HSYK Başkanvekili Kadir Özbek'in,
Erzincan Dosyası
İstanbul'a gönderilir gönderilmez söylediği sözlerle kurduğu
baskı sonuç verdi.
Erzincan
dosyasının tamamlanıp İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesi sonrası,
Erzurum Başsavcılığı üzerindeki baskı İstanbul Başsavcılığı'na yöneldi.
HSYK, çok önem verdiği
Ergenekon/Erzincan Dosyası için, Erzurum'da adeta kıyım yapmış ve savcıların tamamının özel yetkilerini alarak üstüne suç duyurusunda bulunmuştu.
HSYK'nın kararı tebliğ/tebellüğ sürecini “resmi” olarak geçmeden Erzurum'daki
Savcılar ellerindeki dosyayı bitirdiler ve delilleriyle beraber İstanbul'a Ergenekon davasının merkezine gönderdiler.
Hemen akabinde savcı Osman Şanal'a yönelik olarak “
militan” gibi ağır hakaretler kullanılmaya başlandı. HSYK'dan yapılan açıklamalarda ise adeta Erzurum Savcıları düşmanmış gibi tavır takınıldı.
HSYK'nın olayı bir
disiplin ve görev aşımı kapsamında görmediği belli oluyordu. HSYK bir cephe savaşına girdi. Ve dosyaların İstanbul'a gönderildiği ortaya çıkarçıkmaz HSYK Başkanvekili
Kadir Özbek jet hızıyla açıklama yaptı.
Başkanvekili dosyanın geri gönderilmesi için açıkça
mesaj verdi. Bunu CHP'liler izledi.
Genelkurmay Başkanlığı'nın iade için resmi müracaatta bulunacağı medyada geniş yer buldu.
Ve HSYK'nın İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı üzerine kurduğu abluka sonuç verdi. Dosya Ergenekon Kapsamında olması nedeniyle
İlhan Cihaner kısmı dahil
soruşturma aşamasında İstanbul'da bakılabilecekken HSYK'nın aşırı baskısı sonucu Erzurum özel yetkili savcılığın bakmasına karar verilerek yetkisizlik kararı verildi.
Bu HSYK'nın Şemdinli'den başlattığı yargıya en üst düzeyde müdahalelerin son halkası oldu.AKTİFHABER