Ergenekon davasının 3'üncü iddianamesinin ek deliller klasöründe 33 sene MİT bünyesinde çalışan ve birçok olaya bizzat
tanıklık eden
Mehmet Eymür'ün
Veli Küçük hakkında verdiği bilgiler dikkat çekiyor.
MİT'te haber elemanı olarak çalışan Tarık Ümit'in kaçırılması olayı ile ilgili çok çarpıcı bilgiler veren Eymür, Jandarma İstihbarat'ta çalışan Astsubay Seyit Ahmet Altuntaş'ın soruşturmayla ilgili önemli yol kat ettiğini,
Susurluk hükümlüsü polis memurları
Ziya Bandırmalıoğlu ve Ayhan Akça hakkında elde etmiş olduğu bilgiler ışığında ifadelerine başvurmak istediğini söyledi. Eymür, "Ancak konu dönemin
Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin'e intikal etmiş. Hatta Altuntaş, Şahin'e kendisinin de ifade vermesi gerektiğini söylemiş. Bunu bizzat Şahin'den duydum" diye konuştu. Astsubay gönderildi Daha sonra soruşturmayı yürüten Altuntaş'ın Diyarbakır'a
tayin edildiğini anlatan Eymür, "Astsubayın konuşma konusunda çok tedirgin olduğunu öğrendim. Diyarbakır'dan sonra
Giresun ilinde
bölge komutanı olan
Veli Küçük'ün emrine atandığını biliyorum" dedi.
VELİ PAŞA'NIN ŞİRKETİNDE ÇALIŞTI
Tarık Ümit'in Divan Pastanesi'nden alıp kaçıran kişilerden bir tanesinin de Ziya Bandırmalıoğlu olduğunun tanık beyanlarıyla anlaşıldığını anlatan Mehmet Eymür, "Daha sonra Ziya Bandırmalıoğlu'nun Veli Küçük'ün güvenlik şirketinde çalıştığını duydum" dedi. Veli Küçük'le 1983 yılında Mardin'de görev yaparken tanıştığını anlatan Eymür, ifadesinde "Veli Küçük çok iyi
Ermenice konuşuyordu" diye konuştu.
BUGÜN