Genelkurmay, her iddiayı tek tek cevaplarken, somut hiçbir delilin bulunmadığının altını çiziyor. TSK’yı hedef alan haberlerin tek merkezden yönlendirildiğinin vurgulanması da ‘sistematik operasyonu’ deşifre ediyor.
Zaman'dan Emre Soncan'ın haberine göre, Hükümete yakın işadamlarından toplanan paralarla satın alındığı iddia edilen medyada art arda ‘TSK’da paralel yapılanma’ iddiaları yer alıyor. Genelkurmay Başkanlığı da tek merkezden üretilip servis edildiğini açıkladığı bu haberlere sert tepki gösteriyor. Peki perde arkasında ne yaşanıyor? Edinilen bilgilere göre asker, bu tür yayınlarla ilgili şikâyetlerini siyasi iradeye de iletiyor fakat bir sonuç alamıyor. Askerî kaynaklar, kamuoyunda ‘havuz medyası’ olarak adlandırılan gazete ve televizyonlardaki haberlerle ilgili “Görünmez bir el, sistematik olarak orduya operasyon yapıyor.” ifadelerini kullanıyor.
Genelkurmay Başkanlığı’nın en son açıklaması (25 Kasım 2014) ‘askerî yargıda paralel yapılanma’ iddialarıyla ilgiliydi. Genelkurmay Adlî Müşavirliği, hükümete yakın medyada çıkan haberlerin imzasız ve asılsız ihbar mektuplarından ibaret olduğuna dikkat çekti. TSK içinde yapılan soruşturma sonucuna atıf yapılan açıklamada, ihbar mektuplarını gönderenlerden birinin Askerî Yargıtay üyesi, diğerinin ise Askerî Yargıtay’da ‘resmî belgede sahtecilik’ suçundan yargılanmakta olan emekli bir askerî hâkim olduğunun tespit edildiği vurgulandı. “Paralel yapı” iddialarıyla ilgili soruşturma kapsamında bunların gizli tanık olarak dinlendiğinin altı çizilirken soruşturmayı yürüten savcıya da üstü kapalı olarak önemli bir bilgi hatırlatıldı. Söz konusu kişi ya da kişilerin Askerî Yargıtay’da devam eden disiplin ve adli süreçleri etkileme/baskı altına alma maksadıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdukları kaydedildi. “Bu kişilerin şahsî menfaatleri doğrultusunda mesnetsiz iddiaları kendileri hakkında yapılabilecek adlî/idarî işlemleri etkisiz kılma ve bu süreçte yer alan tüm personeli itibarsızlaştırma amacına yönelik olarak tekrar tekrar gündeme getirdikleri anlaşılmaktadır.” denildi.
Asker ‘paralel yapılanma’ iddialarıyla ilgili daha ilk günden, idari ve hukuki inceleme başlatıldığını, bunların adil, vicdani ve hakkaniyet esaslarına göre sonuçlanacağını belirten bir basın bildirisi yayımlamıştı. ‘Paralel yapılanma’ ifadesinden kastedilenin ise bölücü terör örgütünün de dahil olduğu tüm ‘paralel yapılanmalar’ olduğu bilgisi verilmişti. İktidara yakın medya organı A Haber’de Ergenekon darbe davası sanığı emekli Yarbay Mustafa Dönmez’in sarf ettiği sözlere de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel sert cevap vermişti. Özel, “Şahsımı ve silah arkadaşlarımı karalamaya yönelik ve kamuoyunda bilgi kirliliği yaratmayı amaçladığını düşündüğüm sözleri nedeniyle kendisini kınıyor, yasal yollara başvuracağımı kamuoyunun bilgisine sunuyorum.” ifadelerini kullanmıştı.
Dönemin Cumhurbaşkanı: Büyük sorumsuzluk
Hükümete yakın medya, özellikle Yüksek Askerî Şûra (YAŞ) toplantısı öncesinde de ‘paralel temizlik’ haberleri yayımlamıştı. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, haziran ayında Akşam gazetesinde yer alan ‘Karargahta 40 paralel paşa’ başlıklı habere sert tepki göstermişti. Köşk’ten yapılan açıklama önemli bir uyarı niteliğindeydi: “Bugün bir gazetede TSK’nın komuta kademesi ve üst rütbeli subaylarıyla ilgili yapılan yayını Sayın Cumhurbaşkanı’mız büyük bir sorumsuzluk örneği olarak görmüş ve bundan derin üzüntü duymuştur. Sayın Cumhurbaşkanı’mız, bölgemizde olağanüstü gelişmelerin yaşandığı bir dönemde, milli menfaatlerimizin teminatı olan TSK ile ilgili yayınlarda her zamankinden daha fazla titizlik gösterilmesi gerektiğini hatırlatmıştır.”
Aynı konuyla ilgili Genelkurmay Başkanlığı’ndan da benzer eleştiriler gelmişti. “Dedikodularla TSK’nın kurumsal kimliği ile mensupları hakkında olumsuz algı oluşturma çabasını içeren iddiaların, hiçbir hukukî, insanî, vicdanî dayanağının bulunmadığı” belirtilmişti. Açıklamada, “İleri sürülen iddiaları araştırmak ve gerekli idari/adli işlemleri yapabilmek için bugüne kadar resmi istihbarat makamlarından somut hukuki hiçbir bilgi ve belge TSK’ya ulaşmamıştır.” bilgisine yer verilmişti.
Şûra toplantıları öncesi başlatılan psikolojik harekâtın fişeği ise mayısta Sabah’ın ‘TSK’da paralel temizlik zamanı’ başlıklı haberiyle atılmıştı. Haberde nisan ayında düzenlenen MGK toplantısında, TSK içinde yer aldığı iddia edilen ‘paralel yapılanma’ya yönelik tedbirlerin görüşüldüğü, araştırma başlatıldığı, YAŞ toplantısında bazı personelin ihraç edileceği öne sürülmüştü. TSK da “Ağustos ayı olağan YAŞ toplantısına yönelik çalışmalar, teamüller çerçevesinde ve normal seyrinde sürdürülmektedir. Söz konusu haberler gerçek dışıdır.” ifadesiyle iddiaların yalan olduğunu net biçimde ortaya koymuştu.
Özetle asker, yapılan sistematik operasyona karşı hukukun içinde kalmaya özen gösteriyor. Her türlü yönlendirmeyi engellerken, demokratik teamüller ve hukuki deliller çerçevesinde ortaya atılan bütün iddiaları cevaplıyor. Hükümet yanlısı medyanın delilsiz, dayanaksız kurguladığı algı operasyonları da bir bir deşifre oluyor.Zaman