Meclis Soruşturma Komisyonu'nun üyesi Aksünger, cezaevinde görüştükleri eski emniyetci Yakub Saygılı'nın "Çamlıca ve Mimar Sinan'ın 'haraç' parasıyla yaplıldığı için cenazemi o camilerden kıldırmayın" diye vasiyeti olduğunu söyledi.
İşte Cumhuriyet Gazetesi'nden Ayşe Sayın'ın Meclis Soruşturma Komisyonu üyesi Erdal Aksünger ile yaptığı röportajın o bölümü:
Şimdi Yakub Saygılı, baktığımda iyi yetişmiş, müthiş, yabancı dillere hâkim, Amerika’da eğitim görmüş, dünyanın her yerinde eğitimler vermiş ve iddiası tabii, “Ben paralel yapıysam kendimi asarım” diyor. Hatta çok daha ileri gitti. Bu Mimar Sinan Camii ve Çamlıca Camii ile ilgili söyledikleri var ki biri beni çok etkiledi: “Ben Paralelciysem eğer beni asın, ama karıma da söyledim; bu camilerin kimlerin paralarıyla yapıldığını bildiğim için, eğer ölürsem, benim cenazemi bu camilerden kaldırma ihtimalini de kaldırın” diyor. Adam, çünkü “ben görevimi yaptım” diyor. “Ne yabilirdim ki, bir bu soruşturmaya başlamamış olsaydım, beni yargıladıklarında ne söyleyebilirdim ki. Bana öğretileni yaptım ben, ailemden bunu öğrendim” diyor.
Cami meselesi çok derin bir mesele. Tüm ihalelerden, zorla alınan bağışlarla yaptırılan veya oraya para götürüp verenlerin parasıyla yapılmış. O paraların “günah paralar” olduğunu düşünen bir adam var karşımızda. Herkesten alınan “haraç” paralarla yapıldı, diyor. Bizim söylemlerimize benzer şeyler söylüyor. Ama özel yaşantısındaki inancı nedir, bilmiyorum, tanımıyorum. 2011’de göreve gelmiş, 2012’de başlamış soruşturmaya. “Bize Emniyet İstihbarat gönderdi bazı bilgileri” diyor. MİT’in raporları da var, MASAK raporları var.