HSYK 2'nci Dairesi'nce görevden alınan Bolu Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz, 17 Aralık soruşturması nedeniyle açığa alındığını belirterek, "Tarihimizin en büyük yolsuzluklarını barındıran soruşturmaları görmezden gelmediğim için bu haksız ve hukuksuz işlemlere ve linç kampanyalarına maruz kaldığımı biliyorum" dedi. Görevden alınan Bolu Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz bugün öğle saatlerinde Bolu Adliyesi'ne gelerek mesai arkadaşlarıyla vedalaştı. 

Hakim ve savcıları ziyaret eden Zekeriya Öz, meslektaşlarıyla bir süre sohbet etti. Veda ziyaretlerinin ardından adliyeden çıkan savcı Zekeriya Öz, hazırlamış olduğu yazılı basın açıklamasını gazetecilere dağıttı. Zekeriya Öz basın açıklamasını dağıtırken, "Size açıklama yapacağımı söylemiştim, bu yüzden yazılı açıklama hazırladım" dedi. Savcı Öz, gazetecilerin "Dünden bu yana değişen bir şey var mı?" sorusuna "Mutluyum" yanıtını verdi. Kararın kendisine ulaşıp ulaşmadığının sorulması üzerine Öz, "Bana konuyla ilgili herhangi bir bilgi gelmedi" diye yanıt verdi. Öz kendisini uğurlayan meslektaşlarıyla tokalaşarak aracına binip adliyeden ayrıldı.

Öz yazılı açıklamasında HSYK 2'nci Dairesi tarafından açığa alındığını belirterek, "Kararın alınır alınmaz henüz yazılıp tarafıma tebliğ edilmeden hemen basına verilmesini kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Açıklamayı hazırladığım ana kadar elime bu konuda bir karar ulaşmadığı için ne ile suçlandığımı tarafıma verilmesi için HSYK'ya yazılı olarak başvurmuş bulunmaktayım. Ancak, 17 Aralık 2013 tarihinde yapılan yolsuzluk operasyonlarından sonra benim ve soruşturmayı yürüten diğer meslektaşlarım hakkında başta yürütme organının çeşitli seviyelerinde bulunan siyasi kişiler tarafından başlatılan ve hukuken nesebi gayri sahih olan sürdürülen linç kampanyasından da anlaşılacağı üzere açığa alınmamın 17 Aralık 2013 tarihli yolsuzluk soruşturması olduğu malumudur" dedi.

"Maaşını milletin verdiği vergilerden aldığının ve Türk milleti adına yargı görevini yürüttüğünün idrakında olan bir cumhuriyet savcısı olarak karşılaştığım ve tarihimizin en büyük yolsuzluklarını barındıran soruşturmaları görmezden gelmediğim için bu haksız ve hukuksuz işlemlere ve linç kampanyalarına maruz kaldığımı biliyorum. Karşılaştığım ve görmezden gelmediğim yolsuzluklarla ilgili anayasamız ve kanunlarda yazılı kurallar çerçevesinde görevimi yaptığım için vicdanen rahat ve huzurluyum ve asla pişman değilim. Hakkımda algı operasyonları yürütenlerin aksine çocuklarımın, eşimin, ailemin, dostlarımın ve milletimin yüzüne, yüzüm kızarmadan rahatlıkla bakabiliyorum ve bakmaya da devam edeceğim"

"Yaklaşık bir yıldır sadece görevimi yaptığımdan dolayı ödemek zorunda bırakıldığım bedeller ortadadır. Bundan sonra hukukun tekrar işlemeye başladığı zamana kadar yolsuzluk soruşturmasının birinci muhatabı ve takipçisi bu suçun kendisinin maddi ve manevi varlığına karşı işlendiği milletimizin fertleridir. Şaşmaz bir vicdana sahip olan milletimin gönlünde ve gözünde açığa düşmektense, hukuksuz bir şekilde açığa alınmayı tercih ederim. Bundan sonra da hukuk çerçevesinde gerek iç hukukta, gerekse uluslararası hukukta yasal tüm haklarımı aramaya devam edeceğimi belirtirim"