- Prof. Dr. Mehmet Azimli’nin cemaat nedeniyle profesörlük unvanının engellendiği ve işsiz kaldığı haberi yalan çıktı.
- Azimli’nin profesör olmasını geciktiren nedenin Peygamber Efendimiz’in (sas) ailesine hakaret etmesi yönündeki iddia olduğu anlaşıldı.
Gazete, Prof. Dr. Mehmet Azimli’nin profesörlük unvanının engellendiği, işsiz kaldığı, başvurduğu 7 üniversiteden cemaatin baskısıyla ret cevabı aldığını iddia etmişti. Dicle Üniversitesi’nde doçent olduktan sonra 15 Ocak 2013’te ayrılan ve birkaç gün sonra Hitit Üniversitesi’nde işe başlayan Azimli’nin bir gün bile işsiz kalmadığı belirlendi. Azimli’nin profesör olmasını 3 yıl geciktiren sebebin ise cemaat değil, Peygamber Efendimiz’in (sas) ailesine ve halifelere hakaret ettiği yönündeki iddia olduğu anlaşıldı. Yeni Şafak gazetesinin Prof. Dr. Mehmet Azimli’nin profesörlük unvanını 3 yıl cemaatin geciktirdiği yönündeki iddiası yalan çıktı. Azimli kendi sitesindeki özgeçmişinde, “Yazdığı eserler yüzünden geciktirilen profesörlük unvanını 2013’te Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde aldı.” deniliyor.
Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç da konuyla ilgili tekzip yayınladı. Haberin gerçekle ilgisi bulunmadığını vurgulayan Saraç, “Söz konusu iftiranın kamuoyunu yanıltmaya yönelik olduğunu düşünmekteyiz.” dedi.
"İLAHİYATTA HOCALIK YAPACAK KARAKTERDE DEĞİL"
Haberdeki iddiaların tümünü yalanlayan üniversite dekanı Prof. Dr. Abdülkerim Ünalan ise Azimli ile ilgili çarpıcı bilgiler verdi: “İslam tarihçisidir ama İslam tarihinin kaynaklarından anladığı yok çünkü Arapça bilmiyor. Kitaplarında Ebu Cehil’in bile Peygamberimiz’e söylemediği şeyleri söylüyor. Kendisi ilahiyatta hocalık yapacak karakterde değildir. Konunun cemaatle uzaktan yakından alakası yok, tamamen kendi şahsıyla ilgili. Hükümete şirin görünmek için İlim Yayma’nın adını kullanıyor.” Prof. Ünalan, Mehmet Azimli’nin kitaplarında yer alan şu ifadeleri, Hz. Peygamber’e hakarete örnek gösteriyor:
“Herkes için olduğu gibi Hz. Peygamber için de soy, şeref ve asaletten söz etmek beyhudedir. Ve bunlara gerek de yoktur. Bunları sadece İslam’ın evrensel kaidelerini soy ve ırka dayalı değil, ilkeler sistemine göre kurduğumuzu belirtmek için söylüyoruz. Değilse onun en asil soydan olup olmadığını ve hatta hiçbir suçu olmadığına inandığımız zina çocuğu da olup olmadığını önemsemiyoruz.”
"YENİ ŞAFAK SOKAKTA BİR LAF OLSA YAZACAK DEMEK Kİ"
Dicle Üniversitesi dekanı, Yeni Şafak’a da tepki gösterdi. Gazeteyi, habercilik ilkelerine bağlı kalmamakla eleştirdi: “Biz Yeni Şafak’ı farklı biliyorduk. Düşündüğümüz gibi bir gazete olmadığını gördük. Sokaktaki bir laf da olsa yazacak demek ki. İnsan bir sormaz mı bu adam doğru mu yalan mı söylüyor?”
İLİM YAYMA DA YALANLADI
Zaman gazetesinin haberine göre, haberle ilgili bir yalanlama da İlim Yayma Cemiyeti’nden geldi. Cemiyet, “Prof. Dr. Mehmet Azimli kurucumuz değildir.” dedi. Açıklamayı yapan İlim Yayma Cemiyeti Diyarbakır Şube Başkanı Mustafa Sarıbıyık, “Cemiyetimizin kurucusu olduğu için üniversitede gadre uğradığı doğru değildir. Biz konuyla ilgili Yeni Şafak Gazetesi’ne tekzip gönderdik.” diye konuştu.