Sabah yaşanan şok
gözaltılar gündeme
bomba gibi düştü. Ulusalcı cepheden son
operasyona çok sert tepkiler geldi.
Cumhuriyet Gazetesi'nden Hikmet Çetinkaya, "
Ergenekon ile ilgili önceden planlanmış operasyon. Mustafa
Balbay Ankara temsilcisi haftada 6 gün yazı yazıyor. Daha önce de
İlhan Selçuk gözaltına alınmıştı ve gözaltına alınanlarla hiç bir tanışıklığı olmadığı ortaya çıkmıştı" dedi.
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Ali Sirmen de "1 yıldır iddianamesi bile hazırlanamayan Ergenekon Soruşturması'nın laik cumhuriyeti savunan herkes için tehdit olduğunu söyledi" diye konuştu.
Cumhuriyet Gazetesi yazarı Cüneyt Arcayürek,
aramalarda polisin hiçbir şey bulmadığını ve bulamayacağını söyleyerek, “Bunlar klasik hikayeler" dedi.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Şükran Soner,
gözaltıların devrim karşıtı güçler tarafından yapıldığını iddia etti. Sürecin büyük bir medya savaşını başlattığını öyleyen Soner, "Cumhuriyet gazetesinde halen arama yapıldığını söyleyerek
Türkiye'de hukuk ve
demokrasi katledilmektedir" dedi.
Tuncay Özkan
"
Mustafa Balbay’ın, Eruygurun,
Tolon’un gözaltına alınması nedendir? Bunun adı hukuk olamaz. Bu insanları çağırırsınız, gelirler sorularınızı sorarsınız. Bunlar kaçmaz. Bu hukuk değildir. Bunların hepsi, alsınlar beni de.
Allah kahretsin bunları. Türkiye’yi faşizm yönetiyor. Aylardır faşizm, arkalarına
Avrupa’nın hukuk tanımaz insanlarını arkalarına almışlar. Ben gazeteciyim kardeşim, Mustafa Balbay gazeteci, nasıl içeri alırlar?"
Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Sekreteri Suay Karaman, Ergenekon Operasyonu kapsamındaki gözaltıların son derece hukuksuz bir
uygulama olduğunu söyleyerek “Türkiye’de
iktidar tarafından bir
sivil darbe uygulanmaktadır” dedi.
Ruşen Çakır
Vatan gazetesi yazarı Ruşen Çakır,
emekli orgenerallerin gözaltına alınmasının Ankara için
sürpriz olarak değerlendirmenin yanlış olduğunu söyledi. Çakır, Ergenekon
soruşturmasının halen aktif olarak görev yapan kamu görevlilerine uzanıp uzanmayacağının merak ettiğini söyledi.
Mustafa Özyürek
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Saymanı
Mustafa Özyürek: Yaşananların kendileri derinden üzdüğünü söyledi. Polisin gözaltı biçimlerinin toplumda kutuplaşmalara neden olacağını söyleyen Özyürek,"Büyük bir şaşkınlıkla karşıladım. Gözaltına alınan tüm isimler toplumun çok yakından tanıdığı isimler. Bu isimlerin gözaltına alınması korkutma amacı taşımaktadır. İktidar ülkede büyük bir korku imparatorluğu kurmaya çalışmaktadır." dedi.
Özdemir Özok
"Bir yıla varan bir zaman içinde bir çalışma sürüyor. Usüle uyarak hukuk kuralları içinde hukukun ve yargının dokunamayacağı hiç kimse yoktur. İlk koşul bu kurallara uymak ve hukuka aykırı işlem yapmadan bu işleri götürmek.
Bu isimler kamuoyunun son derece yakından tandığı isimler, bu isimler böyle bir ithamla gözalıtna alınıyorsa bizim bilmediğimiz, gözaltına alma ve arama kararlarıyla ilgili doğrudan doğruya bir yargıda bulunmak istemiyor. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukkuun üstünlüğüne söyleyecek hiç bir şey yok. Türkiye'de hukukun üstünlüğü anlayışını, hukuku zedeler. Geniş kitlelerin inancını zedeleyen söylem ve eylemlerden uzak durmak gerekir."
ATO Meclis Başkanı Nuri Gürgür
"
Sinan Aygünü yakınen tanıyan bir insanım. Herhangi bir şekilde düzene karşı bir organizasyon içinde değildir ama çok yönlü bir insandır ve görüştüğü insanlarla ilgili bir soruşturma varsa bu da yapılan araştırma sonucunda ortaya çıkacaktır."