O kıyafatlerin, hangarda ne işi var diyebilirsiniz.
Avcılar Belediyesi o eşyaları
Van'daki depremzedeler için
kampanya yaparak topladı. Avcılar halkı da
yardım için seferber oldu. İmkanlarını zorladı. Kolileri, çuvalları doldurdu. İçine yüreklerini de koyup
Avcılar Belediyesi'ne teslim ettiler. Yardımların Van'a gitmesi gerekiyordu. Ama olmadı.
Küçükçekmece Gölü'nün kenarındaki bu hangara konuldu. Sahipsiz kalan mallar iddiaya göre talan edildi. İşe yarayan eşyalar yağmalandı. Talan günlerce sürdü. Kıyafetlerin bazıları kullanılmıştı. Ancak bazılarının daha ambalajı bile açılmamıştı. Hangarda kocaman yürekli miniklerin hediyeleri de vardı. Van'da hava soğuktu. Bir paltonun önemi çok büyüktü. Ama maalesef bir depremzedeyi sarmalayıp ısıtamadı. Avcılar'da oturanlar
battaniye bile koymuştu. Onların da akibeti aynı oldu. Yardım malzemeleri hangarda çürümeye terk edildi. Önüne de kimse görmesin diye kamyonlar konuldu. Van'daki
enkaz kaldırıldı. Ama bu tablonun vicdanlarda oluşturduğu enkazı kim kaldıracak? Daha doğrusu Avcılar Belediyesi bu enkazın altından nasıl kalkacak?