Ekranlarda insanlara Atatürkçülük dersi veren Yalçın Küçük'ün, Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü ne denli düzeysiz ifadelerle eleştirdiği, kendi kitaplarından hareketle ortaya konulmuştu. Aynı haberlerde; Atatürk'ü vesveseli, ufuksuz, despot, diktatör gibi onlarca çirkin ifadeyle anan Yalçın Küçük'ün, Türkiye'ye kan kusturan terörist başını ise "kardeşim, arkadaşım" diye andığı hatırlatılmıştı. Bu tavrın sadece kitaplardaki ifadelerle sınırlı olmadığı, teröristbaşının bulunduğu mekanlara yapılan onlarca ziyaretle kayıt altına alındığı da görülmüştü. DOĞU PERİNÇEK KİMDİR? Samanyolu Haber kamuoyunu aydınlatma görevini bir kez daha yerine getiriyor. Bu kez de kendisini kamuoyuna Türkiye'nin en büyük Atatürkçüsü ve devletin yegane müdafii gibi göstermeye çalışan bir tutuklunun, gerçek kimliği deşifre ediliyor. Bu kişi halen Ergenekon soruşturması kapsamında ceza evinde bulunan İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek.

İŞTE PERİNÇEK'İN TOZ KONDURMADIĞI VATAN SEVGİSİ

Ekranlara çıktığında ulusalcılık, halkçılık, Atatürkçülük konularında mangalda kül bırakmayan sözde ulusalcı Perinçek ilk kez Samanyolu Haber'de yayınlanacak fotoğraflarda gerçek yüzünü gösteriyor. Daha önce bölücübaşıyla kimi görüntüleri yayınlanan Perinçek, çeşitli bahanelerle bu görüntülere kılıf uydurmaya çalışmıştı. Oysa yeni ortaya çıkan bu fotoğraflarda Perinçek'in devlet - millet düşmanının ne denli samimi bir dostu olduğu 'kılıf kabul etmeyecek biçimde' gözler önüne seriliyor.

SÖZDE VATANSEVER'İN ŞOK FOTOĞRAFLARI

Türkiye'yi kana bulamak üzere gizli planlar yapan Ergenekon Terör Örgütü'nün yöneticilerinden olduğu gerekçesiyle tutuklanan Perinçek, emniyete götürülürken bağımsız yargıyı "kanunsuzluk yapmakla" suçluyordu. Ona göre Mehmetçiğe kurşun sıkan, bomba atan, binlerce onbinlerce anaya göz yaşı döktüren örgütün kamplarında şen şakrak volta atmak kanunsuzluk olmuyor. Sözde ulusalcı Perinçek, 40 yıllık dostuna sanki ev ziyareti yapıyor. Büyük Orta Doğu planı sözünü ağzından düşürmeyen bu plan doğrultusunda Kürtlere bağımsız devlet kurdurtulacağını bas bas bağıran Perinçek bakın kendi yazdığı kitapta neleri savunuyor? “Biz Türkiye'de yaşayan Kürt milliyetinin kendi kaderini tayin hakkını her zaman savunduk ve savunmakta devam edeceğiz. Milletlerin kendi kaderini tayin hakkının özü, isterse bağımsız bir devlet kurabilmeleridir.” syf 28 Teröristbaşı ile kucaklaşmasını, birbirlerine çiçek vermelerini, teröristlerin ellerini tek tek sıkmasını gazetecilik diye yutturmaya çalışan Perinçek'in ‘Abdullah Öcalan'la Görüşme’ isimli kitabında bölücü başını PKK Genel Sekreteri olarak anması gözlerden kaçmıyor. Ağzını her açışında bu ülkeyi seven insanlara kin kusan, birbirinden karanlık eylemlerin mutlaka bir yanından çıkan İP lideri Doğu Perinçek, üniversitede okuyan gencecik insanları sözde Atatürkçü ve Kemalist söylemleriyle kandırıyor. Oysa Perinçek'in yıllar yılı en çok eleştirdiği insanların başında ulu önder Atatürk'ün bizzat kendisi geliyor. “M. Kemal milli burjuva devriminin önderidir ve Kurtuluş Savaşı’ndan sonra da Kemalist burjuva diktatörlüğünün başıdır.” syf 81 “Kemalistlerin zorba diktatörlüğünü faşizmle karıştırmayalım” syf 75 Kemalist rejimin işçi ve köylüleri ezen karakterini açıkça ortaya koyar ve onunla mücadele ederiz. Çünkü bizler işçi sınıfı ihtilalcileriyiz.” syf 20 “Kemalizm, burjuvazinin ideolojisidir. Biz ise Marksistiz. Biz, bir ideoloji olarak Kemalizm’i savunmuyoruz. ” syf 85 “Bugüne kadar çeşitli türden oportünist akımlar, Kemalist iktidarın halkı ezen zorba karakterini gözlerden kaçırmaya çalıştılar.” syf 79 Kitap: Kemalist Devrim: 1925 yılı, Kemalist iktidarın halk yığınları üzerindeki baskısının yoğunlaştığı bir yıl oldu. Kürt halk kitlelerine uygulanan katliam biliniyor.” syf 77 Tıpkı Yalçın Küçük gibi Kemalizm’i her fırsatta yerden yere vuran, terörist başıyla can ciğer kuzu sarması olan Perinçek, akşamdan sabaha milliyetçi, ulusalcı, Atatürkçü oluyor. Ve kendilerini bu biçimde tanıtan kişilerle yedikleri içtikleri ayrı gitmez hale geliyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sözde övgüler yağdıran Perinçek, askerimizin en büyük düşmanı Abdullah Öcalan'la keyifli sohbetler yapmaktansa hiç çekinmiyor. Sık sık TSK'yı demokratik sisteme dolaylı yollardan müdahale etmeye çağıran Perinçek'in ikiyüzlü tavrı, kitaplarında kendini ele veriyor. Askerimizle ilgili sözlerini okuyan herkes Perinçek'in aslında nasıl birisi olduğu konusunda fikir sahibi oluyor. Bakın Perinçek TSK için neler söylüyor… Kitabın adı: Faşizm halkın mücadelesini durduramaz: Türkiye ordusu, hakim sınıfların hakimiyet ve baskı aracıdır. 'İç emniyet görevi' adı altında orduya yüklenen görev budur. Bu 'emniyet', milyonlarca halkın emniyeti değil, bir avuç sömürücünün emniyetidir. syf 32 “Doğu bölgemizde sık sık köylü isyanlarını bastırma tatbikatları yapılıyor. 'Bulca', 'Alpdoğan 73', 'Alparslan', 'Yavuz 71' gibi tatbikatlarda 'iç düşman' olarak görülenler kendi halkımızdır, (Anadolu'nun yiğit köylüleridir). 'Alpdoğan 73' tatbikatında, Elazığ ve Tunceli'de napalm bombalarıyla, boşaltılmış köylere saldırılıyor. Tarlalar yakılıyor. Bu tatbikatlar, ağır milli baskılar altında ezilen Kürt milliyetinden halka karşı bir gözdağıdır. Ve tıpkı dersim katliamında olduğu gibi kitleleri imha provasıdır.” Syf 42 Ve bugünün ulusalcısı Doğu Perinçek'in Kıbrıs konusunda da dayanılmaz bir manevra yaptığı ortaya çıkıyor. Ak Parti hükümetini Kıbrıs'ı satmakla suçlayan Perinçek, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 1974 yılında Rum zulmüne "dur" demek için yaptığı barış harekatını bakın nasıl anlatıyor? “Türk işgali, emperyalist sermayedarların menfaatlerini korumak yanında, Kıbrıs'ta tamamen sömürücü ve yağmacı bir rol oynamıştır.” syf 62 Türkiye artık bu tür oyunlara "karnım tok" diyor. SAMANYOLU HABER