Ya doğruysa!

Anayasa Mahkemesi üyesi Serdar Özgüldür hakkında açılan bir dava ile ilgili yanlışlıkla aynı gün yemin eden Fettah OTO'nun resmini kullanmıştık kendisinden ve Kamuoyundan özür dileriz

Ya doğruysa!

Anayasa Mahkemesi üyesine, YÖK'ün gerekçesiyle intihal suçlaması İki yıl önce Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanan Serdar Özgüldür hakkında "intihal" davası açıldı. Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ömer Anayurt, Serdar Özgüldür'ün kitap olarak bastırdığı doktora tezinin, kendisinin master tezinden "intihal" olduğunu iddia etti. Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'ne başvuran Anayurt, özgün, bilimsel eserinden kaynak göstermeden alıntı yaptığı gerekçesi ile Özgüldür'den 75 bin 500 YTL maddi ve manevi tazminat talep etti. Anayurt, dava dosyasına Özgüldür'ün piyasadaki kitabını, alıntı pasajlarını, kendi tezini ve YÖK'ün konuya ilişkin kararını delil olarak mahkemeye sundu. Özgüldür'ün avukatı ise mahkemeye verdiği cevapta, dava konusunun zamanaşımına uğradığını, alıntı yapılan bölümün 33 sayfayı kapsadığını ve tezin esasını oluşturmadığını savundu. Türkiye'de ilk kez bir Anayasa Mahkemesi üyesinin "intihal"le suçlandığı dava 21 Aralık'ta başladı. Dilekçeyi değerlendiren mahkeme, duruşmayı 8 Mart 2007'ye bıraktı. Türkiye'de zaman zaman gündeme gelen bilimsel aşırma (intihal) davalarına bir yenisi daha eklendi. İthamda bulunan isim Sakarya Üniversitesi Anayasa Hukuku Bilim Dalı'nda doçent olarak görev yapan Ömer Anayurt. Davacı Anayurt'un avukatları Kezban Yıldız ve Burhan Yıldız, müvekkilinin 1989 yılında hazırladığı, 'Türk Hukukunda İdarenin Kusura Dayalı Sorumluluğu' isimli master tezinden çalıntı yapıldığını öne sürdü. Mahkemeye sunulan belgelerde, Yüksek Mahkeme üyesi Serdar Özgüldür'ün doktora tezi olan 'Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Kararları Işığında Tam Yargı Davaları' isimli eserinin önemli bölümünün Anayurt'un tezinden 'intihal' olduğu savunuluyor. Özgüldür'ün, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'ne 1994 yılında sunduğu doktora tezi, genişletilip güncelleştirilerek, aynı başlık altında 1996 yılında Ankara'da kitap olarak basıldı. Tez şu anda kitap olarak piyasada ve kütüphanelerde bulunuyor. Prof. Dr. İlhan Özay'ın yazdığı 'Günışığında Yönetim' adlı kitabın içerisinde yer alan 'İdarenin Hukuki Sorumluluğu ve Tam Yargı Davaları' adlı bölüm de Dr. Serdar Özgüldür tarafından kaleme alındı. Davacı Ömer Anayurt, ilk intihal olayını bu bölümü okurken fark ettiğini, daha sonra yaptığı incelemede Özgüldür'ün doktora tezinin de kendi master tezinden 'intihal' olduğunu fark ettiğini öğrendiğini bildirdi. Avukatları ise müvekkili için 75 bin YTL manevi tazminat ile eserden gelir elde edilmesinden dolayı 500 YTL maddi tazminat talep etti. Anayasa Mahkemesi Asıl Üyesi Dr. Serdar Özgüldür, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Genel Sekreteri iken genel kurulca gösterilen 3 aday arasından Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından bu göreve atanmıştı. Özgüldür, 2020 yılında yaş haddini dolduruncaya kadar görevinde kalacak. İntihal davasında Özgüldür'ün avukatlığını Oğuz Büyüktanır üstlendi. 21 Aralık'ta mahkemeye cevap yazısı gönderen Büyüktanır, aradan 10 yılı aşkın süre geçtiğinden yola çıkarak, "Dava konusu haklar zamanaşımına uğramıştır." dedi. Büyüktanır, 'intihal' iddialarını reddederken, alıntı yapılan bölümlerin tezin asıl konusu olmadığını vurguladı ve bazı alıntıların 'dikkatten kaçtığı' için referans gösterilemediğini kaydetti. Davacı avukatları Kezban Yıldız ve Burhan Yıldız ise bu cevaba karşı cevap yazısı gönderdi. Zamanaşımı talebini reddeden avukatlar, "Bilimsel aklanma hukuksal kaçınmadan her zaman evladır." görüşünü bildirdi. Bu konuda YÖK Başkanlığı'nın 9 Haziran 2005 tarihli "intihale" dair suçlara ilişkin kararı da hatırlatılarak zamanaşımının imkansız olduğu kaydedildi. Davalı Özgüldür'ün intihali reddeden savunmasına verilen karşılık ise şöyle: "... Davalının tezi dört ana bölümden ibaret olup birinci bölümü idarenin hukuki sorumluluğu (toplam 161 sayfa) ve geri kalan üç bölümü ise Askerî Yüksek İdare Mahkemesi açısından idari sorumluluğun irdelenmesi olup toplam 203 sayfadan ibarettir. Tez dikkatle incelendiğinde bu kısımlardaki açıklamalar ve referansların hemen hemen tamamına yakını AYİM ve Danıştay kararlarından oluşmaktadır. Dolayısıyla davalı tezinin bilimsel kıymeti ve referans yoğunluğu birinci bölümde odaklaşmaktadır..." Zaman

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER