Ya Yunan Genelkurmay'ı yapsaydı...

Düşünün, dün Yunanistan Genelkurmay Başkanlığı Psikolojik Harekât Dairesi’nin gizlice işlettiği internet siteleri olduğunu ortaya çıkaran bir andıç Yunan gazetelerinde yayımlansaydı.

Ya Yunan Genelkurmay'ı yapsaydı...

Bu sitelerden biri de turkishmurderers.net diye Türkiye’ye söven bir site olsa. Sitede Pontus bayraklarıyla Türkiye’nin Pontuslulara yaptığı katliamlar anlatılsa, PKK’ya destek veren haberlere yer verilse, yeşil sarı kırmızı bayraklar sallandırılsa, “Newroz’da hadi sokağa” türü çağrılar yer alsa... Ve Yunan Genelkurmay’ı bu haberler karşısında hiçbir şey olmamış gibi davransa, sitelerle ilişkisini yalanlamasa... Bugün Türkiye’nin Atina’da bir büyükelçisi kalır mıydı? İşte dün gazetelerde yer alan dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Hasan Iğsız imzalı psikolojik savaş siteleriyle ilgili andıç ile karşı karşıya olduğumuz durum aynıdır. Meşhur ‘Meçhul asker’in Genelkurmay’da bu tarz illegal işlerin emir komuta zinciri içinde yapıldığını ortaya koymak için pek çok gazeteciye aynı anda e-mail yoluyla gönderdiği ikinci ihbar mektubuna eklediği andıçta bahsedilen sitelerle ilgili ilk haber 4 Şubat 2009 tarihinde Taraf’ta çıktı. O günlerde haberle epey ilgilenmiştim. O sitelerin hepsine girip, bakmıştım. İnternetin hâlâ copy-paste ağırlıklı olarak yürüdüğü Türkiye’de terör, irtica, Ermeni meselesi ve Yunanistan ile ilgili sorunlar üzerine Türkçe ve İngilizce hazırlanan siteler profesyonelce yönetiliyor, sürekli güncelleniyordu ama siteleri kimin hazırlandığına ilişkin en ufak bir bilgi, iz bulunamıyordu. Karşımızda parası, zamanı ve bilgisi çok olan mütevazı insanlar vardı. Taraf’ın haber yapmasından bir süre sonra o 35 site aynı anda kapandı. Siteler arasında en dikkat çekici olanları İngilizcesi www.greekmurderers.net , Türkçesi www. yunanli.com olan siteydi. Yunanlıların Batı Trakya, Kıbrıs’ta Türklere yönelik yaptığı katliamlarla ilgili dosyalar, o günlerde itiraflarda bulunan Atilla Olgaç’a verilen cevapların yer aldığı sitede Batı Trakya haberleri Batı Trakya Türklerini temsil eden bir bayrakla kullanılmaktaydı. Sitede 29 ocağın Batı Trakya’da Yunanistan’a karşıtı direniş günü olduğu bile hatırlatılmaktaydı. Yunanlıları kızdırmak için bununla da yetinilmemiş İngilizce sitede Yunanistan’ın Makedonya bölgesindeki Makedonların meselelerine de el atılmış, onlar da bayraklarıyla haberleştirilmişti. Yani Genelkurmay Başkanlığı emir komuta zinciri içinde hazırlatıldığı iddia edilen bu sitelerle ilgili bir açıklama yapmalı. Tabii bu haber sonrası ortaya bir de büyük çelişki çıktı. Bu psikolojik harekât sitelerini kurmak suçundan Ocak 2009’da yazılım şirketi sahibi, emekli bir deniz yüzbaşı olan Ataman Yıldırım tutuklandı. Yıldırım’ın bu siteleri Genelkurmay karargâhında görevli bir sivil memurdan aldığı talimatlarla hazırlattığı iddia edildi. Gerçekten de 35 ayrı sitenin ad ve içerikleri [email protected] diye bir ortak adresten alınmıştı. Ve bu mail adresine Genelkurmay’da sivil memur olarak çalışan Mehmet Bülent Sarıkahya’ya ait bir ADSL hattından sık sık girilmişti. Peki şimdi Ataman Yıldırım’ın avukatları bu andıç belgesiyle mahkemeye başvursa “Beni bu yüzden tutukladınız. Ama bakın bu siteler emir komuta zinciri içinde alınan bir kararla hazırlanmış” dese, mahkeme onlara ne diyebilir? YILDIRAY OĞUR-TARAF
<< Önceki Haber Ya Yunan Genelkurmay'ı yapsaydı... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER