Yeni Anayasa için en kapsamlı tartışma

Abant Platformu tarafından Kartepe Green Park Oteli'nde düzenlenen ''Yeni Bir Anayasa'' konulu toplantı, kapanış ve değerlendirme oturumuyla sona erdi.

Yeni Anayasa için en kapsamlı tartışma

Anayasa taslağını hazırlayan bilim kurulunun başkanı Prof. Dr. Ergun Özbudun, ''Cumhurbaşkanının bugünkü yetkileri aynen muhafaza edilir, bir de halkça seçilmesinin getireceği manevi güç eklenirse, bu, yarı başkanlık sistemine dönüşür'' dedi. Toplantının son gününde sunum yapan Özbudun, hazırladıkları anayasa taslağında, cumhurbaşkanının yetkilerinin kısıtlandığını ve cumhurbaşkanlığının sembolik bir makam durumuna getirildiğini söyledi. Cumhurbaşkanının tarafsızlığını, anayasa kurallarıyla yönlendirmenin mümkün olmayacağını belirten Özbudun, ''Cumhurbaşkanının siyaset kökenli bir kişi olması kadar doğal birşey yok. Siyasetten gelen bir cumhurbaşkanı, insan yapısı gereği siyasi geçmişini bir gecede unutamaz'' diye konuştu. Turgut Özal ve Süleyman Demirel'in de parti felsefelerinden bağlarını koparamadıklarını ifade eden Özbudun, aynı şeyin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için de geçerli olduğunu, siyasal parti içinden gelenlerin mutlak tarafsız olamayacaklarını vurguladı. Anayasa değişikliğinin 21 Ekim'de halkoyuna sunulmasının ardından hazırladıkları taslakta da cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi düzenlemesine yer verdiklerini hatırlatan Özbudun, şöyle konuştu: ''Aramızda tereddütler oldu. Gelinen noktadan artık dönüş mümkün olmadığı için farklı bir çözüm önermek gerçekçiliğe uygun gelmedi. Cumhurbaşkanının bugünkü yetkileri aynen muhafaza edilir, bir de halkça seçilmesinin getireceği manevi güç eklenirse, bu, bir yarı başkanlık sistemine dönüşür. Bu bir felaket değildir ama Türkiye bakımından uygun bir sistem değil.'' AK Parti Milletvekili Prof. Dr. Zafer Üskül de, ''Genelkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması, MGK'nın sadece danışma işlevi görecek bir kurul haline getirilmesi, ne kadar gizli yönetmelik varsa bunların açıklanması'' gibi isteklerin çok kolay yerine getirilemeyeceğini bildirdi. Toplumun isteğinin de bu olduğunun ortaya konması gerektiğini ifade eden Üskül, ''Anayasa'yı değiştirmek çok zor değil ama zihniyetleri değiştirmek çok zor. Zihniyetleri de değiştirebilecek şekilde bazı düzenlemeleri daha dikkatle, tepki çekmeyecek şekilde yapmakta yarar var'' dedi. Üskül, anayasayla ilgili tartışmaların yıllardır yaşandığını belirterek, ''Artık bekleyecek zamanımız kalmadı. Daha ne isteniyor, insaf'' diye konuştu. -KATILIMCI GÖRÜŞLERİ- Oturumda söz alan Katılımcı Demokrasi Partisi Genel Başkanı Şerafettin Elçi de iyi düzenlenen anayasaların toplumsal huzur ve güveni sağlayacağını, ancak Türkiye'nin bugüne dek iç huzura kavuşamadığını kaydetti. Elçi, ''Yeni anayasa taslağında Atatürk milliyetçiliğine atıfta bulunulmamalı, Kürt varlığı korunmalı ve gözetilmeliydi'' diye konuştu. Gazeteci-yazar Nazlı Ilıcak da Prof. Dr. Zafer Üskül'e, ''Ankara'ya gidince epeyce törpülenmiş. Bazı sorunların çözümü için mevcut iktidarın gücü yeterli değil mi? Korkunun ecele hiçbir zaman faydası olmadı. Sayın Üskül, Ankara sizi ürkütmüş. Cesur olmanız gerek'' dedi. Zafer Üskül de ''Sayın Ilıcak söylediklerinize hiç alınmadım. 'Aman hocam yavaş' diyenler sizin söylediklerinden etkilenecektir'' karşılığını verdi. Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mümtaz'er Türköne ise 2012'de parlamentodan çıkmış bir başbakanın muhtemelen cumhurbaşkanlığı için aday olacağını, mevcut cumhurbaşkanının da belki ikinci dönem adaylık için seçime hazırlanacağını anlattı. Türköne, ''Cumhurbaşkanını halkın seçmesini getiren öneri tasarının içine konulmuş bir bombadır. Bu durum, 2012'de sistemin çökmesine neden olur'' diye konuştu. -TÜRKİYE MİLLİYETÇİLİĞİ- Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğu Ergil de kişi ismine indirgenen bir ideolojinin milliyetçilik olamayacağını vurguladı. Ergil, ''Nasıl ki, Ayşe, Fatma milliyetçiliği olmazsa Atatürk milliyetçiliğinin de olmaması lazım. Bu yüzden bunu bir bilimsel sapma olarak değerlendiriyorum. Bir Türkiye milliyetçiliğinin geliştirilerek anayasaya bu şekilde sokulmasında yarar var'' dedi. Toplantının son oturumunda konuşan Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sibel İnceoğlu da Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkı tanınmasını isteyerek, ''Bu fırsat tanınırsa, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurular azalır'' dedi. Yeni anayasa taslağını eleştiren İnceoğlu, taslakta özellikle insan hak ve özgürlükleri ile özel yaşamın korunması konusunda fazla yenilik görmediğini söyledi. İnceoğlu, din dersinin isteğe bağlı ve seçmeli olması gerektiğini, okulda öğrencinin dilekçe vererek, ''din dersine girmek istemiyorum'' demesinin bu ülkede yapılamayacağını kaydetti. AA
<< Önceki Haber Yeni Anayasa için en kapsamlı tartışma Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER