12
Eylül döneminin yakından tanığı
İrfan Sönmez hala aydınlatılamayan o günleri
sıkıyönetim askeri cezaevlerinde işkenceyle, sorguyla geçirmiş. 1980
darbesinden 1 yıl sonra kaybettiği özgürlüğünü 11 yıl sonra kazanabilmiş. Peki neydi bu güzel ülkenin gencecik fidanlarını birbirlerine düşüren sebep? Aynı zamanda bir
avukat olan Sönmez, o dönemde
Türkiye'yi adeta bir ahtapot gibi saran karanlık elleri örnekleriyle anlatıyor.
Ülkücü tabanın önemli isimlerinden Sönmez, Balıkesir'de okuyan bir öğrenci grubunun memleketlerine dönecekleri sırada bir
üsteğmen tarafından kandırıldığını söylüyor.
Öğrencilere verilen görev ise Necatibey Eğitim Enstitüsü'nü taramak. Üsteğmen
silah bulmalarında da yardımcı oluyor. Sönmez'in ifadelerine göre Üsteğmen'in planı aynen işliyor.
Ve üsteğmenin ikinci planı. Aynı öğrencilere, solculara silah sattığı iddiasıyla bir albayın kızını kaçırtıyor. Ülkücü
genç kaçırdığı kızla darbeye kadar dağda yaşıyor ancak olaylar planlandığı gibi gitmiyor.
Bir müddet sonra kız ailesine teslim ediliyor ancak üstünün örtülmesi için olay siyasi boyuttan çıkarılarak birbirini seven iki insanın kaçmaları gibi yansıtılıyor. Acı
itiraf ise yıllar sonra yine üsteğmenden geliyor.
12 Eylül öncesinin yeterince irdelenmediğini söyleyen Sönmez, sansasyonel olayların arkasında darbe yapmak isteyen eller olduğunu söylüyor.