İstanbul 12. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen
davanın ilk duruşması sona erdi. Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savcı Nuri Ahmet Saraç,
sanıkların
iddianamedeki hukuki değerlendirmelerine ilişkin bölümü özetleyerek okudu.
Savcı Saraç'ın iddianamede yer alan "Deniz Yıldızı projesi kapsamında burs alan kızların teğmenlere ve bürokratlara gönderildiği ve bu şekilde
kontrol altında tutuldukları" iddiasını okuduğu sırada sanıklar müdahale etti. Sanıkların böyle bir şey olmadığını, kendilerine
hakaret edildiğini ve bu bölümlerin okunmamasını istemesi üzerine
mahkeme başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, "Şu an iddianame okunuyor. Size de söz hakkı verilecek" uyarısında bulundu. Savcı Saraç'ın "Ben bu cümleyi baştan okumak istiyorum." demesi üzerine
avukatlar ve sanıklar tekrar tepki gösterdi. Mahkeme başkanı da savcıya kaldığı yerden okumasını söyledi.
Savcı Saraç'ın iddianamenin özetini okumasının ardından avukat Hüseyin
Karataş, iddianamenin okunması faslından sonra savunmalar için süre kalmayacağını düşündüklerini anlattı. Savunmalarını tam olarak hazırlayamadıklarını belirten Karataş, "Savunmamızda görsel unsurları kullanarak yapacağız. Görsel ortamı ve savunmamızı hazırlamak için süre talep ediyoruz." dedi.
Hakkında kırmızı bülten çıkarılan
Gülseven Yaşer'in avukatı Hüseyin Buzoğlu, müvekkilinin
yurt dışında tiroit kanseri tedavisi gördüğünü ifade ederek hakkındaki
yakalama kararının kaldırılmasını ve istinabe yoluyla ifadesinin alınmasını talep etti. Yaşer'in kendisi ve eşi
Yaşar Yaşer ile yaptığı görüşmelerin iddianamede örgütsel irtibat olarak değerlendirildiğini anlatan Buzoğlu, "Müvekkilimle ilgili
soruşturma başladıktan sonra dosyaya vekaletnamemi sundum. Ancak iddianamede buna rağmen Gülseven Yaşer'in avukatı olarak yer almadım. İddianameyi hazırlayan odaklar, bunu kasıtlı olarak yapmıştır. Çünkü daha sonra Gülseven Yaşer ile yaptığım görüşmeler, benim de örgütsel irtibatım olarak değerlendirilmiş ve hakkımda dava açılmıştır." dedi.
Talebe ilişkin görüşü sorulan savcı Saraç, yakalama kararının kaldırılması talebinin reddini istedi. Avukat Hüseyin Buzoğlu hakkında İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde "
Ergenekon terör örgütü üyeliği" suçundan davanın devam ettiğini hatırlatan Saraç, Gülseven Yaşer'in de aynı suçlamayla yargılandığını söyledi. Saraç, bu nedenle Buzoğlu'nun CMK'nın 151. maddesi gereğince Gülseven Yaşer'in avukatlığından yasaklanmasını talep etti.
Duruşmada verilen aranın ardından mahkeme kararlarını açıkladı. Firari sanık Gülseven Yaşer hakkında yakalama kararı ve kırmızı bültenin kaldırılması talebi, "Yaşer'in üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, atılı suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların varlığı" dikkate alınarak reddedildi.
Savcı Saraç'ın avukat Buzoğlu'nun dosyadan yasaklanması talebine ilişkin olarak mahkeme, Buzoğlu'nun İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Ergenekon
terör örgütü üyesi olmak suçundan yargılandığını belirtti. Bu nedenle avukat Buzoğlu'nun, bu dava ile sınırlı olmak üzere müdafilik görevinden bir yıl süre ile yasaklanmasına karar verildi.
(CİHAN)