YAŞ sadece istişarî bir kuruluş olarak kalmalı.
Genelkurmay,
Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmalı.
Ergenekon ve
Balyoz sanıkları açığa alınmalı...
Yüksek
Askeri
Şura (YAŞ) toplantısına sayılı günler kala, başkanlığını Prof.Dr. Yasin Aktay’ın yaptığı StratejikDüşünce Enstitüsü (SDE) tarafından hazırlanan “Yüksek
Askeri Şura ve
Hükümet - TSKilişkileri TespitlerÖneriler” isimli çalıştay raporunda önemli tespitlere yer verildi. 2 ana başlık altında toplanan çalışmanın birinci bölümde YAŞ’ın yapısı, karar alma usulü ve görevlerine ilişkin, ikinci bölümde ise Türkiye’de askeri
bürokrasi reformunun ana çizgilerine ilişkin tespitler ve öneriler yer aldı. YAŞ’ın 1972 yılında 1612 Sayılı “Yüksek Askeri Şura’nın
Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun”a göre çalıştığı vurgulanırken, o yılki duruma göre 14-15 asker ve 2
sivilden oluştuğu, her katılımcının 1’er
oy kullanma yetkisi olduğu kaydedildi.
Bu durumun
demokrasilerdeki sivil yönetimlerin üstünlüğü ilkesine aykırı olduğu belirtilerek, bu durumun askeri bürokrasi ve sivil
siyaset üzerinde
vesayet kurumu olarak varlığının sürdüğüne dikkat çekildi.Raporda, 2010Ağustos
YAŞ toplantısı ve sonrası yaşananlara dikkat çekilirken,Hükümetin, KanunHükmündeKararname çıkarma yetkisini kullanarak “
YAŞ kararları ancak Cumhurbaşkanının onayı ile kesinlik kazanır” cümlesinin 1612 SayılıKanu’nun 5.maddesine eklemesi gerektiği vurgulandı.
TERFİ VE İHRAÇ YETKİSİ ALINSIN
YAŞ’ın bir kurul olarak kalması ve sadece askeri stratejik konseptin tespiti ile TSK’nın modernizasyonu gibi konularda görüş bildirmek ile görevli bir istişaremekanizması olması gerektiği vurgulandı. Terfi, atama, görev süresini uzatma ve TSK’dan
ihraç işlemlerinin YAŞ’ın görev alanında olmaması gerektiğinin altı çizilirken, bu işlemlerinMilli
Savunma Bakanlığı veGenelkurmay Başkanlığı’nınmüştereken çıkaracağı
kararname ile yapılması gerektiği belirtildi.
Tutuklular açığa alınmalı
Çalıştay raporunda, Türkiye’deki
demokratikleşme sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesini sağlamak için TSK’da her türlü hukuksuzluğa ve demokrasi dışı girişimlere karşı sıfır tolerans politikasının yürütülmesi gerektiği vurgulanarak, Ergenekon ve Balyoz davalarında
tutuklu olup da rütbelerinde bekleme sürelerini dolduran
generaller TSK’dan
emekli edilmesi gerektiği belirtildi. Bu davalarda tutuklu olan ancak emekliliği gelmeyen
personelin açığa alınması gerektiği ifade edilirken, tutuksuz yargılanan diğer personelin de pasif görevlere atanması gerektiğine işaret edildi.
ZAFİYET OLUŞMAZ
Ergenekon ve Balyoz davalarındaki tutuklamaların görev zafiyetine neden olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtilen raporda, “Tutuklu generallerin TSK’dan ilişiklerinin kesilmesi bir görev zafiyeti oluşturmaz” denildi.
Raporda dikkat çeken başlıklar
- TSK’nın yapısında fonksiyonel bir küçülme, yeniden
yapılandırma ve modernizasyonu sağlayacak köklü bir reformgerçekleştirilmeli.
- Terfi sistemi teamüller çerçevesinde değil
rekabet ortamını
teşvik eden bilimsel ve mesleki performansı ön plana çıkaran bir yapıya dönüştürülmeli.
- YAŞ kararları yargı denetimine açık olmalı.
- TSK’nın eğitim,
bütçe ve personel politikası
hesap verebilir konuma gelecek şekilde yeniden düzenlenmeli. lAskeri Yüksek İdareMahkemesi (
AYİM) ve Askeri
Yargıtay kaldırılmalı.
- TSK kademeli olarak profesyonel orduya geçmeli.
Haber: Lütfi ERDOĞAN