İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada savunmasını yapan
tutuklu sanık Birol Başaran,
soruşturma kapsamındaki tutuklamaların çoğunun üye
Hakim Haşıloğlu tarafından yapıldığını söyledi.
Bunun üzerine, Mahkeme Heyetine
başkanlık yapan Hasan
Hüseyin Özese, bunun Adalet Komisyonu tarafından belirlendiğini hatırlatarak, hakimlerin herhangi bir davaya bakma konusunda talepleri olamayacağını dile getirdi. Özese, ''Bu konuda araştırmalar doğru yapılmıyor. Bizim dışımızda, bize
suçlama yöneltiliyor'' dedi.
Sanık Başaran, ardından birinci ''
Ergenekon'' davasının tutuklu sanığı
Ergün Poyraz'ın, tarikat bağlantısı olduğu öne sürülen 4
vakıfa ilişkin Haşıloğlu ile ilgili iddialarını tekrarladı.
Bunun ardından söz alan Haşıloğlu, şimdiye kadar bu iddialara ilişkin hiç açıklama yapmadığını belirterek, ''Burada hakimler olarak, sanıkların dile getirdiği iddialara karşı
peygamber sabrı gösteriyoruz. Suçlamalar da belli sınırlar içerisinde olmalı'' dedi.
Poyraz'ın bu yöndeki suçlamalarının Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunda görüşüldüğünü belirten Haşıloğlu, Poyraz'ın bahsettiği vakıfların, Turgut Özakman'ın ''Çılgın Türkler'' kitabında geçen Durak
Sakarya tarafından kurulduğunu kaydetti.
Sakarya'nın soyadının
Atatürk tarafından verildiğini ifade eden Haşıloğlu, şöyle devam etti:
''Başkentin Ankara'dan taşınması konusundaki tartışmalarda Atatürk'e kendisini
siper etmiş biridir.
Erzurum milletvekilidir ve benim de akrabamdır. Üveys Vakfı ve kast edilen diğer 3 vakıf bu insana aittir. Vakfın adında 'bin' takısının geçmesi, bu vakfın tarikat vakfı olduğunu göstermez. O dönemlerde isimlendirmeler öyle yapılıyordu. Nitekim, benim dedeme Erzurum'da Haşilzade denirdi. Benim soyadım ise Haşıloğlu. Bundan dolayı bir vakfın tarikat vakfı olarak değerlendirilmesi insaflı değildir. Bir de bu vakıfların isimleri, kuruluş yerleri dikkate alınarak böyle isnatlarda bulunuluyor. Bu 3 vakıf Durak Sakarya'ya ait. Diğer 4. vakıfsa benim aileme aittir. 300 yılık bir vakıftır. Bir kadın vakfıdır. Kurban bayramlarında muhtaç insanlara vakıf evlatları eliyle et dağıtırlar. Bu bir gelenektir. Ben hala eğer bayramda Erzurum'daysam kendi elimle et dağıtımı faaliyetlerine katılırım.''
Bu açıklamaları şimdiye kadar yapmadığını kaydeden Haşıloğlu, ''Çünkü hakimlerin böyle bir zorunluluğu yoktur. Sadece suçlayanları insaflı olmaya davet etme adına ilk kez açıklama yapıyorum. Bir daha da yapmayacağım'' diye konuştu.
Başaran da teşekkür ederek, bu konuda eksik bilgilendirildiğini söyledi.
Hakim Özese, saatin geç olması nedeniyle tutuklu sanık Birol Başaran'ın savunmasına ara vererek, duruşmayı 17
Aralık Perşembe günü saat 09.30'a erteledi.