Türkiye Ekonomik ve Soysal Etüdler Vakfı (TESEV) Dış Politika Programı, Program Danışmanı Mensur Akgün, düzenledikleri yeni bir anketin, Türklerin sadece yüzde 26'sının, "ABD'nin Türkiye'ye dostça yaklaştığını düşündüğünü" ortaya çıkardığını belirtirken, Center for American Progress uzmanı Brain Katulis, bu rakam çok düşük de olsa önceki Başkanı George Bush dönemiyle kıyaslandığında, aslında ABD'ye bakışta olumlu artışa işaret ettiğini söyledi. ABD'deki düşünce kuruluşu Center for American Progress'de "Türkiye'nin Ortadoğu'daki Görünümü" konulu konferans düzenlendi. TESEV Dış Politika Programı, Program Danışmanı Akgün, TESEV'in Türkiye'de yaptırdığı ancak henüz yayımlanmayan anketine dair bazı bilgiler verdi. Akgün'ün verdiği bilgiye göre, Türklerin sadece yüzde 26'sı ABD'yi "Türkiye'ye karşı dostça" bulurken, yüzde 53'ü aksi görüş taşıyor. Buna karşın Türklerin yüzde 76'sı Türkiye'nin ABD'ye dostça davrandığını, yüzde 67'si ise Obama yönetiminin ikili ilişkilere olumlu katkıda bulunduğunu düşünüyor. Bunun yanında Türklerin yüzde 53'ü Türkiye-ABD ilişkilerinin geleceğini olumlu buluyor. Olumsuz bulanlar ise yüzde 24 oranında. Ayrıca, ankette Türklerin yüzde 52'sinin Türkiye'nin mevcut dış politikasından memnun olduğu sonucunun çıktığını dile getiren Akgün, Ortadoğu'daki protestolar başlamadan önce yapılan bu araştırmanın sonuçlarının, Türklerin yüzde 72'sinin "Türkiye'nin Ortadoğu ülkeleri için model olabileceğini düşündüğü"nü gösterdiğini kaydetti. Akgün, ankete göre, Türklerin yüzde 47'sinin İran'ın barışçıl nükleer enerji programını, yüzde 26'sının da İran'ın nükleer silah üretmesini desteklediğini söyledi. TESEV Dış Politika Program yöneticisi Sabiha Senyücel Gündoğar da TESEV'in geçen ay Türkiye'de kamuoyuyla paylaşılan anket sonuçları hakkında ayrıntılı bilgi verdi. -"SAĞLIKLI VE OLGUN ANLAYIŞ OLMALI"- Center for American Progress uzmanı Brian Katulis da Türkiye ile ABD arasında daha "sağlıklı ve olgun bir anlayışa" ihtiyaç olduğunu belirterek, iki ülkenin birlikte daha çok çalışması ve Ortadoğu'da değişimlerin şekillendirilmesinde birlikte çaba göstermesi gerektiğini ifade etti. Katulis, Türkiye'nin Libya konusunda da önemli rol oynayabileceğini kaydetti. Katulis, "Türkiye'nin Ortadoğu'daki rolü ve bölgedeki Türk-Amerikan işbirliği konusunda Washington'da biz, ülkelerin ortak olmasının ne anlama geldiği konusunda çok daha sağlıklı ve olgun bir anlayışa sahip olmalıyız. İki ülke arasında her konuda tam bir siyasi görüş birliğine ulaşılması mümkün değil. 21. yüzyılda devlet adamlığındaki esas zorluk, tartışmaları devam ettirmek ve ideolojik tartışmalara düşmemek, örneğin Türkiye'nin farklı bir yöne kaydığını söylemek gibi. Özellikle Ortadoğu'da değişim döneminde, düşünce kuruluşları ve hükümetler düzeyinde tartışmaları devam ettirmek önemli. Birlikte çalışmalıyız, bölgedeki değişimlere etkide yardımcı olabilmek ancak aramızdaki diyalogdan geçer" dedi. Katulis, TESEV'in anketinde çıkan Türklerin sadece yüzde 26'sının ABD'yi dostça yaklaşıyor bulmasının, ABD için çok düşük bir oran olduğunu ancak önceki başkan George W.Bush dönemiyle kıyaslandığında aslında ABD'ye olumlu bakışın Türkiye'de yükselişte olduğunu, bunun da devam etmesini umduğunu söyledi. Bunun yanında, Ortadoğu'daki protestoların ardından Türkiye'nin kendisine "bölgede nasıl bir rol oynamak istediğini" sorması gerektiğini belirten Katulis, bu kapsamda komşularla "sıfır sorun" politikasının anlamının açık olmadığını, çünkü son süreçte Türkiye'nin komşularının değişmekte olduğunu kaydetti. Katulis, "Komşularınızın değişmekte olduğu ortamda 'sıfır sorun' politikasının tam anlamı nedir, açık değil" diye konuştu.