Vatan Gazetesi Yazarı
Can Ataklı, geçtiğimiz günlerde
Ergenekon soruşturmasındaki gizli üç tanığın önemi hakkında kısa bilgi veren Şamil
Tayyar'ı açıkça
hedef gösterdi.
Ataklı yazısında
Şamil Tayyar'ın kaçırılıp üç gizli
tanık hakkında konuşturulması senaryosunu işledi.
Vatan Gazetesi'ndeki yazısında Şamil Tayyar'ı açıkça hedef gösterdiği bölüm:
“Her şeyi biliyorum” böbürlenmesinin tehlikesi
Star Gazetesi yazarı Şamil Tayyar, iddianamede yer alan gizli tanıklardan üçünü bildiğini ama isimlerini açıklamayacağını yazdı. Gizli tanığı deşifre etmenin cezası ne kadardır bilmiyorum. Ancak bu tür yazı ve beyanlar çok tehlikeli olabilir. Hem yazan açısından hem de tanıklar açısından.
Şimdi diyelim ki tanıkları susturmak isteyen güçler var. Bunlar Şamil Tayyar’ı kaçırdılar ve zor kullanarak bu isimleri öğrendiler. Sonra da gidip bu tanıkları ortadan kaldırmaya kalktılar. Ne olacak o zaman?
Bir gazeteci böyle bir sorumluluğu üstlenebilecek kadar cesur davranabilir mi? Ya da bu “cesaret” mantık çerçevesine oturtulabilir mi?
Tanık ortadan kaldırma gibi heyacanlı sahneleri filmlerde görüyoruz. Evet öyle. Ama “Tanıkları biliyorum” gevezeliği filmlerde bile olmuyor.