Van'dan unutulmaz anılarla döndüler

Türkiye 18 gündür Van depremiyle yatıp kalkıyor.

Van'dan unutulmaz anılarla döndüler

Felaketin ilk gününden bu yana bölgeye yağan yardımlar, Kurban Bayramı ile zirveye çıktı. Yardım seferberliğine katılanlar arasında ünlü isimler de vardı. Bayramı, Kimse Yok mu ile Van'da geçiren Nuray Hafiftaş, Ahmet Yenilmez, Erhan Güleryüz, Filiz Taçbaş ve İnci Ertuğrul, bölgeden unutulmaz anılarla döndü. Sanat, siyaset ve iş dünyasından onlarca ünlü isim Kurban Bayra-mı'nın ikinci gününü Van'da geçirdi. Yardım götürdükleri depremzedelerle bayramlaşıp unutulmaz hatıralarla döndüler. Mutluluğunu 'Rüyamda görsem inanmazdım.' diyerek anlatan genç kızın heyecanını paylaştılar. Küçük bir çadırda yaralarını sarmaya çalışan kadınların gönül zenginliğine şahit oldular. Çadırkentte erzak dağıtımına katılan TRT haber spikeri İnci Ertuğrul, ziyaret ettiği bütün çadırlarda kadınların 'çay içelim' teklifinde bulunduğunun altını çiziyor. Ertuğrul, karşılaştığı bir olayı ise hayatı boyunca unutamayacağını söylüyor. "Kadınlardan biri 'Evlerimiz yıkıldı ama tandırımız sağlam size ekmek pişirelim.' deyince tüylerim diken diken oldu." diyor. Ünlü oyuncu Ahmet Yenilmez de, 6 çocuğuyla dışarıda kalan aileye çadır bulmak için kapısını çaldığı jandarma karakolunda yaşadıklarını gözleri dolarak anlatıyor: "Bizi karşılayan üsteğmene çadır ihtiyacını ilettik. Ellerinde kalmadığını söyledi. Ama bizi boş göndermeye de gönlü razı olmadı. Yanına çağırdığı askere malzeme çadırını ne kadar zamanda sökebileceğini sordu. 'Bir saatte sökeriz komutanım' cevabını alınca da 'sökün' talimatını verdi. Oradan çadırla ayrıldık. Yolda gördüğümüz dağ komando birliğine bağlı askerler de 6 battaniye ve kendi aralarında topladıkları 50 lirayı verdiler." Ayna Grubu'nun solisti Erhan Güleryüz de Van'dan bir dolu hikâye ile dönenlerden. Ünlü sanatçı, oyuncak dağıttığı çocukların yüzlerindeki tebessümü asla unutamayacağını söyleyerek başlıyor söze. "Hayatımda geçirdiğim en güzel bayramdı." diyen Güleryüz, iyi niyetli yardımları görmezlikten gelip, karalamaya yönelik haberlere ise üzüldüğünü dile getiriyor. Ünlü sanatçı, "Biz orada bir gün kaldık ama dönüşte hasta olduk. Oradaki insanlar soğuk havada çadırda yaşam mücadelesi veriyor. Bir an önce kalıcı konutlar inşa edilsin." diyor. Hayırsever işadamlarının kimliklerini geri planda tutup tüm samimiyetleriyle Van'a yardım götürmeleri Türk halk müziği sanatçısı Nuray Hafiftaş'ı çok etkilemiş. Gazetelerde çocukların yüzlerine 7,2 yazılmasıyla ilgi haberlerin yardımları gölgede bırakmaya yönelik olduğunu ifade eden Hafiftaş, "Biz oraya tek yürek gittik, sevgimizi, dostluğumuzu götürdük, yüreğimizi paylaştık. Orada yaşadıklarımızı gelip görmeleri gerekirdi. Çamur at izi kalsın mantığıyla haber yapılmaz." diyerek üzüntüsünü dile getiriyor. Ünlü türkücü, "Çok bayramlar yaşadık, akrabalarımızla bir araya geldik ama hayatımda böyle mutluluk yaşamadım." diye konuşuyor. Oyuncu Filiz Taçbaş ise insanların onca acısına rağmen dirayetli görünmelerine seviniyor. Depremzedelerin devletin gücünü arkalarında hissettiğini belirterek, konuştuğu herkesin devlete şükrettiğini ve güvendiğini hatırlatıyor. İnsanların çok tok gözlü olduğunu da söyleyen Taçbaş, kendisini duygulandıran bir anısını anlatıyor: "Çocuklara hediye dağıtırken 'hediyesini alan tekrar sıraya girmesin' dedim. Çocuklar 'biz aldık arkadaşımıza verin' diyerek uzattığım poşeti almadılar." Birlik beraberlikten çok etkilenen Taçbaş'ın, "Doğu-batı ayrımı yaparak ülkemizi bölmeye çalışanları lanetliyorum." ifadeleri herkesin hislerine tercüman oluyor. Bir başka oyuncu Hülya Şen ise Van'da yaşadığı hüzünlü atmosferin etkisinden hâlâ kurtulamamış. Öğretmen kızını kaybeden annenin taziye çadırına ziyarette bulunan Şen, "O annenin boncuk boncuk akıttığı gözyaşlarını unutamıyorum." diyor. Evladını kaybeden annelerin yaralarını sarmaya hiçbir yardımın yeterli olmayacağını dile getiren oyuncu, "İstanbul'a döndüğümüz gece annelerin gözyaşları ve acılarını hatırladıkça gözüme uyku girmedi." diyerek üzüntüsünü ifade ediyor. Tasavvuf müziği sanatçısı Erkan Mutlu ise deprem olduktan sonra günlerce televizyon karşısında haberleri izlediğini, gözyaşı döktüğünü ve hüzünlendiğini söylüyor. Mutlu, "Ama hiçbir an beni Van'da çocuklarla buluştuğum, enkaz başlarında bekleyen depremzedeleri gördüğüm kadar hüzünlendirmedi. Kalbimin bir parçasını orada bıraktım belki ama birçok kalple döndüm." diye konuşuyor. Deprem vesilesiyle Van halkıyla kurulan gönül bağının devam etmesini isteyen Mutlu, Doğu'da millet üzerinde oynanan oyunların boşa çıkması ve birlik beraberliğin bozulmaması temennisinde bulunuyor. Van'da en çok hediye verdiği çocukların kendisine 'teşekkür ederim amcacığım' demesinden etkilendiğini anlatan Mutlu, "Bu asaletin simgesi. Vanlılar onurlu ve hassasiyetli insanlar. Küçücük çocukların ihtiyaçları olsa bile yardımlara nezaketle karşılık vermesi bunun işareti." diye konuşuyor.
<< Önceki Haber Van'dan unutulmaz anılarla döndüler Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER