28), Kozan ilçesi Varsaklar Mahallesi Sarıçay Sokak'taki evine olayı duyarak gelen yakınları ve komşuları, aileye
başsağlığı ziyaretinde bulunuyor.
Eyüp Altuntaş'ın amcası Hasan Altuntaş (63), AA muhabirine yaptığı açıklamada, olayı yeğeninin arkadaşlarının mahalledeki yakınlarını
araması sonucu öğrendiklerini söyledi.
Bekar olan Eyüp Altuntaş'ın 1989 yılında babasını kaybettiğini dile getiren Hasan Altuntaş, yeğeninin 1,5 yıl önce girdiği
baraj inşaatında
iş makinesi operatörü çalışarak ailesinin geçimini sağladığını ve evlilik hazırlıkları yaptığını ifade etti.
Eyüp Altuntaş'ın oğlundan farkı olmadığını vurgulayan Hasan Altuntaş, ''İşten geldiği zaman boş vakitlerde sohbet ederdik. Bir sohbetimiz anında 'Ben hep iş makinesiyle tünelin ağzında çalışıyorum. Baraj su tutmaya başladığından bu yana
kapaktan su kaçırıyor. Bu kapakta bir anormallik var gibi. Biz oranın elemanıyız, bir hata var, kusur var diye mühendislere söyleyemiyoruz. Ama kapak aşırı derecede su kaçırıyor. İş makinesiyle suyun
altında çalışmakta zorlanıyorum' demişti. Bunu da bir hafta, 10 gün önce söyledi. Ondan sonra bu olay oldu.''
Eşinin dayısının oğlunun da kayıplar arasında bulunduğunu belirten Hasan Altuntaş, olayla ilgili
ihmal olduğunu iddia etti.
Eyüp Altuntaş'ın kardeşi
Yüksel Altuntaş ise olayı cuma namazından geldikten sonra kendisine gelen bir telefonla öğrendiğini, ağabeyini aradığını, ancak ulaşamayınca baraj inşaatına gittiğini bildirdi.
Yüksel Altuntaş, can kaybına neden olan olayın tüm yönleriyle soruşturularak, sorumlularının ortaya çıkarılmasını istediklerini belirtti.
Altuntaş ailesinin komşusu
kuyumcu Muhammet Çamur ise Eyüp Altuntaş'ın, kısa süre önce kardeşiyle iş yerine gelerek bir miktar altın aldığını, evlilik hazırlığı için alınan altınların kendisinde emanet olarak durduğunu söyledi.
-Şirket açıklaması-
Baraj inşaatını gerçekleştiren şirketlerden Özaltın İnşaat'in genel müdür yardımcısı Mehmet Öner,
şantiye alanında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, söz konusu baraj inşaatı gibi yeni yapılarda ilk zamanlarda sızıntı meydana gelebildiğini belirtti.
Bunu azaltmak için çeşitli tedbirler alındığını dile getiren Öner, ''Kum torbasıyla kapatmak da bu tedbirlerden biridir. Kazanın sebebi bu saydığım etkenler olabilir, olmayabilir de. İncelemeden sonra ortaya çıkacaktır. Şu an
soruşturma devam ediyor. Burada yaşanan sorun,
teknik bir konudur. Bu olumsuzluğu ortaya çıkartacak olan bilirkişi heyetidir, mühendislerdir. Araştırmadan sonra, kusur varsa, bunlar da ortaya çıkar'' dedi.
-Arama kurtarma çalışmaları sürüyor-
Bu arada,
arama kurtarma çalışmalarının sürdüğü
bölgede, şantiye yakınında kurulan
kriz masası çevresinde bekleyen kayıp 8 kişinin aileleri ve yakınları için 3 adet sobalı çadır kuruldu.
Çadırlarda ailelerin ihtiyaçlarının giderileceği ve
Kızılay tarafından
kumanya dağıtılacağı öğrenildi.
Kozan Kaymakamı İzzettin Sevgili, çadırlarda incelemede bulundu ve kayıp
işçilerin aileleriyle görüştü.
Sevgili, arama kurtarma çalışmalarına katılmak üzere
Ankara,
Mersin,
Kahramanmaraş,
Afyon ve Gaziantep'ten sualtı arama kurtarma ekipleri çağırdıklarını belirterek, ekiplerin
nehir boyunca 24 saat esasına göre arama yapacaklarını belirtti.
-Adana'da
eylem-
Öte yandan, Adana'da
Türk-İş, DİSK,
KESK Adana Bölge, Adana Tabip Odası ve İnsan Hakları Derneği Adana şubelerinin aralarında bulunduğu
sendika ve
sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri,
İnönü Parkı'nda bir araya gelerek, açıklama yaptı.
Grup adına açıklama yapan
Güven Boğa, ölümün acımasız yüzünü Kozan'da gösterdiğini belirterek, şunları kaydetti:
''Vadilerimizin başına bir HES belası sardılar. Hatta bir değil, yüz değil, iki bin tane. Bir tarafta 'suyu yutmuyoruz' derken, diğer tarafta dereleri kaynağından denize kadar borulara hapsedip, vadileri kurutmaya çalışıyorlar...
Doğanın tahribatının yanı sıra, dün Gökdere Barajında yaşananlar da bu sürecin devamı olarak gerçekleşmiştir. 10 işçinin kaybolmasına neden olan bu durum yalnızca bazı teknik eksiklikler ve kullanılan malzemelerin kalitesizliğiyle açıklanamaz. İşçi sağlığı ve güvenliği alanında sürekli iyileştirmenin en temel uygulamalarından biri, etkin denetim
sistemidir. Ama bu çökmüş sistem içinde denetim mekanizması nerdeyse yok denecek düzeyde. Üstüne üstlük var olan bu yapıyı da ortadan kaldırmaya dönük çabaları kaygıyla izliyoruz. Sonuç ortadır. Kozan'da yaşananlar bize acı ve gözyaşını yeniden tattırdı.''
AA