"
Yargıtay'a gelen
dosyaların tamamı kesilse, bazı dairelerde 5 yıl süreyle el vurulamayacak dosyalar birikti. Birçoğunda zamanaşımı riski ile karşı karşıyayız. Bu yüzden 2010'da düşen dosya sayısı 19 bin 251'i buldu."
Başta
Yargıtay olmak üzere
yüksek yargı kurumlarında bekleyen dosya sayısı tehlikeli boyutlara ulaştı. Daha önce
Yargıtay Başkanı Hasan
Gerçeker ve
Anayasa Mahkemesi Başkanı
Haşim Kılıç'ın dile getirdiği yığılma konusunda bir uyarı da
Adalet Bakanı Sadullah Ergin'den geldi. Önceki gece
Meclis Genel Kurulu'na bilgi veren Ergin, sistemin tıkanma noktasında olduğuna dikkat çekti. Yargıtay'da zamanaşımına uğrayan dosya sayısının sadece 2010'da 19 bin 251'i bulduğunu vurgulayan Adalet Bakanı, "Yargıtay'a gelen dosyaların tamamı kesilse, bazı dairelerde 5 yıl süreyle el vurulamayacak dosyalar birikti. Birçok dosyanın zamanaşımına uğrama riski ile karşı karşıyayız. Bu konuda her yıl ortalama yüzde 30'luk bir artış var." dedi. Yargıtay'ın daire artırımı talepleri olduğunu hatırlatan Ergin, 9 bölgede istinaf mahkemelerinin kurulacağını, bununla ilgili çalışmaların son aşamaya geldiğini anlattı. Ergin, söz konusu mahkemelerin
Danıştay ve Yargıtay'a alternatif olmadığının da altını çizdi.
TBMM'de milletvekillerinin sorularını
cevaplayan Adalet Bakanı Ergin, ceza ve tevkif evlerinin dış güvenliğinin jandarmadan alınmasına ilişkin tasarının TBMM Adalet Komisyonu gündeminde beklediğini söyledi.
"Anayasa değişikliğini yaparken, 12
Eylül darbecilerinden
hesap soracağınızı söylemiştiniz. Bu konuda yapılan başvuru ne kadar?" sorusu üzerine Ergin, şu ana kadar, bu konuda
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndaki müşteki sayısının 680 civarında olduğunu, bu şikâyetlerin de 272 dosyada toplandığını ifade etti.
Sadullah Ergin, "Ankara Başsavcılığı bununla ilgili çalışmalarını yaptı, görev
yetki ile ilgili değerlendirmelerini yaptıktan sonra kararlarını açıklayacak." dedi. Bakan Ergin, Habur'dan gelen 34 kişinin yargılamalarının yapıldığı mekânda Türk bayrağının indirilmesinin söz konusu olmadığını söyleyerek, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu seçimlerinde
aday olmak isteyen hâkimlere, "aday olmayın, biz sizi farklı şekilde değerlendiririz" demediklerini ifade etti. "Yargıtay ve Danıştay'da üye artışı yapılacaksa, bu durum istinaf mahkemelerinin kurulması ile çelişmeyecek mi?" sorusuna cevap verirken Ergin, yüksek yargıda yığılma ve yargılamaların gecikmesinden kaynaklanan sorunun, yargıyı bloke etme noktasına getirdiğini kaydetti.
Yargıtay'ın daire artırımı talepleri olduğunu dile getiren Ergin, şöyle konuştu: "9 bölgede istinaf mahkemelerinin kurulması çalışmalarında son aşamaya gelindi. Bu mahkemeler, Danıştay ve Yargıtay'a alternatif değildir. Bugün itibarıyla Yargıtay'a gelen dosyaların tamamı kesilse, bazı dairelerde 5 yıl süreyle el vurulamayacak dosyaları birikti. Birçok dosyanın zamanaşımına uğrama riski ile karşı karşıyayız. 2007'de Yargıtay'da zamanaşımına uğrayan dosya sayısı 9 bin 111, 2008'de 12 bin 354, 2009'da 14 bin 809, 2010'da -tahmini olarak- 19 bin 251. 2014 yılında da yaklaşık 55 bin dosyanın zamanaşımına uğrama tehlikesi vardır."