Eşref
Bitlis ile Turgut
Özal dosyaları tozlu raflardan indirildi ve 17 yıl sonra re'sen
soruşturma başlatıldı.
Ergenekon sanığı
Arif Doğan ise kendi isteğiyle savcıya karanlık olaylara ilişkin 8 saat ifade verdi.
- Son 30 yılın karanlık olaylarıyla yüzleşen
Türkiye'de, derin dosyalar yeniden açılıyor. Yaptığı itiraflarla gündeme oturan Ergenekon sanığı
emekli Albay Arif Doğan, dün
İstanbul Adliyesi'ne gelerek
Savcı Zekeriya Öz'e ifade verdi. Aynı saatlerde
Diyarbakır Özel Yetkili
Cumhuriyet Başsavcılığı da, '
JİTEM'i ben kurdum.' diyen Doğan'ın
faili meçhul cinayetler soruşturması kapsamında sorgulanması için devreye girdi.
Yargı bu kez
Ankara'da harekete geçti ve 17 yıldır tartışılan iki
şüpheli ölüm dosyasını tozlu raflardan indirdi. Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı, eski
Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis'in hayatını kaybettiği 1993'teki
uçak kazasına ilişkin re'sen soruşturma açtı. Bitlis Paşa'nın ölümünün ardından '
takipsizlik' veren
Genelkurmay Askerî Savcılığı'ndan da soruşturma dosyasının bir örneğini istemeyi kararlaştırdı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir soruşturma da 8. Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili başlattı. Bu gelişme üzerine, Özal'a yönelik 1988 yılındaki suikast girişimiyle ilgili soruşturmayı yürüten İstanbul
Cumhuriyet Savcısı Hakan Karaali, 'yetkisizlik' kararı vererek, dosyayı Ankara Başsavcılığı'na gönderdi.
Ergenekon savcısı, ses kayıtları ve JİTEM'i sordu
İnternete düşen ses kayıtlarıyla gündeme gelen emekli Albay Arif Doğan'ın ilk sorgusu Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı
Zekeriya Öz tarafından yapıldı. Geçtiğimiz
pazartesi İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne talimat yazan Savcı Zekeriya Öz, Doğan'ın sağlık durumunun elvermesi durumunda adliyeye getirilmesi, aksi takdirde evinde ifadesinin alınmasını istedi.
Talimat üzerine harekete geçen İstanbul Emniyet'i Arif Doğan'ı Sultanbeyli'deki evinde buldu.
Sabah 09.30'da Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne getirilen Doğan, doğrudan Savcı Öz'ün odasına çıkarıldı. Doğan'ın sorgusu 17.30 gibi tamamlandı. Çıkışta soruları
cevaplayan Arif Doğan, savcının kendisine ses kayıtlarını ve JİTEM'le ilgili ifadelerini sorduğunu anlattı. Doğan, bütün sorulara cevap verdiğini söyledi.
İnternete düşen ve Arif Doğan'a ait olduğu iddia edilen ses, aynı zamanda,
Alevilerle ilgili yürüttükleri çalışmaları da anlatıyordu. Şahıs, "Alevi-
Sünni kavgası için Alevilere saldıracak sakallı bir
ekip kurdum. 7 bin ruhsatsız
silah dağıtıp
terörist yetiştirdim. 10 bin silahlı adamla suç örgütlerini yönettim.'' sözlerini kullanmıştı. Ses kaydında ayrıca, "(Eşref Paşa'nın ölümü)
Cem Ersever yaptı diyorlar. Eşref'i öyle böyle yapmış!
Hayır. Cem Ersever'in arkasına ben
destek vermesem adam mı öldürebilir? Söyleme ya, bırak şunu ya... Ahmet Cem Ersever'iymiş, Mustafa Deniz'iymiş, Mahsune'siymiş, bunlar çakal ya.'' sözleri yer almıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da söz konusu ses kaydıyla ilgili inceleme başlatmıştı.
Doğan olduğu iddia edilen kişi, son ses kaydında ise faili meçhullerden bahsediyordu. Doğan, Türkiye'de iki tane JİTEM olduğunu dile getiriyor. Şöyle diyordu: "İki tane JİTEM vardır,
Cemal Temizöz ikincisindendir, biz birincisindeniz. Bizim faaliyet alanımız tüm Türkiye'dir. Bu ikinci JİTEM'e ilgili ilgisiz, görgülü görgüsüz ve yetkili yetkisiz insanlar doldu. Birinci JİTEM, yani esas JİTEM. İkinci JİTEM eşittir g..temdir. 2 tane adamı öldürür gömer. Bir adamı kaçıran, Hizbullah'ın hiç bulunmadığı yerde Hizbullahçılara PKK'lı teslim eden... Mesela nedir
Cemal Temizöz Albay. Albaydır o. Albaylığına sonsuz saygım var. Ama JİTEM'ci değil g..temcidir o." BÜŞRA ERDAL İSTANBUL
Diyarbakır'da faili meçhullerden de ifade verecek
Diyarbakır'da görülen ve eski
Kayseri Jandarma
Alay Komutanı Albay Cemal Temizöz'ün de sanıkları arasında yer aldığı faili meçhuller davasında emekli Albay Arif Doğan'ın da ifadesi alınacak. Arif Doğan, internete düşen ses kayıtlarında, JİTEM'in varlığını kabul ediyor ve faili meçhullerden emekli Albay Cemal Temizöz'ü sorumlu tutuyordu.
Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı, faili meçhul cinayetlerle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında emekli Albay Arif Doğan'ın ifadesine başvuracak. Edinilen bilgiye göre,
Ergenekon davası sanığı emekli Albay Doğan'a ait olduğu öne sürülen ve internet ortamına düşen ses kaydında yer alan "JİTEM'i ben kurdum.'' sözleri üzerine Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı da çalışma başlattı. Diyarbakır'da faili meçhul cinayetlerle ilgili soruşturmayı yürüten özel yetkili iki savcının, emekli Albay Doğan'ın ifadesine başvuracağı öğrenildi. Savcılığın, Doğan'ın talimatla ifadesinin alınması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazacağı aktarıldı.
Suikast iddiaları araştırılacak
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili de soruşturma başlattı. Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Görüşen'in yürüteceği soruşturma çerçevesinde, Özal'ın olayın ardından götürüldüğü
Hacettepe Üniversitesi
Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki kayıtlar yeniden incelenecek. Oğlu
Ahmet Özal ve kardeşi
Korkut Özal, 'Özal'ın öldürüldüğü' yönünde açıklamalarda bulunmuştu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Turgut Özal'ın eşi Semra Özal'ın, 30 Ocak 2006'da bir gazetede, eşinin ölümüne ilişkin yer verilen birtakım iddiaları üzerine, eski milletvekili
Emin Şirin tarafından 31 Ocak 2006'da yapılan suç duyurusunun ardından yürüttüğü soruşturmada 'takipsizlik' kararı vermişti. Soruşturma kapsamında, Özal ailesinin fertleri ve çok sayıda ismin ifadesine başvurulacağı belirtiliyor.
Ölümü, 17 yıl sonra soruşturuluyor
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 1993 yılında, uçağının düşmesi sonucu hayatını kaybeden eski Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis'in ölümüne ilişkin soruşturma başlattı. Savcılık, ilk olarak kazayla ilgili soruşturmayı yürüten ve takipsizlik kararı veren askeri
savcılıktan soruşturma dosyasının bir örneğini isteyecek.
Edinilen bilgilere göre, başsavcılık, Eşref Bitlis'in ölümüyle ilgili, son günlerde basında yer alan birtakım haberler üzerine harekete geçti. Söz konusu haberleri ihbar kabul eden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, resen soruşturma başlattı. Terör ve organize suçlara ilişkin soruşturmalara bakmakla görevli başsavcı vekilliğince gerçekleştirilecek soruşturma çerçevesinde, ilk olarak, Bitlis'in hayatını kaybettiği uçak kazasına ilişkin soruşturma yürüten ve takipsizlik kararı veren
Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı'ndan, soruşturma dosyasının bir örneği istenecek. Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Görüşen'in yürüteceği soruşturma kapsamında, önümüzdeki günlerde birtakım kişilerin ifadelerine de başvurulabileceği öğrenildi.
Tarık Bitlis: Doğan konuşursa birçok şey ortaya çıkacaktır
Eşref Bitlis'in oğlu Tarık Bitlis, Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından emekli Albay Arif Doğan'ın, internete düşen ses kayıtlarının arkasında durması halinde ortaya çok önemli bilgilerin çıkabileceğini söyledi. Tarık Bitlis, işi sulandırmak isteyen bazı kesimlerin Arif Doğan'ın ruh sağlığını bahane edeceklerini, bu yüzden ilk yapılması gereken şeyin Arif Doğan'ın ruh sağlığının tespit edilmesi olduğunu ifade etti.
Yıllar sonra babasının ölümüyle ilgili soruşturmanın tekrar açılmasını önemli bir gelişme olarak değerlendiren Tarık Bitlis, Doğan'ın, muhtemelen ses kayıtlarının bir bölümünün montaj olduğunu söyleyeceğini anlattı. Bitlis, "Ben bu kişinin daha önce çıkan konuşmalarının arkasında duracağına pek inanmıyorum. Muhtemelen babamın ölümüyle ilgili söylediği sözlerin montaj olduğunu, diğer kısımların ise kendisine ait olduğunu söyleyecek. Eğer Arif Doğan'ın söylediği gibi o kısım montaj ise bunu kimlerin yaptığının da ortaya çıkarılması lazım. Bu durumda birileri JİTEM'i öne sürerek babamın ölümünü gündeme taşımak ve yeniden konuşturmak istiyorlar gibi bir durum ortaya çıkıyor. Acaba bazı güçler yeni mesajlar mı vermek istiyorlar? Aklımıza bazı şüpheler geliyor. Arif Doğan, daha önce konuşmak istememişti. Çok önemli şeyler söyleyebilir. Bu durumda da bazı kesimler Doğan'ın ruh sağlığını öne çıkaracaklardır. Bu durumun önüne geçmek için ilk iş olarak ruh sağlığının tespit edilmesi gerekir. Babamı dış güçler, içerideki ortaklarıyla birlikte öldürdüler. Bunun ortaya çıkarılmasını bekliyoruz.
Karanlık hiçbir nokta kalmasın istiyoruz." diye konuştu.