Samanyolu Haber TV'de yayınlanan
Haber Ankara programının
canlı yayın konuğu
Siyaset Bilimci Dr. Erdoğan Günal,
Balyoz Davası hakkında sorulan soruya
Tümgeneral Celil Gürkan'ın "12
Mart'a 5 Kala" kitabında anlattığı çarpıcı bir olayla
cevap verdi.
9 Mart'ta ne oldu?
Balyoz Hareket Planı'nın 9 Mart 1972'deki hadiseye çok benzediğini vugulayan Günal o tarihte ne olduğunu şöyle anlattı: "9 Mart'ta yine hiyerarşi dışı bir
darbe arayışı var.
Hava Kuvvetleri Komutanı
Muhsin Batur'un odasında 9 Mart akşamı toplanılıyor. Toplantıya
Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler'i davet ediyorlar. Gürler, "
evet" dese ihtilal olacak.
Genelkurmay başkanı by-pass edilmiş durumda. Bu durum
Hilmi Özkök'ün durumuna da benziyor. İhtilal yapılırsa
Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler, Cumhurbaşkanı olacak; Hava Kuvvetleri Komutanı da
Başbakan olacak. Bu da Mısır'daki olaya benziyor. Biliyorsunuz Mübarek, Hava Kuvvetleri Komutanı'ydı. Muhsin Batur bu işe çok hevesli ama Faruk Gürler pek sıcak bakmıyor bu işe. Çünkü işin ağırlığı kendi üzerinde."
"Evet, ben bir komitacıyım"
Dönemin
Genelkurmay Başkanı Memduh Talmaç'ın, Celil Gürkan'ı çağırdığını ve ordudaki gizli çalışmalar ve örgütlenmeler hakkında bilgi almak istediğini belirten Günal, Celil Gürkan'ın cevabını şöyle aktardı: " Sayın Orgeneral'im. Ben Tümgeneral Celil Gürkan'ım,
Topçu Teğmeni Celil Gürkan değilim. Ülkem dört nala felakete giderken erlerime iyi top talime yaptırmış olmak beni elbette doyurmazdı. Kimse memuriyet nüfuzumu kötüye kullandığımdan bahsedemez. Eğer bu cuntacılıksa, evet ben bir cuntacıyım."
"Genelkurmay Başkanı'nın yüzünde sigara söndürdüler"
"Tabi Genelkurmay Başkanı çok stresli. Biliyorsunuz 1960'taki Genelkurmay Başkanı'nın yüzünde sigara söndürdüler. Kim? Teğmenler. Sille tokat Yassıadaya hapsediyorlar. Yargılama sonunda
Kayseri Cezaevi'nde ömür boyu hapse mahkum edildi.
Cemal Gürsel affediyor sonra."