Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı
Muhsin Yazıcıoğlu, üniversitelerin
siyasete alet edilmemesini istedi. Yazıcıoğlu, üniversite vize
sınavlarının miting için ertelenmesini yanlış bir davranış olarak nitelendirdi.
BBP lideri Yazıcıoğlu, "Demokratik
ülkelerde herkes miting yapma ve konuşma hakkına sahiptir. Ama üniversitede imtihanların, birinin yapacağı mitingin gününe göre ayarlanması üniversiteyi siyasete alet etmektir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi BBP'nin herhangi bir eylemde bulunup bulunmayacağı şeklindeki soruya Yazıcıoğlu, "BBP muhalefetin gereğini yerine getiriyor. Başısonu belli olmayan toplantılar içinde yokuz." karşılığını verdi. Geçtiğimiz günlerde 'Çankaya'da imam istemiyoruz' sloganları atılmasını nasıl değerlendirdiğini soran gazetecilere Yazıcıoğlu, imam-hatipli olmanın suç olmadığını belirtti.
Yazıcıoğlu, şunları söyledi: "Bizim kimin
cumhurbaşkanı olacağı ile değil, sistemle ilgili sorunumuz vardır. Cumhurbaşkanını
halk seçmeliydi. Bu
iktidar elinde imkân olmasına rağmen bunu sağlamadı. Kendilerine çok güveniyorlarsa niye seçimi millete bırakmadılar? Elime geçen imkânı niye kullanmayım, enayi miyim diye düşünüyorlar. Peki millet enayi mi? Halkın omuzunda tahterevalli oynuyorlar."
Başbakan Recep
Tayip Erdoğan,
İnönü Üniversitesi'nde sınavların 14
Nisan'da Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) tarafından yapılacak mitinge
katılım için ertelendiği haberlerini değerlendirerek, "Eğer erteleniyorsa tabii ki bu çok çirkin bir şey. Ve bunun üzerinde durulması gerekir" demişti.
Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Adnan
Öztürk, üniversite
gençliğini mitinglerde kullanmak isteyenlere müsaade edilmemesini istedi.
İnönü Üniversitesi'nin öğrencileri eyleme götürme fikrinden vazgeçmesi gerektiğini belirten Öztürk, "YÖK bu yönde davranışta bulunacak üniversite
yönetimini uyarmalı." dedi.
Öztürk, 28
Şubat sürecinde üniversitelerin siyasete bulaştırıldığını, bugün de aynı senaryonun tekrarlandığını kaydetti. Bazı
rektörlerin atanmasında ADD'nin etkin olduğunu hatırlatan Öztürk, "ADD'ye üye veya yandaşı olan rektörlerin
vefa borçlarını ödediğini düşünüyorum." diye konuştu.
Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Çallı ise öğrencilerin günlük politikalara alet edilmemesini istedi. ADD'nin
Köşk seçimleri öncesi düzenleyeceği mitinge katılımı sağlamak için yapılanların yanlış bir tutum olduğunun altını çizen Çallı, "Cumhurbaşkanlığı seçiminin öğrencilerle ne ilgisi var? Cumhurbaşkanını
Meclis seçecek.
Öğrencileri günlük tartışmaların içine çekmek fayda değil, zarar getirir." dedi.
Üniversitelerin vicdanı hür, laik öğrenciler yetiştirmekle görevli olduğunu ifade eden Çallı, bu tür zorlama bir hareketin üniversite anlayışına yakışmadığını kaydetti.
Miting için sınavların ertelenmesinin kabul edilemez olduğunu anlatan Çallı, şunları söyledi: "Üniversiteyle ilgisi olmayan bir iş için sınav ertelenmesi çok garip. Üniversitelerin öğrencilerini eylemlerden uzak tutacakları yerde içine çekmesi anlaşılır gibi değil."
Öğrencilerden rektöre tepki: Miting değil, eğitim istiyoruz
Malatya İnönü Üniversitesi'nin, Atatürkçü Düşünce Derneği'nce düzenlenen '
Cumhuriyet Mitingi'ne öğrencilerin katılımını sağlamak için
sınav tarihlerini değiştirmesi şehirde büyük yankı uyandırdı. Sivil
toplum örgütleri (STÖ), şehrin adının eylemlerle gündeme gelmesinden rahatsız. Öğrenciler ise sınavların ertelenmesine rağmen Ankara'ya gitmeyeceklerini ifade ediyor. İnönü Üniversitesi öğrencilerinden E.Ö., mitinge katılmayacağını belirterek, "Üniversitemizde 14 Nisan tarihine denk gelen bütün sınavlar ertelendi. Hocalarımız bize
erteleme nedenini öğrencilerin mitinge katılabilmesini için olduğunu söylediler. Ancak sınavlar ertelense de siyasi bir mitinge katılmayı düşünmüyoruz. Biz miting değil eğitim istiyoruz." dedi. Ö.K. isimli öğrenci ise üniversiteye okumak için geldiğini,
cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili yapılan bir mitinge katılmasının mümkün olmadığını kaydetti.
Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatif Başkanı Ali
Evren ise İnönü Üniversitesi rektörünün bu mitinge katılabileceğini; ancak öğrencileri kendi emellerine alet etme hakkının bulunmadığını kaydetti.
Aktif İşadamları Derneği Başkanı
Kubilay Karaaslan ise eğitim kurumlarının işinin siyaset olmadığını vurgulayarak, "Üniversiteyi ve öğrencileri bu tür hadiselere alet etmek çok yanlış. Siyaset yapma kapısı herkese açıktır. İsteyen istediği gibi siyasetini yapabilir. Ama işi eğitim olan kurumlar ve orada eğitim gören öğrenciler bu tür hadiselere alet edilmemeli." diye konuştu.
Memur-Sen İl Başkanı ve Eğitimciler Birliği Sendikası Şube Başkanı
Şahin Kayaduman da üniversite yönetiminin, bir derneğin mitingine katılmak için sınav tarihlerini değiştirmesinin veya öğrencileri
teşvik etmesinin yasal olmadığını kaydetti.
AK Parti İl Başkanı
İhsan Koca ise şunları söyledi: "Malatya'mızın gururu sayılabilecek üniversitenin başındaki adamın düşünce yapısını ve bir eğitimciden çok farklı gayelerle hareket ettiğini ortaya koyan bir gelişmedir. Öğrencilerin eğitimlerinin birtakım emellerle ertelenmesine neden olacak bir gelişme. Öğrencilerimiz bu zihniyete alet olmayacaklardır."
Rektör bütün üniversiteyi eyleme götürmekte kararlı
İnönü Üniversitesi Rektörü
Fatih Hilmioğlu, 'üniversite olarak 'Cumhuriyet Mitingi'ne katılacaklarını' yineledi. Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD) yönetim kurulu üyesi de olan Hilmioğlu, ''Öğrencilerimiz ve akademik personelimizle birlikte bu mitinge katılacağız. Nitekim, bütün üniversiteler ve
sivil toplum örgütleri katılacak." dedi. Dün Zaman'da yer alan haberde, sınav tarihine denk gelen sınavlarda bir değişiklik olmadığını ileri sürerek, "Miting tarihinin vize tarihlerine denk gelmesi bir sıkıntı doğurmaz, vizesi olmayan gelir.
Sınav tarihleri değişmeyecek, sınavı olmayanlar gelir." diyen Hilmioğlu, dün sınav tarihlerini değiştirdiklerini kabul etti. Hilmioğlu, değişikliğe gerekçe olarak da 15 Nisan'daki merkezî askerî lise giriş sınavlarını gösterdi.
Öğrenci derneklerine göre, ülkede 12
Eylül öncesini arzulayanlar var
Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD) düzenleyeceği Cumhuriyet Mitingi'ne katılımı artırmak için İnönü Üniversitesi'nin sınavları ertelemesi büyük tepki topladı. Çeşitli üniversitelerde eğitim gören öğrenciler ile mezunları tarafından kurulan dernekler, öğrencilerin sokağa dökülmeye çalışıldığını kaydetti. Dernekler 'öğrencilerin kirli emellere alet edilmemesini' istedi.
Ortadoğu Teknik Üniversitesi (
ODTÜ) Mezunları Derneği Başkanı Himmet Şahin, Türkiye'de birtakım oyunlar oynandığını, öğrencilerin de buna alet edilmeye çalışıldığını kaydetti. Şahin, gençlere
12 Eylül öncesinde yaşanan acıları, anaların ağlamasını, çatışmalarda canlarını kaybedenleri örnek gösterdi. İnsanların el ele vererek Türkiye'yi yarınlara taşıması gerektiğini söyleyen Şahin, "Bu eylemler ülkenin geriye gitmesine neden olur. Öğrencilerimizin uzak durmasını istiyoruz." dedi.
Selçuk Üniversitesi Genç
Hukukçular Topluluğu Başkanı Gökhan Ülke ise cumhurbaşkanlığı ve
genel seçimler öncesinde harekete geçen bir kesimin, öğrencileri meşru bir hükümete karşı düşmanlığa sevk ettiğini ifade etti. Ülke, "Provokatif amaçlarla öğrenci arkadaşları ayaklandırmaya çalışıyorlar. Bazı arkadaşlarımız kandırılıyor." dedi. Süleyman
Demirel, bazı
emekli paşalar ve 'ulusalcı' grupların, üniversitelerde konferans adı altında öğrencileri provokatif eylemlere çağırdığını anlatan Ülke, "12 Eylül öncesindeki acıların yeniden yaşanmaması için bu oyuna gelinmemeli." diye konuştu.
AK Partili Erkal:
Huzur ortamını bozmak istiyorlar
AK Parti Malatya
Milletvekili Ahmet
Münir Erkal, Ankara'daki mitinge katılımı artırmak için İnönü Üniversitesi'nde sınavların ertelenmesine sert tepki gösterdi. Erkal, "Bu yönetimin başının asli görevini inkar edip; tamamen siyasete ve ideolojiye endeksli çirkin bir fonksiyon ortaya koyması ülke ve Malatya adına büyük bir talihsizliktir." dedi. Rektör Hilmioğlu'nun sabıkasının hayli kabarık olduğunu belirten Erkal, "Cumhuriyet'in imkanlarını bu şekilde istismar eden bu zihniyetleri sorgulamamız devam edecektir. Ve bir gün mutlaka bu yanlışların hesabı kamuoyu adına sorulacaktır." şeklinde konuştu. Ülkedeki istikrarın güçlendiği dönemlerde bu tür zihniyetlerin birdenbire ortaya çıkmasının tesadüfi olmadığını belirten Erkal, şunları söyledi: "Üniversitedeki öğrencileri kendi siyasi ideolojisi için kullanma doğruysa bunun hesabı her platformda sorulacaktır."
Cihan